Takip Edin

Ağır Nakliye Proje Lojistiği

Hareket’ten Türkiye’nin Enerji İhracatına Büyük Destek

Yayınlanma tarihi

-

Hareket, Türkiye’nin enerji ihracatında önemli bir görev üstleniyor. Samsun’da bulunan 240 MW Doğalgaz Kombine Çevrim Enerji Santrali’ne ait ağırlıkları 90-172 ton arası değişen 8 ağır ve 10 gabari dışı parçayı yaklaşık 4 bin km mesafedeki Özbekistan Taşkent’e üç ay gibi kısa bir sürede ulaştıran Hareket, şimdi de İzmir Aliağa’daki 270 MW Doğalgaz Kombine Çevrim Enerji Santrali’nin Özbekistan Buhara’ya taşınması projesini üstlendi. 

60 yılı aşkın bir süredir Türkiye’nin yanı sıra dünyanın birçok ülkesinde başarılı projelere imzasını atan Hareket, gerçekleştirdiği projelerle Türkiye ekonomisine değer yaratmaya devam ediyor. Bu çerçevede Hareket, Özbekistan’da yılda 510 MW enerji üretimi sağlayacak iki enerji santralinin söküm, vinç ve taşıma hizmetlerini üstlendi.

Santral üç ay gibi rekor bir sürede 4 bin kilometre taşındı

Hareket, 240 MW Doğalgaz Kombine Çevrim Enerji Santrali’ne ait en ağırı 172 ton olan tüm ekipmanları yaklaşık 4 bin km mesafedeki Özbekistan Taşkent’te bulunan Kirbay bölgesindeki yerine üç ay gibi çok kısa bir sürede ulaştırdı. Parçalar, Samsun Limanı’ndan kanal gemisine yüklenerek Karadeniz ve Don-Volga Kanalı üzerinden Hazar Denizi’nde Hareket’in hizmet verdiği Bautino Ağır Yük Terminali’nde tahliye edildi. Ardından da yol şartlarına uygun 144 akslık hidrolik araçlar ile Taşkent Kirbay bölgesine taşındı ve gantry kaldırma sistemi ile yerlerine monte edildi. Tesisin diğer aksamları ise Türkiye’den 272 adet gabarili ve standart araçlarla kara yolu üzerinden bölgeye taşındı.

Özbekistan’a ikinci santral İzmir’den taşınıyor

Reklam

Hareket, şimdi de İzmir Aliağa’da bulunan 270 MW Doğalgaz Kombine Çevrim Enerji Santrali’nin 3500 km uzaklıktaki Özbekistan Buhara’ya taşınması projesini gerçekleştiriyor. Taşıması devam eden projenin de üç ay içinde tamamlanması hedefleniyor.

Santrale ait ağırlıkları 116-180 ton arasında değişen 30 adet ekipman İzmir’deki fabrikadan alınarak hidrolik dorselerle önce Aliağa Limanı’na, sonrasında da limandan yüklenerek Karadeniz ve Don-Volga Kanalı üzerinden Hazar Denizi’nde Hareket’in hizmet verdiği Bautino Ağır Yük Terminali’nde tahliye ediliyor. Ağırlıkları 20-50 ton arasında değişen parçalar ise 560 adet tenteli&lowbed araçlarla Buhara’ya ulaştırılıyor. Bunların yanı sıra proje özelinde Türkiye içi 3 adet 125 ton trafo ve 23 adet sal kasalık yük taşıması gerçekleştirilmiştir.

Türk Cumhuriyetlerden enerji santrallerine yoğun talep var

Türkiye’nin son yıllarda enerji ihracatı konusunda çok önemli adımlar attığına dikkat çeken Hareket Genel Müdürü Abdullah Altunkum, şunları söyledi: “Ülkemizde son yıllarda faaliyet göstermeyen fakat çalışır durumdaki doğalgaz kombine çevrim enerji santralleri özellikle Türki Cumhuriyetlerden talep görüyor. Bu santrallerin ihracatı ülke ekonomisine çok ciddi bir katkı sağlıyor. Ancak bir enerji santralinin başka bir ülkeye taşınması çok zorlu bir süreçtir. Hareket olarak uzman kadromuz ve güçlü ekipmanlarımızla söküm, vinç ve taşıma hizmetlerini başarıyla gerçekleştirerek santral ihracatında önemli bir rol üstleniyoruz.’’

