Takip Edin

Haber

Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Er, güven tazeledi

Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği (EZZİB) Yönetim Kurulu Başkanlığı’na Davut Er tekrar seçildi. Tek liste ile gidilen seçimlerde …

Yayınlanma tarihi

-

Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği (EZZİB) Yönetim Kurulu Başkanlığı’na Davut Er tekrar seçildi. Tek liste ile gidilen seçimlerde Davut Er’in hazırladığı liste 72 oyla seçimi kazandı.

Yoğun katılımın olduğu genel kurulda Divan Başkanlığını Melih İşliel yaptı. Divan Kâtipleri ise Ozan Kartal ve Aydın Şensal oldu.

Ege İhracatçı Birlikleri’nde yapılan EZZİB olağan seçimli Genel Kurul Toplantısı’nda altı yıldır EZZİB Başkanlığı görevini sürdüren Davut Er, 2022-26 dönemi için seçilerek güven tazeledi.

Yasak ve kısıtlamalar, Türk zeytin ve zeytinyağı sektörüne çok büyük zarar vermekte

5 kg’ın üzerindeki ambalajlarda zeytinyağı ihracatına getirilen kısıtlamaya değinen Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Davut Er sözlerini şöyle sürdürdü:

“27 Ocak 2022 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan, “Bazı Tarım Ürünlerinin İhracatına İlişkin Tebliğ” ile Tarım ve Orman Bakanlığı, aralarında zeytin ve zeytinyağın da yer aldığı bazı ürünlerin ihracatında gerektiğinde dönemsel düzenlemeler yapmaya yetkili kılınmış ve 26 Şubat 2022 tarihli Tarım ve Orman Bakanlığımızın talimatlarıyla, 2021 yılında getirilen dökme zeytinyağı yasağının üzerinden henüz 1 yıl dahi geçmeden, Ambalaj miktarı 5 Kg’ı Geçen Dökme Zeytinyağı ürünlerinin ihracatının kısıtlanmasına karar verilmişti.”

Davut Er, “Daha önce de birçok kez dile getirmiş olduğumuz üzere bu tarz yasak ve kısıtlamalar, Türk zeytin ve zeytinyağı sektöründe uzun vadede ihracat pazarlarının kaybına neden olmakta ve üreticisinden-ihracatçısına bütün sektöre çok büyük zarar vermekte. Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği olarak getirilen yasağı son derece yanlış buluyoruz. Bir an önce bu yanlıştan dönülmesini talep etmek üzere geçen haftalarda Tarım ve Orman Bakanımıza da bir ziyaret gerçekleştirdik. Güncel sektörel verilere baktığımıza zaten böyle bir yasağa ihtiyaç duyulmayacağı da açıkça görülmekte. Zeytinyağı bitkisel yağlara ikame edilebilecek bir yağ değil.” dedi.

2021-22 sezonunun ilk 6 ayını geride kaldı: 94 milyon dolarlık sofralık zeytin ihraç edildi

Davut Er, “Sofralık zeytin ihracatında 2021-22 sezonunun ilk 6 ayını geride bıraktık. Bu dönemde 60 bin ton sofralık zeytin ihraç ederek, yaklaşık 94 milyon dolar döviz geliri elde ettik. 2020/21 sezonunun ilk 6 ayı ile mukayese ettiğimizde miktar bazında yüzde 32 tutar bazında ise yüzde 17 artış kaydetmiş bulunuyoruz. Bu dönemde toplam 42 bin ton siyah zeytin, 18 bin ton yeşil zeytin ihraç ettik.  Siyah zeytin ihracatının döviz karşılığı 66 milyon dolar olurken, yeşil zeytinden elde edilen döviz tutarı ise 28 milyon dolar olarak gerçekleşti. Siyah zeytin ihracatımızda Almanya, yeşil zeytinde ise Irak en çok ihracat yaptığımız ülkeler arasında zirvede yer alıyor. Almanya ve Irak’ı Romanya, ABD ve Bulgaristan takip etmekteler.” dedi.

