Takip Edin

Enerji Projeleri

Yenilenebilir enerjide maliyet düşüşü sürecek

Yayınlanma tarihi

-

Borusan EnBW Enerji Genel Müdürü Enis Amasyalı, emtia fiyatlarındaki artışların yenilenebilir enerji maliyetlerini kısa vadede yükseltse de orta ve uzun vadede yenilenebilir enerji kaynaklarındaki fiyatların düşme ve verimlilikte artış trendinin devam edeceğini söyledi.

Yenilenebilir kaynaklara dayalı elektrik üretim yatırımlarında Türkiye’nin önde gelen oyuncularından Borusan EnBW, üretim portföyünü büyütmeyi hedefliyor. Şirket, işletmedeki rüzgar santrallerini ilve güneş santralleri ile hibrit tesise dönüştürecek proje hazırlıkları içinde. Genel Müdür Enis Amasyalı, enerji sektöründeki gelişmeler, Türkiye’ye yansımaları ve Borusan EnBW Enerji’nin faaliyetleri hakkındaki sorularımızı cevapladı.

Petrol, kömür ve doğalgaz fiyatlarındaki gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

Son derece dinamik günler yaşıyoruz. Avrupa’da günbegün değişen bir fiyat skalası görüyoruz. 2020 yılında varili 18 dolardan satılan brent petrol, 80 doları aştı. Doğalgaz fiyatları da çok hızlı yükseldi. Kömür fiyatları da 2020 yılında ton başına 40 dolarken, 230 dolar seviyesinin üzerinde seyrediyor.

Neden böyle oldu?

Pandemiden çıkışla birlikte artan talep hikayenin önemli bir parçası ama tek neden o değil. Avrupa geçen yıl uzun bir kış geçirdi. Ardından Avrupa’ya arzı da etkileyecek şekilde Asya’da oldukça sıcak bir yaz geçti. Diğer yandan Avrupa’ya gaz sağlayan Rusya ile ilgili boru hatlarına da baktığımızda Sibirya’daki tesiste çıkan yangının yol açtığı arz sıkıntısı, Kuzey Akım 2 projesiyle ilgili gelişmeler, spekülasyonlar… Sonuçta bütün bunlarla birlikte doğalgazda bir arz sıkıntısı baş gösterdi. Doğalgaz depolarındaki kapasitelerin de yüzde 25’lere kadar düştüğü söyleniyor. Tüm bunların üzerine, Avrupa’daki çoğu coğrafyada rüzgâr dan da beklenen elektrik üretimi sağlanamıyor. Ayrıca belli bölgelerde de kuraklık yaşandı.

Peki kömürde neler oldu?

Gaz tarafındaki artışa istinaden kömür tarafına bir yöneliş var. Ancak kömür tarafında da Çin’de ciddi talep artışı var. Bir yandan da, karbon fiyatlamasıyla birlikte kömürden elektrik üretimi daha da sıkıntılı günler yaşıyor. Sonuç itibariyle enerji piyasalarında bugünkü fiyatlara gelindi.

Avrupa dışında durum nedir?

Çin’de de belli bölgelerde elektrik kesintileri başladı. Merkezi hükümet kömür santrallerine ne pahasına olursa olsun üretim için talimatlar verdi. Bu sıkıntı çeşitli sanayi kollarına da yansımaya başladı. Gelen kısıtlamalar, elektrik kesintileri çerçevesinde, örneğin yenilenebilir enerji ile ilgili bir alanda, polisilikon fiyatları son günlerde %9 mertebesinde arttı.

Bunun yenilenebilir enerjiyle ilgisini biraz açar mısınız?

Silikon fiyatlarındaki gelişmelerin fotovoltaik modüllerde yüzde 2’lik bir fiyat artışına yol açabileceği görünüyor. Zaten geçtiğimiz dönemlerde de diğer emtia fiyatlarındaki artışla birlikte bu ürünlerde yüzde 25’lik bir artış yaşanmıştı. Ana emtialardaki darboğazların tetiklemesiyle oluşan kısıtlamalar sonucunda diğer sanayi kollarında da dalgalanmalar devam ediyor.