 

Reklam
Devamını oku
Reklam
Yorum Yaz

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Ağır Nakliye Proje Lojistiği

BOLTAS, TÜRKİYE İLE AVRUPA ARASINDA İNTERMODAL TAŞIMACILIKTA GÜÇLENİYOR

Yayınlanma tarihi

-

Uluslararası taşımacılığın global oyuncularından Boltas, Türkiye ile Avrupa arasında gerçekleştirdiği intermodal taşımacılık operasyonları ile sektördeki etkinliğini her geçen gün artırıyor. Şirketin İntermodal Müdürü Merih Ünal, “İntermodal taşımacılık sayesinde müşterilerimize ideal süre ve maliyetler doğrultusunda güvenli ve çevre dostu çözümler sunuyoruz.” dedi.

İntermodal hizmetini Türkiye’de sunmaya başlayan ilk şirketlerden biri olan Boltas, Türkiye ve Avrupa ülkeleri arasındaki haftalık düzenli tren taşımacılığı servisleri ile intermodal taşımacılığın gelişmesine katkı sağlıyor. Şirketin İntermodal Müdürü Merih Ünal, intermodal taşımacılık sayesinde Türkiye’nin uluslararası rekabette önemli bir konum elde edebileceğini belirtti.

 

“Yük taşımacılığında demir yolunun payı artacak”

Ünal, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’nın, AB tarafından desteklenen “Türk Demiryolu Sektöründe İntermodal Taşımacılık Hizmetlerinin Güçlendirilmesi Projesi”ni, sektör paydaşlarıyla birlikte yürüttüğünü ve nihai amacın İntermodal Taşımacılık Eylem Planı hazırlanması olduğunu dile getirdi.

Reklam

AB ülkelerinde yük taşımacılığının yüzde 18’inin demir yoluyla yapıldığına dikkati çeken Ünal, “Ülkemizde ise bu oran yüzde 5’ten az. AB ülkeleri ile ticaret, sürdürülebilirlik politikalarından doğrudan etkileniyor. Bu şartlar altında, doğru yatırım hamleleriyle intermodal taşımacılık ülkemizde de ciddi bir ivme kazanacaktır. Bu sebeple Bakanlığın çalışmalarını değerli buluyoruz. Boltas olarak Türkiye-Avrupa hattında halihazırda düzenli tren seferleri ile hizmet veriyoruz. AB ile yürütülen Halkalı Kapıkule Demir Yolu Hattı Projesi’nin tamamlanması, verimliliği daha da artıracak.” diye konuştu.

Ünal, bu yıl itibarıyla Güney Almanya hattında yatırım ve yeni iş birlikleri yaptıklarını belirterek, “Taşımalarımızı Tekirdağ terminali ile bağlantılı olarak Romanya’nın Curtici terminali üzerinden, Orta Almanya ve Benelüks hattında ise anlaşmalı operatör partnerlerimizle yönetiyoruz.” dedi.

 

“Ro-Ro hatlarını da yoğun şekilde kullanıyoruz”

Türkiye-Avrupa arasında Ro-Ro hatlarını da yoğun olarak kullandıklarını ifade eden Ünal, “Pendik ve Yalova terminallerinden İtalya’nın Trieste Limanı ve Fransa’nın Sete Limanı’na Ro-Ro ile götürdüğümüz yükleri de Avrupa ülkelerine demir yolu ile ulaştırabiliyoruz. Ro-Ro + demir yolu, Ro-Ro + demir yolu + kara yolu, Ro-Ro + kara yolu ve kara blok treni çözümlerimizle yeni intermodal hatları üzerinde çalışıyoruz.”  bilgilerini paylaştı.

