Takip Edin

Sektörel Gündem

“Deri sektörü için tarım ve hayvancılık politikaları geliştirilmeli”

İzmir Serbest Bölgesi (İZBAŞ) ve Ege Deri Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Sevimli, 80’li ve 90’lı yıllarda altın çağını yaşayan sektördeki ivme azalışında, Türkiye’deki hayvan varlığının azalmasının önemli payı olduğunu söyledi.

Yayınlanma tarihi

-

Özlem SARSIN

Bu yılın Ocak-Haziran döneminde “Deri ve deri mamulleri” sektörünün gerçekleştirdiği ihracat, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5 artışla 1 milyar 25 milyon dolar olurken, Ege Bölgesi’nden yapılan ihracat yerinde saydı.

Ege İhracatçı Birliklerine verilerine göre, Ocak-Haziran 2023 döneminde bölgeden yapılan ihracat, binde 15 oranında düşüş kaydederek 97 milyon 637 bin dolar seviyesinde gerçekleşti. İzmir Serbest Bölgesi (İZBAŞ) ve Ege Deri Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Sevimli, 80’li ve 90’lı yıllarda altın çağını yaşayan sektördeki ivme azalışında, Türkiye’deki hayvan varlığının azalmasının önemli payı olduğunu söyledi.

Sektördeki kan kaybının önüne geçilmesi için yerli hayvan varlığının artırılması gerektiğini belirten Sevimli, sektörün her yıl yaklaşık 60 milyon adet büyük ve küçükbaş hayvan ham derisine ihtiyaç duyduğunu vurguladı.

“Rakiplerimizin gerisinde kaldık”

Reklam

EGE DERİDER Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Sevimli, sektörün geleceği için yerli üretim hayvan yetiştiriciliğinin mutlaka desteklenmesi ve bu yönde politikaların üretilip hayata geçirilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Türkiye’nin deri işlemede dünyanın önde gelen ülkelerinden biri olmasına rağmen, rakipleri olan İtalya, Hindistan, Brezilya ve Afrika ülkelerinin üretim miktarlarının gerisinde kaldığına dikkat çeken Sevimli, şu değerlendirmeyi yaptı: “Türk deri sektörü kaliteli ürünleri ile özellikle Avrupa’da aranan ve tercih edilen bir konumda. Konfeksiyon ve ayakkabıda Avrupa’nın önemli hammadde tedarikçisi ülkelerinden biriyiz. En önemli müşterilerimiz ise başta Rusya olmak üzere Avrupa ülkeleri. İhracat pazarlarımızı kaybetmemek için kaliteli hammaddeye ve yüksek üretim kapasitelerine ihtiyacımız var.

Ülkemizde 80’li yıllarda deri ihracatı ilk sıralarda geliyordu. Avrupa’ya ihracatımız çoktu, Almanya deri giysi ihtiyacının çoğunu bizden karşılıyordu. Yıllar içinde deri sektörü arka planda kaldı, tekstil ve otomotiv gibi sektörler öne geçti. Derinin moda sektöründe kullanımının antipati yaratması da etkili oldu. Deri için hayvanlar katlediyor algısı yaratıldı. Dünyada deri sektöründe yaşanan bu akımlar bizi de olumsuz etkiledi.

İşletmelerin sayısı azalıyor

Deri işleme sektörünün artan girdi ve üretim maliyetleri, Rusya-Ukrayna savaşı, pandemi süreci ve deprem afetinden olumsuz etkilendiğini anımsatan Eyüp Sevimli, Türkiye’deki deri işletmelerinin sayısının da her geçen yıl azaldığına işaret etti.

Reklam

Bugün İzmir Serbest Bölgesi’nde kümelenen deri işletmelerinin sayısının 200’lerden 30’a gerilediğini kaydeden Sevimli, “Sektörümüz katma değeri yüksek bir sektör. Ancak yanlış tarım ve hayvancılık politikaları, suni deri denilen malzemenin yıllar içinde kullanım alanının yaygınlaşması gibi sebepler sektörümüzü olumsuz etkiliyor” dedi.

“Ege DERİDER, İzmir’i deri sektörü ile barıştıran sivil toplum örgütüdür”

Ege Deri Sanayicileri Derneği’nin (EGE DERİDER) kuruluşu, 1980’li yıllarda İzmir’in merkezinde Yeşildere bölgesinde üretim yapan deri imalatçılarının, örgütlenerek İzmir Deri İmalatçıları Derneği’ni kurmasına dayanıyor. Kamuoyundan gelen eleştiriler sonucunda arıtma tesisi kurma konusuna örgütlenen üreticiler, 1 Ocak 1985 tarihi itibarıyla EGE DERİDER çatısı altında birleşiyor.

Yönetim Kurulu Başkanı Eyüp Sevimli, derneğin İzmir’i deri sektörü ile adeta barıştıran bir sivil toplum kuruluşu olduğunu belirterek, “38 yıllık bir dernek olarak sektörümüzün gelişimine katkı koymaya, fuarlarda ve kongrelerde temsil edilmesinde önemli rol oynadık. EGE DERİDER, merkezi İstanbul’da olan Türkiye Deri Vakfı’nın (TÜRDEV) ve Türkiye Deri Sanayicileri Derneği’nin Yönetim Kurullarında her zaman temsil edildi ve aktif görevler aldı” dedi.