Güneş ve rüzgâr yatırımlarını sarsabilecek bir durum var mı?

Benim yorumum, kısa vadeli bir etkilenme söz konusu. Gelişmeler, birim maliyetlerde bir miktar yükselmeye işaret ediyor. Bunları kısa vadeli görüyoruz. Orta ve uzun vadede yenilenebilir enerji kaynaklarındaki fiyatların düşme trendinin, diğer yandan verimlilikteki artış trendinin devam edeceğini düşünüyoruz. Ancak kısa vadede bu emtialarda yaşanan sıkıntıları sektör olarak yaşıyoruz, bir süre daha da yaşayacağız.

Türkiye’nin elektrik üretimindeki kaynak dağılımını nasıl değerlendiriyorsunuz?

2020 yıl sonu değerlerine bakarsak, yenilenebilir kaynakların, toplam kurulu güçteki oranı yüzde 50’lerin üzerine çıktı. Üretim tarafında da yenilenebilir kaynakların payı yüzde 40’ların üzerine yükseldi Son dönemde kuraklığa bağlı olarak hidroelektrik üretimindeki düşüş, haliyle doğalgazın payındaki artışa rağmen, yenilenebilir enerjinin payının artacağı orta-uzun vadeli bir perspektif geçerliliğini koruyor.

Kuraklık yüzünden HES’lerin yaşadığı sıkıntılar da mı geçici sizce?

Hidroelektrik santrallerin geleceği ile ilgili birçok projeksiyon söz konusu. İklim değişikliğinin de etkisi olacağı muhakkak. Özellikle Akdeniz havzasında, güney enlemlerde birtakım öngörüler netleşmeye başladı. Bilim insanları, daha kuzey enlemlerde etkisinin daha düşük olacağını öngörüyor. Bunun muhakkak etkisi olacak. İklim değişikliğinin hidroelektrik santrallere etkisi, rüzgâr kuraklığı ile ilintisi, sektörde tartışılan başka bir konu.

Yenilenebilirde sağlıklı üretim tahminleri yapmak ne ölçüde mümkün?

Rüzgârın tahmin edilebilirliği oldukça düşük. Güneşi ayrı bir yere koyuyorum. Güneşten üretim nispeten net. Ama rüzgâr dediğimizde son derece oynak bir enerji kaynağından bahsediyoruz. Hidroelektrik özelinde iklim değişikliğinin etkileri muhakkak söz konusu olacaktır.

Hidrolojik kuraklık geleceği nasıl etkiler?

Hepimiz, tüm piyasa oyuncuları, bir takım öngörülerle önümüzdeki yılın bütçelerini yapıyoruz. Tahminler yapıyoruz ama bugünden çok köşeli bir şey söylemek güç. İklim değişikliği gerçek ama bunun etkileri var. Süreci bir kaç aya indirgeyip tahmin yapamayız.

Borusan EnBW Enerji’nin Türkiye elektrik piyasasındaki konumu ve rolü nedir?

Şirketimizde Borusan Grubu ile Almanya’nın üçüncü büyük firması EnBW’nin yüzde 50’şer hissesi var. Kurulu güç olarak 720 MW’a ulaştık. Bunun 661 MW’ını rüzgâr santralleri oluşturuyor. Türkiye’nin en büyük rüzgâr enerjisi firmasıyız. Bir RES sahamızın geliştirme çalışmaları devam ediyor.

Hibrit santral yatırımı planınız var mı?

Büyük bir hibrit tesis yatırımımın eşiğindeyiz. Şu an için öngördüğümüz 94 MW’lik bir yatırım. Çok büyük bir sahamızda, çok büyük bir GES olacak. Bu proje, bir sahanın içinde dağınık şekilde yer alacak. İlave GES’i kuracağımız rüzgâr santrali de 138 MW kurulu gücünde. Bu GES projesi, geliştirme aşamasında. Mevcut portföyümüz ağırlıklı olarak YEKDEM portföyü. Kademe kademe YEKDEM’den çıkacak sahalarla bu alanda daha aktif hale geleceğiz.