Zeytinyağı ihracatı yüzde 81 arttı

Er, 1 Kasım 2021 tarihinde başlayan zeytinyağı ihraç sezonunun ilk 5 ayında 30 bin ton ürün karşılığı 99 milyon dolar döviz geliri elde ettiklerini geçtiğimiz sezonun ilk 5 ayı ile mukayese ettiğimizde miktar bazında yüzde 50, tutar bazında ise yüzde 81 artış kaydedildiğini açıklayarak, “Birim fiyatımız ise 2,71 dolardan, 3,28 dolara yüzde 21 yükselmiş durumda. Şubat ayı sonunda getirilen ihracat kısıtlamasına rağmen, bu artışta katkısı olan tüm üyelerimizi canı gönülden kutlar ve sektörümüze verdikleri katkılardan dolayı teşekkür ederim.” diye konuştu.

EZZİB olarak ana hedefimiz kutulu ihracatı artırmak

Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi verilerine göre; 2021/22 sezonuna 48 bin ton stok ve 235 bin tonluk tahmini rekolteyle girildiğini açıklayan Davut Er, Türkiye’nin yıllık zeytinyağı tüketiminin 150 bin ton civarında olduğunu söyledi.

“Zeytinyağı fiyatlarıyla bitkisel yağ fiyatları aynı seviyeye gelse bile, kısa vadede büyük tüketim artışı olmayacağını düşünüyoruz. Zeytinyağı diğer bitkisel yağların ikamesi bir ürün değil. Ülkemizde üretilen zeytinyağının tamamının iç piyasada tüketilmesi mümkün değil. Bu şartlarda ihraç edilebilecek 130-140 bin ton civarı zeytinyağımız olduğunu görüyoruz. Son 5 sezon ortalama zeytinyağı ihracatımız ise 50 bin ton düzeylerinde. Bu rakamlara baktığımızda, elimizdeki zeytinyağı miktarının hem iç tüketime hem ihracata fazlasıyla yeteceği açıkça görülmekte. EZZİB olarak ana hedefimiz kutulu ihracatı artırmak olmakla birlikte her firmamız ithalatçılardan gelebilecek farklı talepleri karşılamak durumunda.”

Dünyada dökme zeytinyağına ihracat yasağı getiren başka bir ülke yok

Er, “Bugün dünya zeytinyağı üretiminin yüzde 55’ini tek başına gerçekleştiren İspanya uzun yıllar zeytinyağını dökme olarak İtalya’ya ihraç etmiştir. Sonraki yıllarda İtalyan markalarını satın alarak markalı ihracatta önemli bir konuma gelmiştir. Halen, İspanya’nın toplam zeytinyağı ihracatının yüzde 60’ını dökme zeytinyağı oluşturmaktadır. Tüm bu nedenlerden dolayı dökme ve varilli zeytinyağı ihracatının devamını istiyoruz. Dünya genelinde zeytinyağı üretici ülkeler arasında dökme zeytinyağına ihracat yasağı getiren başka bir ülke yok.” dedi.

Davut Er, “Dört yıldır görevdeyiz. Bu süreçte sektörümüzün konu ve sorunlarını ilgili makamlara, özellikle Tarım ve Orman Bakanlığı’na, Ticaret Bakanlığı’na ve Türkiye İhracatçılar Meclisi’ne aktararak çözüm üretmeye çalıştık. Zeytin ve zeytinyağı sektörünün sorunları hakkında bilgi edinmek ve fikir alışverişinde bulunmak amacıyla Birliğimiz üyeleri ve üretim bölgelerimizde tüm sektör paydaşlarımız ile bir araya gelerek gerçekleştirdiğimiz ortak akıl toplantılarına da geçici bir süre ara verdik. Umuyoruz ki ilerleyen dönemde bu toplantılara kaldığımız yerden devam edeceğiz.” diye konuştu.

Er, ilkini pandemi öncesince 2019’da gerçekleştirdikleri sektörel çalıştayın ikincisini, 2021 Aralık ayında İzmir’de, “Sürdürülebilir Tarım ve İklim Değişikliği” temasıyla gerçekleştirdiklerini vurguladı.

“Alanında uzman akademisyenler ile kamu ve özel sektör temsilcilerinin konuşmacı olarak yer aldığı, tüm üyelerimizin davetli olduğu etkinliğimizi bu sene ve önümüzdeki senelerde de, farklı konu başlıklarıyla gerçekleştirmeye devam edeceğiz. EZZİB olarak, üyelerimizin ürünlerini yurt dışı pazarlarda tanıtmaları, ihraç pazarlarını genişletmeleri ve yeni alıcılar bulabilmeleri adına önemli bir fırsat olarak değerlendirdiğimiz, sektörün önde gelen zeytinyağı yarışmalarına katılmak isteyen üyelerimizin numune nakliyeleri, pandemi şartlarına rağmen geçmiş olduğumuz senelerde olduğu gibi yine Birliğimiz desteği ile gerçekleştirmeye devam ediyoruz.”

