Sektörel Gündem
Mobilyada deprem sonrası destek talebi
Adana Marangozlar ve Mobilyacılar Odası Başkanı Yalçın Avcı, “Krediye herkes ulaşamıyor, bundan ötürü sektörün büyük bir sıkışıklığı var. Krediler açılsa da yüksek ve dengesiz” dedi. Avcı, sektörün deprem öncesi canlılığına kavuşması için teşvik ve destek beklediklerini söyledi.

Ziya İPEK
Türkiye mobilya üretiminde 6’ncı sırada yer alan Adana’dan yurtdışına geçen yıl 37,4 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirildi. Şehirde, mobilyacılık sektöründe faaliyet gösteren bin 464’ü Adana Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği’ne, 450’si Adana Ticaret ve Sanayi Odası’na, 125’i de Adana Sanayi Odası’na kayıtlı atölye bulunuyor, kayıt dışı atölyelerle rakam 2 bin 500’e ulaşıyor.
Mobilya sektörünün daha fazla büyüyerek ülke ekonomisine güç verebileceğine dikkat çeken Adana Marangozlar ve Mobilyacılar Odası Başkanı Yalçın Avcı, sektörün 10 binin üzerinde istihdam sağladığını, Sarıçam’da tahsis edilecek yaklaşık 2 bin dönüm alandaki yatırımlarla sektörün daha fazla istihdam ve ihracat potansiyeline ulaşabileceğini bildirdi.
Firmalar zor durumda
Kahramanmaraş merkezli depremlerin firmalara sıkıntılı günler yaşattığını anlatan Yalçın Avcı, son zamanlarda krediye erişimin de güçleştiğini söyledi. Ekonomik dar boğazın getirdiği zorluklar yaşandığını, esnaf kefalet kooperatifleri ile küçük esnafa destek verildiğini ancak bunların yetersiz kaldığını ifade eden Avcı, “Krediye herkes ulaşamıyor, bundan ötürü sektörün büyük bir sıkışıklığı var.
Krediler açılsa bile biraz yüksek ve dengesizlik var” ifadelerini kullandı. Doların artarak normal seviyesine geldiğini belirten Avcı, bu durumun ihracatçı firmaların elini güçlendirdiğini bildirdi. Teşvik ve desteklerin, krediye erişimin mobilya sektörü için kolaylaşmasını istediklerini vurgulayan Avcı sözlerini şöyle sürdürdü: “Hükümet yetkililerine bu konudaki sıkıntılarımızı aktardık.
Deprem, sektörü tam sıfıra düşürdü. Örnek vermek gerekirse deprem öncesi; haftada 30 takım iş çıkartır, pazartesi günleri sipariş yağardı. Depremden sonraki iki hafta tek iş gelmedi, iki hafta böyle geçirdik. O durgunluk hala hissediliyor. Adana’daki mobilya sektörünün Mersin, Osmaniye, Kahramanmaraş, Diyarbakır, Şanlıurfa, Hatay, Adıyaman, Malatya ve Gaziantep’le ticari ilişkileri var.
Depremle birlikte iş hacmimiz büyük oranda düştü. Bugünlerde normal seyrine gelmeye başladı ancak bu aradaki durumdan dolayı firmalar hem ekonomik anlamda, hem elindeki nitelikli elemanı muhafaza etmekte zorlanıyor. Mobilya sektörü bu durumda krediye erişemeyince sıkıntılar da birikti.”
Adana her tarz mobilyada adından söz ettiriyor
Adana mobilya sektörünü de değerlendiren Yalçın Avcı, klasik koltuk iskeleti imalatında Türkiye’de birinci olduklarını söyledi. Modern tarz mobilya üretiminde yatak odası, yemek odası ve salon takımlarıyla da Adana’nın adından söz ettirdiğini kaydeden Avcı, klasik koltuk iskeletlerini, ülkenin her yanına en fazla ise Bursa-İnegöl, Kayseri ve Ankara’ya gönderdiklerini söyledi.