“Teknoloji YEK santrallerini baz yük tesislerine çevirecek”

Borusan EnBW Enerji Genel Müdürü Enis Amasyalı, teknolojik gelişmeler ve hibrit projeleri sayesinde mevcut yenilenebilir enerji santrallerinin baz yük elektrik üretim tesislerine dönüşeceği yolundaki beklentilerin hatırlatılması üzerine “Hibrit yatırımlarıyla birlikte üretimdeki RES’lerin baz yüke dönüşeceği öngörüsü doğru. Tabii zincirin bir eksik halkasını da ekleyerek bunu söylüyoruz, ki o da depolama. Depolamanın da eklenmesiyle fotoğraf daha netleşmiş olacak” dedi.

“Nükleer, enerji sepetimizde bulunmalı”

Nükleer santrallerin, küresel enerji ajandasında üst sıralara tırmandığına dikkat çeken Borusan EnBW Enerji Genel Müdürü Enis Amasyalı, “Türkiye özelinde nükleer enerji, sepetimizde bulunması gereken bir kaynak” diye konuştu. 2023 yılından itibaren Türkiye’de ilk nükleer santralin, 1200 MW’lik ilk ünitesinin devreye girmesinin planlandığını hatırlatan Amasyalı “İzleyen yıllarda diğer ünitelerin de devreye girmesiyle 4800 MW’lik bir baz yük santralinin üretime alınması söz konusu” dedi. Enis Amasyalı “Nükleer ayrıca, yeşil dönüşüm kapsamında da dikkat çeken bir konu. Üretimde çeşitlilik konusunda da nükleerin önemli bir rol oynayacağını düşünüyorum” ifadesini kullandı.

Devamını oku
Reklam
Yorum Yaz

Yorum Yaz

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Haber

Garanti BBVA ile Coats İş Birliği İçin Masaya Oturdu

Yayınlanma tarihi

-

Garanti BBVA, Coats ile Türkiye’de sürdürülebilirlik alanındaki ilk iş birliğine imza attı.

Garanti BBVA, dünyanın önde gelen endüstriyel iplik üreticilerinden Coats ile sürdürülebilir finansman çerçevesinde önemli bir iş birliği gerçekleştirdi. Bu iş birliği aynı zamanda bankanın ticari segmente hayata geçirdiği sürdürülebilirlikle bağlantılı ilk kredi işlemi özelliğini taşıyor. Yapılana açıklamaya göre, yaklaşık 50 ülkede 17 binden fazla çalışanıyla hazır giyim ve ayakkabı sektörlerine katma değerli ürünler üreten İngiltere menşeli grup, İngiltere’de BBVA ile devam eden iş birliğini Garanti BBVA ile Türkiye’ye taşıdı. Türkiye’de 8 milyon dolar tutarında gerçekleştirilen işlemle grup, operasyonları için belirlenen çevresel ve sosyal performans taahhütlerini yerine getirmesi halinde faiz indiriminden yararlanabilecek. Bu çerçevede grup, yer aldığı sürdürülebilirlik bağlantılı kredi ile karbon ayak izini azaltma ve geri dönüştürülmüş hammadde tüketimini artırma gibi çalışmalarını daha da güçlendirecek.