90 milyon olan zeytin ağacı varlığımız 190 milyona çıktı

Davut Er, “Zorlu bir dönemden geçiyoruz, sektör olarak bir yandan ihracat kısıtlamalarıyla mücadele ederken, diğer yandan da pandemiyle birlikte başlayan sorunlarımızın en önemlilerinden biri olan ve dünya genelinde yaşanan konteyner sıkıntısı ve navlun fiyatlarındaki artışlar hepimizin malumu. Tüm bu olumsuzluklara rağmen ihracatımızdaki artış bizlere sektörümüzün geleceğine daha umutla bakmamızı sağlıyor. Olumlu olan diğer bir faktör, Türkiye 2002 sonrasında zeytincilik sektörüne büyük yatırım yaptı. Devlet destekleriyle 90 milyon olan zeytin ağacı varlığımız 190 milyona çıktı. Bu ağaçlar önümüzdeki yıllarda, iklim şartları elverdiği takdirde inşallah verimli bir şekilde ürün verecek.” dedi.

Tarım Bakanlığı ihracatı kısıtlamaya değil, ağaç başına verimliliği artırmaya odaklanmalı

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın hesaplamalarına göre Türkiye’nin 650 bin ton zeytinyağı, 1 milyon 200 bin ton sofralık zeytin üretebilecek potansiyele ulaşması söz konusu olabileceğinin altını çizen Er, bu rekoltenin yarısına bile ulaşıldığında bu ürünü değerlendirecek bir planın bugünden yapılıyor olması gerektiğinin taraftarı.

“Tarım Bakanlığının asıl odaklanması gereken nokta ihracatı kısıtlamak değil, ağaç başına verimliliği artırmak olmalıdır. Ben size bazı çarpıcı rakamlarla ağaç başına verimlilikteki durumumuzu aktarmak istiyorum.Yönetim Kurulumuz ile ihracatımızın artması, ihracatçılarımızın ve üreticilerimizin daha fazla kazanmaları için yoğun çaba harcıyoruz.  Bu çerçevede, son dönemde özellikle dökme ve varilli ihracatta yaşanan sıkıntıların farkındayız. Bu konu ile ilgili olarak Ticaret, ayrıca Tarım ve Orman Bakanlığımız ile yakın temas halindeyiz. İhracatımızın önünün açılabilmesini teminen görüşmelerimiz devam etmekte, ortak bir paydada buluşarak, tıpkı geçtiğimiz sene olduğu gibi kısa bir sürede bu sıkıntının da çözüleceğine inanıyoruz.”

ÜLKELER   SOFRALIK ZEYTİN    ZEYTİNYAĞI                    AĞAÇ SAYISI (MİLYON)*

                           (1000 TON)                     (1000 TON)       

            

İSPANYA                               462                  1.403                                       330

TÜRKİYE                              506                   235                                         193

İTALYA                                  59                     371                                         160

YUNANİSTAN                      200                   230                                          107

FAS                                          130                   158                                        103

TUNUS                                     25                    240                                          76

PORTEKİZ                             21                    120                                          69

MISIR                                       500                   20                                           22

 

Davut Er kimdir?

Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Davut ER, 1965 yılında Aydın’da dünyaya geldi. Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü’nden mezun olan ER, İş hayatına 1988 yılında zeytin, zeytinyağı ve kuru incir ticareti yaparak başladı.

Aydın Ticaret Borsası’nda uzun yıllar Yönetim Kurulu Üyeliği yapan Davut ER, 1999-2001 yılları arasında Yönetim Kurulu Başkanlığı, 2004-2005 yılları arasında ise Meclis Başkanlığı görevlerini yürüttü.

Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu üyeliğine 2006 yılında seçilen Davut ER, 2014 Nisan ayında yapılan Genel Kurul Toplantısı sonrasında EZZİB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılığı görevine seçildi. ER, 11 Mayıs 2016 tarihinde ise; Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanlığı’na seçildi. 2017 yılı Şubat ayında kapanan Zeytin ve Zeytinyağı Tanıtım Komitesi’nde de Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yaptı. 19 Nisan 2018 tarihinde Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanlığı’na tekrar seçilmişti. Aynı zamanda Davut Er, 30 Haziran 2018 tarihinde yapılan Türkiye İhracatçılar Meclisi Olağan Genel Kurulu’nda TİM Yönetim Kurulu Üyesi seçildi. İngilizce biliyor, evli ve üç çocuk babası.