Adana’da imalatı yapılan iskeletlere, sevk edildikleri yerlerde “giydirme” tabir edilen işlemler uygulandığını, ihtişamlı hale gelen klasik koltuk takımlarının yurt dışı pazarlarda kendine yer bulduğunu vurgulayan Avcı, Adana’dan Nijerya, Sudan, Katar, Umman, Suudi Arabistan, Rusya, Azerbaycan ve Birleşik Arap Emirlikleri’ne demonte veya iskelet mobilyalar gönderildiğini anlattı. Sektörün geçen yıl iç pazarın yanı sıra dış pazarlara 37 milyon 409 bin dolarlık ihracat gerçekleştirdiğini ifade eden Avcı, Adana’da üretimini gerçekleştirilen klasik ve modern tarz mobilyaların ayrıca Şırnak ve Gaziantep üzerinden de yurt dışı pazarlarına ulaştırıldığını dile getirdi.
Sarıçam yeni yatırımlarla çekim merkezi olabilir
Avcı, Adana Mobilyacılar Sitesi’nin sektörün ihtiyaçlarını karşılamada yetersiz kaldığını, 5-6 yıldan bu yer arama çalışması yaptıklarını, merkez Sarıçam ilçesinde 2 bin dönüm alanda Milli Emlak’tan yer tahsisiyle ilgili son aşamaya geldiklerini müjdeledi.
İç pazarların yanında ihracat gerçekleştirilen ülke ve pazarların artırılmasının önemli olduğuna vurgu yapan Avcı, mobilya sektörünün Adana’da büyük bir potansiyeli olduğunu, işgücü konusunda zorluk yaşanmayacağını, yeni oluşturulacak Mobilyacılar Sitesi’nin gerek yurt içinden gerekse yurt dışından gelecek alım heyetleri için çekim merkezi olabileceğini bildirdi. Avcı sözlerine şöyle devam etti: “Mobilya sektörü Adana için çok önemli, irili ufaklı 2 bin atölyede 12 ile 14 bin civarında istihdam sağlanıyor.
Mevcut sanayi sitesinde işletmeler yerlerini büyütmek için üç dört katlı planlanmış hâlbuki alım heyetleri daha rahat bir ortamda gezdirilse, ihracat hacmi artar, büyüme daha iyi sağlanır. Sarıçam’da tahsis edilecek alanda daha fazla büyümeyi de hedefliyoruz. Büyük bir alan, büyük işler, iyi bir istihdam demektir. Bu yatırım, hem mobilya sektörüne güç katacak hem Adana ekonomisine hem ülke ekonomisine büyük katkı sağlayacaktır. Mobilya sektörü cari açık vermeyen sektörlerden biri, ham maddeyi de kendi ülkemiz içerisinden alınca cari fazla vereceğiz.”
Sektörel Gündem
Çağan: AB’nin sınırda karbon düzenlemesine odaklanmalıyız
Türk kimya sektörünün Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’na odaklanması gerektiğini söyleyen AKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Saadettin Çağan, bu düzenlemenin ihracatçıya maliyetinin yıllık 1,8 milyar eurodan fazla olduğunu söyledi.

Akdeniz Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (AKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Saadettin Çağan, üretim yelpazesinde ağırlıklı olarak petrokimya, sabun, deterjan, gübre, ilaç, boya, vernik, sentetik elyaf ve soda gibi kimyasal hammadde ve tüketim ürünleri bulunan Türk kimya sektörünün, Avrupa Yeşil Mutabakatı ve yeşil dönüşüme uyum kapsamında 1 Ekim 2023 itibarıyla geçiş dönemi başlayacak Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’na (SKDM) odaklanması gerektiğini söyledi.
Düzenlemenin geçiş döneminde Avrupa Birliği’nin (AB) tedarikçilerini herhangi bir mali yükümlülük altına sokmayacağını ve sadece SKDM’ye tabi ürünlerde gömülü emisyonların raporlanacağını belirten Saadettin Çağan, 1 Ocak 2026’dan itibaren tam olarak yürürlüğe girecek mekanizmanın Türk ihracatçılar için yıllık maliyetinin 1,8 milyar euroyu aşmasının öngörüldüğünü kaydetti.