Coats Türkiye Genel Müdürü Erhan Aras, banka ile imza attıkları bu önemli iş birliğinin mutluluğunu yaşadıklarını belirterek, şirketlerini sürdürülebilirlik hedeflerine giden yolda büyük katkı sağlayacağını söyledi. Aras, “Sürdürülebilirlik, grubumuzun 250 yıldır DNA’sında yer alan ve uzun yıllardır pazar lideri olmamızı sağlayan bir öncelik. Operasyonlarımızın tamamı sürdürülebilirlik odaklı, bu nedenle daha sürdürülebilir bir gelecek için hedeflerimizi beş temel üzerine inşa ettik. Bunlar; su ve enerji tüketimi, atık yönetimi, sosyal yaşam, sürdürülebilir ürün ve malzemeler. 2030 yılına kadar tüm ürünlerimiz polyester ve naylon gibi yeni petrol üretimine dayalı olan malzemelerden bağımsız olarak üretilecek ki bu sektörümüz için çok önemli bir geçiş süreci demek. Ayrıca Coats’un global enerji tüketiminin yüzde 70’i yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanmış olacak. 2050 yılına kadar da “Sıfır Emisyon” hedefimiz var ve bunun için yol haritamızı hazırladık, gerekli adımları atmaya başladık. Bu adımları atarken de benzer zorlukları yaşayan firmalara destek verebilmek amacıyla açık kaynak politikasını izliyoruz. Şirket olarak daha sürdürülebilir bir dünya inşa etmek ve geri dönüştürülebilen, yeniden kullanılabilen yeni ürünler ve ambalaj çözümleri oluşturmak için tüm ortaklarımızla birlikte çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

Konu hakkında değerlendirmede bulunan Garanti BBVA Genel Müdür Yardımcısı Cemal Onaran, “BBVA grubu olarak, uluslararası boyutta yürüttüğümüz desteklerin Türkiye’deki temsilcisi olmaktan gurur duyuyoruz. Ticari müşterilerimizin sürdürülebilir bir iş modeline sahip olmalarına katkı sağlayacak finansman desteklerine her daim hazırız. Bizim için sürdürülebilirlik, hepimizin geleceği demek. Şirket ile iş birliğimizin geleceğimize olumlu etkileri olacağı gibi tekstil sektöründe de emsal teşkil edeceğine yürekten inanıyoruz. Aynı zamanda şirketin sürdürülebilir iş modeli oluşturmasında destekleyici finansman gücü rolünü üstlendiğimiz için çok mutluyuz” şeklinde konuştu.

Garanti BBVA Genel Müdür Yardımcısı Mahmut Akten, “Banka olarak, sürdürülebilir büyümenin ancak sürdürülebilir üretimle mümkün olduğuna inanıyoruz. Bu kapsamda yerli ve yabancı yatırımcılara 16 yıldır sürdürülebilir faaliyetleri için finansman desteği sunuyoruz. Ürün ve hizmetlerimizi her geçen gün çeşitlendirirken sürdürülebilir iş modellerini benimseyen üreticileri desteklemeyi önemsiyoruz. Tekstil sektöründeki yeni iş birliğimiz dünyanın önde gelen endüstriyel iplik üreticilerinden Coats ile oldu. Bu anlaşmayla İngiltere’de uzun yıllardır devam eden BBVA ve Coats iş birliğini ülkemize taşıdık. Şirket, bankamızdan alacağı finansmanla önemli çevresel ve sosyal taahhütlerde bulundu. Ülkemiz için önemi çok yüksek olan tekstil sektörünün daha az karbon yoğun faaliyetlere geçmesini desteklediğimiz ve döngüsel ekonomiye katkı sunduğumuz için çok mutluyuz. Sürdürülebilir faaliyetlerin finansmanına yönelik ürün ve hizmetlerimizle müşterilerimize destek olurken kendimize koyduğumuz iddialı hedefleri de ileri taşıyarak sürdürülebilirliğe her yönden katkı sağlamaya devam edeceğiz” dedi.

Devamını oku

Enerji Projeleri

Zorlu Enerji, Wren House Infrastructure LP (WH) ile Ortaklık Kurarak Global Büyüyor

Yayınlanma tarihi

-

Global ortak arayışını tamamlayan Zorlu Enerji, Wren House Infrastructure LP (WH) ile ortaklık kurarak uluslararası varlığını genişletmeyi amaçlıyor.