EGE ZEYTİN VE ZEYTİNYAĞI İHRACATÇILARI BİRLİĞİ YÖNETİM KURULU BAŞKANI

EROĞLU YERLİ ÜR.GI.HY.TUR.İNŞ. SAR.NAK.İH.İT.SA.VE TİC.LTD.Ş. – DAVUT ER

EGE ZEYTİN VE ZEYTİNYAĞI İHRACATÇILARI BİRLİĞİ YÖNETİM KURULU LİSTESİ

EKER GIDA NAK.İNŞ.SAN.TİC.LTD. ŞTİ.- AYKUT EKER

GÜNKAR İNŞAAT GIDA TEKSTİL NAK. İTH. İHRACAT SAN. VE TİC. LİMİTED ŞİRKETİ-

M. KADRİ GÜNDEŞ

MARBIL YAG SAN.VE TIC. A.S.-            LEVENT BİLGİNOĞULLARI

BALSARI YAĞ SAN.VE TİC.LTD.Ş. – RAHMİ BALSARI

SAVOLA GIDA SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ- AYSUN ARAS

S.S.TARİŞ Z.VE Z.YAĞI T.SA.KO. BR.KISA ADI.TARİŞ ZEY.Z.YAĞ B.-  S. GÜNGÖR ŞARMAN

UYGUN RAFİNE YAĞ SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ- M. EMRE UYGUN

YENİÇAĞ GIDA SAN.VE TİC.A.Ş.- AYHAN BAKAN

ZER YAĞ SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ- İSMAİL SELÇUK

ZEYKO TARIM GIDA SANAYİ İTHALAT İHRACAT PAZARLAMA LİMİTED ŞİRKETİ-

M. ŞAFİ TUNÇ

DENETİM KURULU LİSTESİ

MESNEVİ GIDA İNŞAAT HAY. TEKSTİL MOB. MATB. SAN. VE TİC. LTD ŞTİ.- YUSUF DEVİM

YUNUSLAR TARIM ÜR. GIDA İNŞAAT TUR. NAK. SAN. VE DIŞ TİC. LTD ŞTİ.- MEHMET EKİN FIRINCIOĞULLARI

CAN ZEYTİNLERİ GIDA TARIM KOM. İTH.İHR.SAN.TİC.LTD.ŞTİ.- ENVER CAN

Devamını oku
Reklam
Yorum Yaz

Yorum Yaz

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Haber

Xylem Türkiye inşaat sektörüne yönelik çözümleriyle fark yaratıyor

Yayınlanma tarihi

-

İnşaat sektörüne çok yönlü hizmet sunan Xylem Türkiye, müşteri memnuniyetini de en üst seviyede tutuyor. Dünyanın temiz su ihtiyacını sağlamada yaratıcı çözümler üreten lider bir küresel su teknolojisi şirketi olan Xylem; suyun daha iyi kullanımı, korunması ve gelecekte yeniden kullanılması için yeni teknolojiler geliştiriyor. Bu kapsamda ürün ve hizmetleriyle suyu transfer eden, arıtan, analiz eden ve çevreye yeniden kazandıran şirket; kamu hizmetleri, endüstriyel alanlar, konutlar ve ticari yapılar başta olmak üzere pek çok farklı alanda suyun daha verimli kullanımını sağlayan çözümler sunuyor. Şirket, inşaat sektörüne de projelerin kazı, iksa veya temel yapımı gibi drenaj uygulamalarından sirkülasyon pompaları ve hidrofor sistemlerine, yangın pompalarından atıksu terfi istasyonları pompa çözümlerine kadar birçok alandaki ürün grubu ile katkı sağlıyor.

Küresel su teknolojisi şirketi Xylem’in bünyesinde faaliyet gösteren markalar; belediye, ticari ve konut-bina servisleri, endüstri, maden, inşaat, tarım, yiyecek ve içecek, petrol ve gaz, enerji gibi birçok sektöre hizmet veriyor. Şirket, inşaat sektörüne de projelerin kazı, iksa veya temel yapımı gibi drenaj uygulamalarından sirkülasyon pompaları ve hidrofor sistemlerine, yangın pompalarından atıksu terfi istasyonları pompa çözümlerine kadar birçok alandaki ürün grubu ile katkı sağlıyor. Şantiyelere özel verimli ve uzun ömürlü çözümleri ile sektörde de öne çıktıklarını belirten Xylem Türkiye İnşaat ve Maden Grubu Satış Müdürü Onurhan Bayraktar, müşteri memnuniyetini her daim üst seviyelerde tuttuklarını belirtti.