Çağan, “Avrupa Yeşil Mutabakatında kimya sektörü özelinde yeşil ve dijital dönüşüm temelli sürdürülebilir kimyasal üretimi, tüketici ürünlerinde bulunan zararlı kimyasal maddelerin yasaklanması, riskleri değerlendirirken kimyasalların kokteyl etkisinin hesabı, üretim sürecindeki risk değerlendirmesinin daha şeffaf yapılması, erfloroalkil ve polifloroalkil maddelerinin kademeli şekilde kaldırılması, geri dönüştürülmüş plastiği teşvik için ambalajla ilgili yeni kurallar konulması, tüketici ürünlerinde mikroplastiklerin kullanımının kısıtlanması ve biyolojik bazlı, biyoçözünür plastiklere düzenleme getirilmesi konuları öne çıkıyor.
Dolayısıyla geçen yıl Türk kimya sektörünün 33,5 milyar dolarlık ihracatının 13,9 milyar dolarlık bölümünü oluşturan AB pazarında büyük emeklerle elde ettiği kazanımları koruyabilmesi için ev ödevlerini eksiksiz yerine getirmesi gerekiyor” diye konuştu.
”Yeşil dönüşüm için acil projelere ihtiyaç var”
Yeşil Dönüşüm açısından finansmana erişimin en önemli konu olarak önlerinde durduğunu ifade eden Başkan Çağan, bu süreçte ihracatçıların yeşil finansman olanaklarından azami ölçüde faydalanmalarını sağlamak amacıyla fon kaynaklarına erişimi kolaylaştıracak projelerin ivedilikle hayata geçirilmesi gerektiğini dile getirdi.
319,1 milyon dolar ihracat
AKMİB’in ihracat performansını değerlendiren Saadettin Çağan, söz konusu dönemde 319,1 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdiklerini söyledi. İhracatı ürün gruplarına göre ele alan Çağan, “Temmuz ayında Birliğimiz mineral yakıtlar ve mineral yağlarda 212,2 milyon dolar, plastikler ve mamullerinde 42,3 milyon dolar, anorganik kimyasallarda 25,1 milyon dolar ihracat gerçekleştirdi. Bu üç ürün grubu ihracatımızın yüzde 88,1’ini oluşturdu.” diye konuştu.
Sektörel Gündem
Gelir düşerken, ‘dip göründü mü’ tartışması başladı
Havayolları özellikle yolcu talebindeki artışı gelire dönüştürmek için uluslararası uçuşlara hız verirken, hava kargo gelirleri düşmeye devam ediyor. Hava kargoda olumluya dönüş beklentisi 2023’ün ikinci yarısına ertelenmiş durumda.

Havacılık uzmanları şubat 2022’den bu yana olumsuz bir tablo sergileyen hava kargonun Haziran 2023’te dibi gördüğünü ve bundan sonrası için iyimser senaryoların yazılabileceği yönünde görüş açıklamaya başladılar. ABD’nin en büyük üç hava yolu şirketinin ilk yarıda kargo gelirleri geçen yılın aynı döneminde yüzde 40’a varan düşüş gösterdi.
Dünya çapındaki hava kargo oranlarını izleyen Baltık Hava Taşımacılığı Endeksi, bir yıl öncesine göre yüzde 47 düştü. Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği-IATA Kargo ton-kilometre (CTK) cinsinden ölçülen küresel talebin 2023 ilk yarıda 2022’nin Ocak-Haziran dönemine kıyasla yüzde 8,1 düştüğünü, uluslararası operasyonlarda bu düşüşün yüzde 8,7 olduğunu açıkladı. 2023’ün ilk yarısında, Delta’nın kargo işi, 2022’nin ilk yarısındaki 561 milyon dolardan 381 milyon dolara indi.
ABD hava kargo piyasasında en büyük paya sahip olan United’ın kargo geliri, taşıyıcının yılbaşından bugüne kadarki 25,6 milyar dolarlık geliri içinde yüzde 3’ünden daha az bir orana düştü. Küresel taşımacılık şirketi UPS’in ikinci çeyrekte konsolide gelirleri yıllık bazda yüzde 10 azalışla 22.1 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Yüzde 40’dan yüzde 18’e düştü
Dünyanın ve Avrupa bölgesinin taşımacılık devi DHL Group da ilk yarıda hava kargo hacimlerinin yüzde 13 azaldığını ve kargo gelirlerinin de yüzde 46.8 düşüşle 1 .48 milyar euro olarak gerçekleştiğini açıkladı. Lufthansa Group ise kargo cephesinde pazar payı aldığını ve ikinci çeyrekte kapasitenin yüzde 8.8 arttığını duyurdu.