Zorlu Enerji, Kuwait Investment Authority (KIA)’nın doğrudan bağlı ortaklığı Wren House Infrastructure LP (WH) ile uzun soluklu iş birliğini ortaklığa dönüştürüyor. Enerji şirketinin yeni finansal kaynak oluşturma ve uzun vadeli borçlanma stratejisi kapsamında şirket; WH ve KIA ile çeşitli anlaşmalar yaparak yabancı sermayesini güçlendirmeyi ve yatırımlarını genişletmeyi amaçlıyor.

Anlaşmalar kapsamında; enerji şirketinin şu ana kadar gerçekleştirdiği ve gelecekteki elektrikli araç şarj istasyonu ve enerji verimliliği yatırımları yurtdışında kurulacak yeni şirket altında yönetilecek. ZES ve electrip markaları ile devam eden büyüme ve globalleşme sürecini desteklemek için WH, yeni şirketin çoğunluk payına (yüzde 50+1) sahip olacaktır. Zorlu Enerji’nin CEO’su Sinan Ak ve CFO’su Elif Yener yeni kurulacak şirkette de aynı görevleri üstlenecek. Şirket kurulumunu takiben, şirketin Avrupa’da büyümesini desteklemek amacı ile Yönetim Kuruluna Nicola De Sanctis Yönetim Kurulu Başkanı, Gab Barbaro ise Yönetim Kurulu Üyesi olarak katılacak.

Ayrıca Zorlu Holding’in elinde bulunan Zorlu Enerji Elektrik Üretim AŞ (Zorlu Enerji) hisselerinin satışı sonucunda WH, yüzde 12,34’lük pay ile azınlık hissedarı olacak.

Enerji şirketinin bilanço ve finansal pozisyonunu güçlendirmek amacı ile gerçekleştirilen anlaşmalarla, Şirketin döviz cinsinden borç riskinin azaltılması ve geri ödeme vadesinin uzatılması hedefleniyor. Bu kapsamda, kredi sözleşmesinden kalan bakiye de 2028 yılına kadar vadelendirilmiş olacak.

Şirketin finansal altyapısını güçlendirme amacıyla imzalanan anlaşmalarla ilgili Zorlu Enerji CEO’su Sinan Ak şu açıklamada bulundu: ”Elektrikli araç şarj istasyonu yatırımlarımıza 2018 yılında başladık. Bugün geldiğimiz noktada kendi yazılımcıları ile geliştirdiği çok dilli platforma sahip olan ve bunu ticari olarak pazarlayabilen, müşteri hizmetleri ve satış sonrası destek hizmeti sunabilen, Türkiye’de lider konumda bir şirketiz. Burada edindiğimiz bilgi birikimi ve tecrübeyi yurtdışına yayma amacı ile bir yolculuğa çıktık. Doğu ve Batı Avrupa’da şirketlerimizi kurduk. Avrupa genelinde ve Amerika’da yatırım yapmaya devam edeceğiz. Bu amaçla ekiplerimizi oluşturmaya başladık. Stratejik olarak yurtdışında yeni markamız ‘electrip’, Türkiye’de ise ‘ZES’ markamız ile yolumuza devam edeceğiz. Sadece şarj istasyonu işinde değil, aynı zamanda enerji verimliliği kulvarında da büyüyen bir şirket olmak istiyoruz. Bu yolculuğa, yatırım desteği sağlayacak global ortağımız WH ile çıkmaktan son derece memnunuz. Atılan bu adımla, Türkiye’de olduğu gibi küresel arenada da sözü geçen bir şirket olmayı hedefliyoruz.”

Devamını oku

Enerji Projeleri

Enerjisa Enerji Üç Uluslararası Ödüle Layık Görüldü

Yayınlanma tarihi

-

Enerjisa Enerji’nin Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ve Sabancı Üniversitesi desteği ile yürütülen ‘SENTRUM’ ve yine şirketin Sabancı Cumhuriyet Seferberliği kapsamında uygulamaya koyduğu ‘KOZALAK’ projeleri Communitas Awards’ın ‘Kurumsal Sosyal Sorumlulukta Mükemmellik’ kategorisinden toplam 3 ödüle layık görüldü.