Flygt atıksu pompalarında sektör liderliğini sürdürüyor

Xylem’in Ar-Ge çalışmaları ile ürün gamını sürekli yenilediğini ifade eden Onurhan Bayraktar, “Birçok sektörde olduğu gibi inşaat sektöründe de ürünlerimizin yanı sıra bakım veya onarım süreçlerinde de çok yönlü bir şantiye çözümleri yelpazesi sunuyoruz. Tüm inşaat projelerinin kazı, iksa veya temel yapımı gibi drenaj uygulamalarında; çamurlu, abrazif veya korozif suların drenajında Flygt ile Godwin markalı pompalarımızın satışını ve kiralamasını yapıyoruz. Yine bu projelerin sirkülasyon pompaları, hidrofor sistemlerinde Lowara ve Goulds Water Technology markalı ürünlerimiz tercih ediliyor. Yangın pompası grubunda AC Fire Pumps markamızla öne çıkıyoruz. Atıksu terfi istasyonlarına yönelik de PPS paket pompa istasyonlarımız kullanılıyor. Flygt atıksu pompalarında sektör liderliğimiz ise devam ediyor.” şeklinde konuştu.

“Müşterilerimize en verimli hizmeti sağlamaya devam edeceğiz”

Xylem’in birçok patenti olduğunu açıklayan Bayraktar, “Flygt, dalgıç atık su pompasını dünya’da ilk icat eden firma. Flygt markamız son olarak dünyanın ilk ve eşsiz akıllı drenaj pompası BIBO ALFA’yı üretti. Tamamen otonom maden ve inşaat drenajı sağlayabilen bu ürünümüzün dalgıç pompa teknolojisinde çığır açacağına inanıyoruz. Xylem Türkiye olarak inşaat sektöründe bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da tecrübeli kadromuzla ürünlerimizin kullanım ömrü boyunca çalışma durumlarının izlenmesinden ölçümlenmesine ve satış sonrası hizmetlerimize kadar müşterilerimize en verimli hizmeti sağlamaya devam edeceğiz.” dedi.

TKÜMAGAZİN

Devamını oku

Haber

UĞUR, “SEKTÖR BÜYÜMEYE DEVAM EDECEK”

Yayınlanma tarihi

-

Satış ve satış sonrası maksimum müşteri memnuniyetini en önemli misyonu edinerek, DAF markasının satış ve satış sonrası hizmetlerini veren Bursa Ağır Vasıta’nın Genel Müdürü Ahmet Uğur, lojistik sektörünün pandemi sırasında ve pandemi sonrasındaki durumunu değerlendirerek Bursa Ağır Vasıta ve DAF’ın sektördeki rollerinden bahsetti.

Pandeminin, başta lojistik sektörü olmak üzere neredeyse tüm sektörleri oldukça etkilediğini ve global dengelerin değiştiğini vurgulayan Bursa Ağır Vasıta Genel Müdürü Ahmet Uğur, “Lojistik sektörü, Pandemi sürecinin, ilk başta tüm sektörlerde yaşatmış olduğu şaşkınlığı en erken üzerinden atan ve en erken bu sürece uyum sağlayan sektörlerin başında geldi. Her şeyden önce, tedarik zincirinin en önemli halkalarından birinin lojistik hizmet olduğu tescillendi. Tüketimin, dolayısıyla üretimin lojistik olmadan hiçbir öneminin olmadığı bilinen bir gerçekti fakat bu kadar fark edilmiyordu. Bu durum artık değişti.  Bu sürecin büyümeye de olumlu etkisi oldu. Depolama, taşıma, dağıtım ekseninin önem artışına bağlı, gerek ekipman gerek kalifiye çalışan sayılarında önemli artışlar yaşanmaya devam ediyor. Ülkemizin en önemli taşıyıcı gücü olan kara nakliyesi özelinde, şirketlerimiz büyümeye, araç ve ekipman sayısını artırmaya devam edecektir.” dedi.