Reklam

 

Küresel rekabet gücünü artırıyor, vize sorununa takılmıyor

Ünal, Boltas olarak Yeşil Lojistik Belgesi almalarında intermodal taşımalarının önemli payı olduğunu vurgulayarak, şunları da kaydetti:

Almanya hattımızda kara yoluna göre karşılıklı tek seferde karbon salımını 80 ton azaltıyoruz. Yüzde 15-20 civarında maliyet avantajı sağlayabiliyoruz. İntermodal taşımalar sayesinde, kaynakları verimli kullanarak müşterilerimizi bir adım öne taşıyor, ideal süre ve maliyetler doğrultusunda güvenli ve çevre dostu çözümler sunuyoruz. Söz konusu taşıma moduyla tır sürücülerinin AB vizesi edinme sorunlarını da aşmış oluyoruz. Tüm bunlar hem müşterilerimizin hem de ülkemizin küresel rekabet gücünü artırıyor.

Reklam
Devamını oku

Haber

İHSAN ARSLAN: SEKTÖRÜN ÖNÜNÜN AÇIK OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM

Yayınlanma tarihi

-

Arslan Vinç Sahibi ve eski Bursa Vinç İşletmecileri Derneği Başkanı  İhsan Arslan, sektörde olumlu gelişmeler yaşanacağını söyledi.

Arslan Vinç her tonajda kırmalı, kırmasız ve sıfır teknoloji çeşitli bom uzunluklarında vinç, kurtarmacılık, nakliyat ve araç çekmede uzman kadro personeli ile hizmet veriyor. Firmanın amacı Türkiye’nin sayılı kuruluşları arasına girebilmek.

PANDEMİ SONRASI ARAÇ FİYATLARI ÇOK ARTTI

Arslan Vinç Sahibi ve Bursa Vinç İşletmecileri Derneği Başkanı İhsan Arslan,2023 yılında vinç yatırımı yaptık. 6 civarında vincimiz vardı, şimdi 9 oldu. Pandemiden sonra 70-80 bin euro olan makineler, 150-200 binlere yükseldi. Zaten euro TL kurunda bir artış var. Kısacası fiyatlara akıl sır erdirmek mümkün değil. Fiyatlarda üstte bir köpük var. Fiyatların yerine oturacağını düşünüyoruz. 10-15 tane platform aldık. Son dönemlerde sektörün içinde olan olmayan herkes platform aldı. Bu biraz da işin ciddiyetini kaybetmesine neden oldu. Sektörümüzdeki yetkili firmaların burada oyun kurması ve bu işleri yapması gerekiyor. Yetkin olan insanların bu işi yapması gerekiyor. Burada belirli kriterlerin olması gerekiyor. Kamyoncular için K Belgesi var. Vinççiler ve platformcular için de böyle bir belge olması gerekiyor. Başkanımız Ahmet Bey bu konuda çok önemli çalışmalar yapıyor” dedi.

ARA ELEMAN KONUSUNDA DEVLETİN DESTEKLEMESİ GEREKİYOR

Reklam

Satış sonrasında Arslan, “Satış sonrası servis ve bakım konusunda ELS firması ile çalışıyoruz. Ben, bu konuda biraz milliyetçi davranıyorum. Milli ve yerli firmalarımızın desteklenmesi gerekiyor. Yerli olan markaları sektör olarak desteklemeliyiz. Türkiye’de eğitim sisteminin çok uzun olduğunu düşünüyorum. 25 yaşında çocuklar okullarda mezun oluyor ve iş hayatına başlıyorlar. 25 yaş, bu konuda çok geç kalınmış bir yaş diye düşünüyorum. Sistemin değişmesi lazım. Kendimiz ara eleman olarak 3 kişiyi yetiştiriyoruz. Devletin burada bize eleman desteği olarak yardımcı olması lazım. Bütün arkadaşların kendi bünyesinde eleman yetiştirmesi lazım. Piyasada bir durgunluk var. İş arayan arkadaşlar var. Değişik bölgelerde araçlarımız var. Bursa’da, Hatay’da çalışmalarımız var. Kentsel dönüşüm çalışmaları Bursa’da önemli şekilde ilerliyor. Kentsel dönüşümün toplumumuzun geleceği için mutlaka uygulanması şart. Sektörümüzün önümün açık olduğunu düşünüyorum. Önümüzdeki aylarda verimli işler olacağını düşünüyorum. Dolar ve euronun stabil kalması gerekiyor” ifadesini kullandı.