İş stratejisinin temelinde sürdürülebilirlik olan Türkiye’nin lider elektrik dağıtım ve perakende satış şirketlerinden biri olan Enerjisa Enerji, sosyal sorumlulukta topluma en duyarlı projelerin rekabet ettiği uluslararası Communitas Awards’ın ‘Kurumsal Sosyal Sorumlulukta Mükemmellik’ kategorisinin Etik ve Çevresel Sorumluluk dalında toplam 3 ödüle layık görülerek Türkiye’den en çok ödül alan şirket oldu.

Enerji şirketi, UNDP ve Sabancı Üniversitesi iş birliği ile hayata geçirilen Sürdürülebilir Enerji Temelli Turizm Uygulama Merkezi (SENTRUM ) sosyal sorumluluk alanında uluslararası ilgi görmeye devam ediyor. SENTRUM ile Enerjisa Enerji Communitas Awards’ın ‘Kurumsal Sosyal Sorumlulukta Mükemmellik’ kategorisinin Etik ve Çevresel Sorumluluk dalının Lider ve Yeşil Girişim projesi olarak seçildi ve 2 ödüle layık görüldü.

Communitas Awards’ın enerji şirketini ödüllendirdiği bir diğer proje ise ‘KOZALAK’ oldu. Enerjisa Enerji’ nin Sabancı Cumhuriyet Seferberliği kapsamında hayata geçirdiği projelerden biri olan KOZALAK ise Communitas Awards’ ın ‘Kurumsal Sosyal Sorumlulukta Mükemmellik’ kategorisinin Etik ve Çevresel Sorumluluk dalının Sürdürülebilirlik alanında en iyisi olarak seçildi.

Uluslararası Pazarlama ve İletişim Profesyonelleri Derneği’nin (AMCP), 12 yıldır aralıksız düzenlediği Communitas Awards ödül programı Topluma Hizmet ve Sosyal Sorumluluk dünyasının küresel bazda en saygın ödül organizasyonları arasında yer alıyor.

 

“Odaklandığımız temel amaç değer ve pozitif etki oluşturmak”
Enerji şirketinin sürdürülebilirlik stratejisini çok yakın bir tarihte gözden geçirdiklerini ve daha kapsamlı ve bütüncül bir yapıya dönüştürdüklerini aktaran Enerjisa Enerji Kurumsal Yetkinlikler ve Sürdürülebilir Bölüm Başkanı Ebru Taşçıoğlu, “Sürdürülebilirlik, günden güne kendini yenileyen, bu sebeple de çok sıkı takip gerektiren bir saha. Biz de şirket olarak, Türkiye’de enerji gibi stratejik öneme sahip bir sektörde hizmet veriyor olmanın bilinciyle, stratejilerimizi sürekli gözden geçiriyoruz. Ayrıca bu sorumluluğun bilincinde, sürdürülebilirlik yaklaşımımızı merkezi ve bütünsel bir bakış açısı ile değer oluşturacak bir rehber olarak görüyoruz. Bu doğrultuda odaklandığımız üç temel etki alanımız var: Gezegen için Etki, Toplum için Etki ve Etki Odaklı İş Modeli. Bu doğrultuda odaklandığımız temel amaç değer ve pozitif etki oluşturmak.

Tam bu noktada Topluma Hizmet ve Sosyal Sorumluluk dünyasının küresel bazda en saygın ödül organizasyonları arasında yer alan Communitas Awards’dan 3 ödül ile dönmüş olmanın mutluluğunu ve gururunu yaşarken, hayata geçirdiğimiz SENTRUM ve KOZALAK ile etki odaklı sürdürülebilirlik yaklaşımımızın ne kadar doğru yolda ilerlediğini görmek bizi ayrıca mutlu ediyor. Projelerin hayata geçirilmesi esnasında gerek fikir aşamasında gerek sahada emek veren çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

Devamını oku
Reklam hba.com.tr
Reklam hba.com.tr
Bumerang - Yazarkafe

Trend olan