“DAF, ÜLKEMİZDE SIKÇA GÖRÜLECEK”

DAF markasının, pandemi dönemi ve sonrasında doğru stratejiler ve yatırımlar ile sektördeki imajını artırdığının altını çizen Uğur, “DAF ülkemizde uzunca zamandır faaliyet gösteren ve 2000 yılı öncesinde pazar liderliğini defalarca yaşayan bir markadır. Nakliyecilerimiz DAF markasını tanır ve sağlamlık, imaj noktaları başta olmak üzere satın almayı her zaman isterler. Özellikle yeni nesil araçlar olarak ürettiği NGD serisi ile 2022 yılın kamyonu ödülünü alarak, Avrupa da ki sayısız ödülüne bir yenisini de eklemiş ve sektördeki gücünü göstermiş oldu. DAF kendi yapılanması ile 2016 yılından bugüne ülkemizde faaliyet göstermekte. Dolayısıyla müşterilerimiz, o yıldan bu yana DAF markasına çok daha hızlı ulaşabiliyor. Sadece son yıllarda, 2016 dan bu güne  ülkemizde yaşanan siyasi, ekonomik gelişmeler ve pandemi etkisi, ürün tedariğine olumsuz yansımış; pandemi nedeniyle araç arzının azalması, ürünlerin çok hızlı tükenmesi ve stoklu çalışmanın yerini önden satışlara bırakmış ve toplam satılan ağır vasıta sayısı üretime bağlı olarak düşmüştür. Ancak önümüzdeki süreçte, bir yıl öncesine göre daha fazla araç tedariği ile bu açığı kapatma arzusundayız. Güvenlik, verimlilik başta olmak üzere, DAF’ın yeni araçlarının da yılın ikinci yarısından itibaren ülkemiz karayollarında sıkça görüleceğini söyleyebiliriz.” diye konuştu.

“TEMEL ALDIĞIMIZ HUSUSLAR HİÇ DEĞİŞMEDİ”

Bursa Ağır Vasıta’nın pandemi döneminde maksimum müşteri memnuniyetini temel aldığı çizgisinden vazgeçmeyerek hizmetlerine devam ettiğini ifade eden Uğur, “Bursa Ağır Vasıta ailesi olarak, müşterilerimizin memnuniyetini sağlamak adına hizmete ilk adım attığımız günden beri temel aldığımız hususlar değişmemiş, hatta üstüne koyarak ilerlemiştir. Müşterilerimizin ihtiyaçlarını belirlemek, bu ihtiyaçlarına doğru çözümler sunmak, onların sürekli yanında olarak onlarla birlikte gelişmeleri takip etmek, ilişkilerimizi sürdürülebilir kılmak ve müşterimizi memnun, mutlu, güvende hissettirmek temel hedeflerimizi oluşturmaktadır. Pandemi öncesinde, sırasında ve sonrasında bu durum hiç değişmedi ve değişmeyecek.” şeklinde konuştu.

TKÜMAGAZİN

Devamını oku

Haber

Arkas, 38.5 Milyon Euro’luk Lokomotif Yatırımı Yaptı

Yayınlanma tarihi

-

Arkas, Türk lojistik  sektörüne bir yenilik getirerek lokomotif alıyor. 38,5 milyon Euro’luk yatırımla beş Euro Dual model lokomotif siparişi veren şirket, ilk etapta 2025 yılında lokomotiflerin üç tanesini teslim alacak. Çevreci lokomotiflerle Türkiye’nin önde gelen sanayi şehirlerinden yine Türkiye’nin en büyük limanlarına ithalat-ihracat konteynerlerini tarifeli seferler ile taşıyacak. Anadolu şehirlerinin demiryoluyla limanlara bağlanmasının yerinde üretimi teşvik edeceğine inançla hareket eden ve 20 yıldan fazla süredir yatırımlarını bu doğrultuda yapan Arkas, “Lojistiğin Arkasındaki Güç” mottosu ile lojistik sektörünü geliştiren öncü yatırımlar yapan Arkas Lojistik çatısı altında kurduğu Arkas Rail ile ‘Arkas Anadolu Projesi’ kapsamında Cumhuriyet’in 100. yılında Anadolu’yu demiryolunun avantajını da kullanarak uygun maliyetlerle limanlara ve dünyaya bağlamak üzere ilkleri gerçekleştirmeye devam ediyor.