Gelir tarafında ise Lufthansa Cargo’nun toplm gelirleri geçen yıl 1.3 milyar euro iken bu yıl ikinci çeyrekte bu rakam yüzde 43 azalarak 712 milyon euroya düştü. Havacılık sektörü kargoda 2021 yılında 210 milyar doların üzerinde gelir üreterek rekor kırmıştı. Hava kargonun toplam sektör gelirindeki payı, 2021’deki yüzde 40’lık yüksek seviyeden 2023’te yüzde 18’e kadar geriledi. Bu azalışa karşın hava kargonun payı pandemi öncesi dönem ortalamasının hâlâ yaklaşık yaklaşık yüzde 10-12 üzerinde bulunuyor.
Sektörel Gündem
“Süt üretiminin düşmesinin nedeni ineklerin kesilmesi ve maliyetler”
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 2023 haziran ayına ilişkin süt ve süt ürünleri üretimi ile ilgili açıkladığı verilere göre; haziran ayında bir önceki yılın aynı ayına göre içme sütü üretiminde yüzde 11,2 azalış kaydedildi.

Müjde Demir
TÜİK verilerini değerlendiren Akdeniz Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği (ASHİB) Yönetim Kurulu Üyesi Cemal Torun, sütteki azalmanın nedeninin mevsimsel ve geçici olduğunu, süt ve süt ürünleri üretiminde görülen artış ve azalışların tüketimden kaynaklandığını ve alım gücünün süt ürünleri haricindeki diğer proteinlere kaymasından dolayı olduğunu söyledi.
Torun, “Üretim tüketime göre belirlendiği için ne kadar tüketiliyorsa o oranda üretim yapılıyor. Süt ve süt ürünleri depolarda stoklanamadığı için tüketildiği kadar üretim yapılmaktadır” dedi. Mersin Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Başkanı Nuri Demirbaş ise süt ve süt ürünlerinde yaşanan düşüşün Mersin’de daha fazla görüldüğüne dikkat çekerek, damızlık ineklerin kesilmesi sebebiyle üretimde düşüş yaşandığını kaydetti.
Süt üretiminde girdi maliyetlerinin düşürülmesi gerektiğini, mazota gelen zamların nakliyeyi de etkilediğine değinen Demirbaş, “Hammadde üretimi, lojistik ve enerji konusunda üreticiye uygun şartlarda destek verilmesi gerekiyor” diye belirtti. Süt ve süt ürünleri üretiminde yaklaşık yüzde 35 oranında bir düşüş yaşandığını belirten Atilla Hayvancılık Sahibi Yılmaz Atilla da bu düşüşlerin sebebinin piyasada sütün değerinin altında alınmasından kaynaklandığını söyledi.
Atilla, “Yetkili Bakanlık bu yönde doğru bir uygulama kararı alarak ürünün değerinde alım gerçekleştirirse işletme zarar etmez. İnsanlar üretime ağırlık verebilir. Fakat üretici maliyetin altında ürününü sattığı zaman anaç ve damızlık hayvanlarını kesime göndermek zorunda kalıyor” dedi.
-
1 Konu 1 Konuk3 sene önce
Sarılar Group’un Genç Yöneticisi Hanifi Gürbüz: Yatırım Odaklıyız, Covid-19 Sürecinde Bile Çalışmalarımız Devam Ediyor…!
-
Ağır Yük Taşıma Araçları3 sene önce
GEMLİK AKTAŞ-1 LOJİSTİK’İN GURUR GÜNÜ
-
Özel Haber3 sene önce
HASANKEYF’TEKİ TARİHİ TAŞIYAN ÇABA MİSNAK, DÜNYADA YAPILAMAYANI YAPARAK HEM TARİHİ TAŞIDI HEM DE TARİHE GEÇTİ
-
Özel Haber3 sene önce
Salih Kodaman: Müşteriye verdiğimiz güven, bizim en büyük farkımız
-
Son Dakika3 sene önce
Hareket Turquality ile Globaldeki Gücüne Güç Katacak
-
Özel Haber1 sene önce
ELFATEK’TEN AKİBA
-
Son Dakika3 sene önce
Düzce eşrafından Sadettin Kayışoğlu vefat etti.
-
Son Dakika2 sene önce
Devrilen forkliftin altında kalan operatör can verdi