Devamını oku

Haber

Mercedes-Benz GenH2 kamyon, sıvı hidrojen yakıtıyla tek dolumla 1000 kilometre rekorunu kırdı 

Yayınlanma tarihi

-

Daimler Truck, #HydrogenRecordRun etiketiyle ikili stratejisi kapsamında hidrojen yakıtı ve batarya ile çalışan araçlarıyla yeni bir kilometre taşına ulaştı. Prototip olarak geliştirilen Mercedes-Benz GenH2 Kamyon, 1.047 km mesafe kat etti. 

Dünyanın en büyük ticari araç üreticilerinden Daimler Truck, hidrojen yakıt hücresi teknolojisinin uzun mesafe kara yolu taşımacılığında sıfır karbon hedefine ulaşmada sürdürülebilir bir çözüm olacağını kanıtladı. Prototip araç olarak geliştirilen ve kamuya açık kara yollarında trafiğe çıkma onayı alan Mercedes-Benz GenH2 kamyon, sıvı hidrojen yakıtıyla tek dolumla 1.047 km mesafe kat ederek test sürüşünü tamamladı.

“cellcentric” tarafından sağlanan yakıt hücresi sistemiyle çalışan ve sıvı hidrojen yakıt deposu sistemiyle donatılan Mercedes-Benz GenH2 kamyon, gerçek yol koşullarında ve 40 ton toplam brüt ağırlıkla tamamen yüklü bir şekilde hiç karbon salımı yapmadan test sürüşünü başarıyla geçti.

İkili strateji: Hidrojen ve batarya teknolojisiyle çalışan araçlar 

Daimler Truck, Paris İklim Anlaşması’nı imzalayan şirketlerden biri olarak bu konudaki sorumlulukları yerine getirmek için çalışmalarına devam ediyor. Şirket, 2039 yılına kadar küresel pazarlarda ulaşım faaliyetleri için karbon nötr yeni araçları pazara sunmayı hedefliyor. Elektrik bataryasıyla çalışan kamyonlar, uygun mesafelerde ve şarj seçenekleriyle planlanabilir güzergâhlarda düzenli uygulamaya dayanan dağıtım taşımacılığı ile uzun mesafeli taşımacılık faaliyetleri için ideal seçim olarak görülüyor. Bununla birlikte hidrojen yakıtına dayalı sürüş sistemleri, özellikle ağır hizmet taşımacılığı ve uzun mesafeli taşımacılık alanlarında daha esnek ve zorlu uygulamalar için daha iyi bir çözüm olarak değerlendiriliyor. Daimler Truck, bu enerji talebinin hızlı ve en uygun maliyetle karşılanması için her iki teknolojinin de etkin kullanımıyla mümkün olabileceğine inanıyor. Bu nedenle hidrojen yakıtıyla ve bataryayla çalışan araçlarla tutarlı ikili stratejiyi takip ediyor. Daimler Truck, ilk yakıt hücreli kamyonları önümüzdeki yıllarda müşterilere test ettirmeyi planlıyor. Mercedes-Benz GenH2 kamyonların seri üretim modellerinin ise bulunduğumuz on yılın ikinci yarısında tanıtılması planlanıyor.

Reklam

Daimler Truck demonstriert erfolgreich Entwicklungsziel von 1000+ km Reichweite mit Wasserstoff-Lkw // Daimler Truck successfully demonstrates development objective of 1000+ km range with hydrogen truck

Devamını oku

Trend olan