Arkas Rail, 38,5 milyon Euro yatırımla Stadler Rail Valencia S.A.U. firmasından beş adet Euro Dual model, dizel ve elektrik ile çalışan lokomotif siparişi verirken 100’e yakın vagon alımı için de planlama yapıyor. Şirket, böylece müşterilerine daha düşük maliyet avantajlı, daha hızlı ve daha güvenli bir taşıma hizmeti sunmayı hedefliyor.

Konuyla ilgili açıklama yapan Arkas Lojistik CEO’su Onur Göçmez, “Demiryolunda tarifeli seferlerle taşıma yapabilmek için lokomotif alınması çok önemliydi. Türkiye Demiryolu Ulaştırmasının Serbestleşmesi Kanunu ile  özel sektöre  lokomotif yatırımı yapma imkanı verildi. Uzun yıllardır demiryoluna hem ekipman hem de kara terminali konusunda yatırım yapan bir şirket olarak sektörde bir ilki gerçekleştirerek, Arkas Rail şirketimizin çatısı altında üç tanesini 2025 yılında teslim almak üzere beş lokomotif yatırımıyla tüm sektöre hizmet vermeyi planlıyoruz. Bunun yanı sıra 700 adet öz mal vagonumuza ek olarak 100 adet daha vagon alımı için çalışmalar yapıyoruz. Böylece Arkas Rail halihazırda demiryolu ile taşımalarını gerçekleştirdiği Kayseri, Konya, Ankara, Gaziantep, Eskişehir gibi Türkiye’nin önde gelen sanayi şehirlerinden yine Türkiye’nin en büyük limanlarına ithalat-ihracat konteynerlerini tarifeli seferler ile taşıyacak. Diğer yandan Türkiye ile Avrupa arasında özellikle Almanya, Polonya gibi ülkeler ile artarak devam eden demiryolu konteyner taşımalarında karşılıklı blok tren seferleri ile hizmet verecek. Türk lojistik sektörüne yeni bir hizmet olarak sunacağımız bu yatırım liman lojistiği yani konteyner trafiğe odaklı, Kuzey’de Kartepe’de Railport ve Güney’de Mersin Yenice’de kara limanlarını destekleyecek bir faaliyet” diye konuştu.

 

Çevreci Lokomotifler

Lokomotiflerin en önemli özelliği ise çevreci olmaları. Sıfır karbon salınımı yapan elektrikli lokomotiflerin dizel motorunun da olması sayesinde elektrik bulunmayan demiryolu hatlarında veya elektrik hatlarında bir arıza oluşması halinde elektrik motorundan dizel motora geçerek taşımalarına kesintisiz olarak devam edebilecek.

Rota tarifeli seferlerle Avrupa ve demir İpek yolu

Son yıllarda önemi daha da artan komple lojistik uygulamalarının en iyi örneklerinden biri olarak gösterilen,  Arkas’ın  Avrupa’nın en büyük intermodal lojistik terminali işletmecisi duisport ortaklığı ile  Kartepe’de kurduğu  kara terminali Railport’un 2024’te faaliyete geçmesi planlanıyor.  Railport, Avrupa’dan gelen ve Avrupa’ya gidecek trenlerdeki yükün tahliye edilip tekrardan elleçlenebileceği bir aktarma terminali olurken Arkas da Avrupa taşımalarını kendi lokomotifleri ile Kapıkule’ye kadar buradan gerçekleştirecek. Diğer yandan 2017 yılında BTK (Bakü-Tiflis-Kars) demiryolu hattında ilk demiryolu taşımasını başlatan Arkas Lojistik, geçtiğimiz yıl çatısı altında kurduğu şirketi Arkas Rail ile Çin-Türkiye Demir İpek Yolu’nda Marmaray bağlantısı ile transit olarak Avrupa’ya yük taşıyor. Yeni açılan bu taşımacılık koridorları Türkiye’nin ihracat yüklerini demiryolu ile başka yeni ülkelere taşıma imkânı sunarken, Türkiye’nin coğrafi konumu itibariyle Avrupa ve Asya arasındaki transit yüklerin de Türkiye üzerinden taşınmasına, Türkiye’de demiryolu taşımalarına taleplerin artmasına, dolayısıyla yeni nesil lokomotif ve vagon yatırımlarının hızlanmasına olanak sağlıyor.

TKÜMAGAZİN

Devamını oku
Reklam hba.com.tr
Reklam hba.com.tr
Bumerang - Yazarkafe

Trend olan