Reklam
Devamını oku
Reklam
Yorum Yaz

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sektörel Gündem

STILL,ilk seri üretim otonom aracıyla IFOY (International Forklift of The Year) Ödülünü 12’nci kez kazandı

Yayınlanma tarihi

-

  • İÇ LOJİSTİK UZMANI STILL’E ON İKİNCİ IFOY ÖDÜLÜ
    Türkiye’de Arkas Holding ortaklığı olan STILL ARSER markasıyla faaliyetlerini yürüten Almanya Hamburg merkezli iç lojistik şirketi STILL GmbH, prestijli IFOY ödülünü 12’nci kez kazandı. STILL’in ilk seri üretim otonom aracı olan EXV iGo otomatik palet taşıyıcı “mobil robot” kategorisinde yarışarak on ikinci kez ödüle layık görüldü.
    Bu yıl, Hamburg/Baden’de 6 ülkeden finale kalan, toplam 15 iç lojistik firmasının, 16 yenilikçi ürününün sunumuyla IFOY Odülleri gerçekleştirildi. STILL seri üretilen ilk otonom aracı olan EXV iGo ile mobil robot kategorisinde birinci olarak 12’nci kez ödül kazandı.
    “EXV iGo, STILL’in otomasyon portföyünde bir kilometre taşıdır.”
    STILL Satış&Servis İş Geliştirme Kıdemli Başkan Yardımcısı Frank Müller konuya ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi:
    “IFOY ödülü ile onurlandırılmak, müşteri odaklı yeniliklere verdiğimiz önemi teyit ediyor. EXV iGo, STILL’in yalnızca teknik gelişim anlamında değil, her zaman müşterilerimizin ihtiyaçlarına odaklanarak, gelişimlerini ileri taşımanın mükemmel bir örneği. EXV iGo, STILL’in otomasyon portföyünde bir kilometre taşıdır. iGo easy, devreye alma yazılımı sayesinde, küçük filo sahibi şirketler bile otomasyona kolayca başlayabilir. EXV iGo,sanayi ölçeğinde seri üretilen ilk otonom araçtır ve tamamen modüler bir konsepte dayanmaktadır. Süreç otomasyonu, küçük filoya sahip şirketler içinde giderek önemli hale geldi. Bu nedenle kolay erişilebilirliğe, kullanım kolaylığına, güvenilir ve esnek hizmete büyük önem veriyoruz. EXV iGo ile, sektörler arası ihtiyaca, yüksek maliyet verimliliği, hızlı uygulama ve esnek ölçeklenebilirlikle akıllı bir yanıt verebiliriz.”
Devamını oku

Haber

SALİH YALÇIN: IMOW FORKLİFLERİ AVRUPA YAKASI BÖLGE BAYİSİ OLDUK, MÜŞTERİLERİMİZE KAZANDIRMAYA DEVAM EDECEĞİZ

Yayınlanma tarihi

-

IMOW marka Forklift markası Avrupa Yakası Bölge Bayisi olarak hizmet veren FTMH Firma Sahibi Salih Yalçın konuyla alakalı şu açıklamalarda bulundu: “IMOW, lityum akülü markalarda son derece önemli bir marka. Biz de IMOW Avrupa Yakası Bölge Bayisi’ni aldık ve hizmete başladık. Türkiye pazarına ilk giren lityum akülü forklift markası IMOW’dur. Lityum akü, bu konuda bir devrimdir. Özellikle 5 saat üzeri çalışanlar için IMOW, çok önemli avantajlar sağlamaktadır sağlık açısından. Yakıt maliyetini çok ciddi düşürmektedir. 5 senede makinenin maliyetini çıkarabiliyor. Uzman Forklift, Avrupa yakasında bir boşluk olduğunu ve bunu benimle değerlendirmek istediklerini söylediler. Ben de kabul ettim. IMOW, Avrupa yakasında tek yetkili bayi olarak hizmet veriyorum. Bu yaşımda onların arasında olmak beni çok mutlu etti. İstanbul Avrupa Yakası’nda Salih Yalçın olarak IMOW’un 1.8 ton 3 teker, 2 ton 4 teker olarak başlıyor. Hemen teslim yapabiliyoruz.

IMOW, YAKITTAKİ TASARRUFTAN 5 YILDA KENDİ PARASINI ÇIKARIYOR

Uzman Forklift, tamamen teknik kökenli bir firma. Burada satış sonrası hizmet veriyorlar. IMOW’un Avrupa Yakası’nda kendi servisleri var. Makine açık olması halinde parametre ayarlarına girilerek birçok servis hizmeti uydu sistemi ile verilebiliyor. Servise gitmeden birçok sorun çözülebiliyor. Çevre dostudur. Sessiz bir çalışma ortamı sunar. Bu makineler 5 saat günlük kullanıyorsa verdikleri parayı 5 yılda yakıttan geri alabilirler. Ekonomiktir. Alan kişiye kazandırır. IMOW markalı makinanızın çalışması halinde çalan kişi bunu çalıştıramaz. Avrupa Yakası bayisi olarak IMOW ile çok önemli işlere imza atacağız.”

 

Reklam
Devamını oku

Haber

Erhan Küçük: LGMG Telehander Tasarım Yenilikler Bakımından Önemli Bir Marka

Yayınlanma tarihi

-

Quaodro Makine LGMG marka personel yükseltici ürünlerinin Türkiye’deki önemli yüzü.Tüm operasyon yönetimini yürütüyor. Müşterilerine, satılan makinalarını uzman ekipleri tarafından oluşan kadrosu ile teslimat süreci içinde eğitim, yedek parça, bakım, servis hizmeti konularında müşteri odaklı bir iş modeli geliştiren dinamik ekibi ile katma değerli hizmetler sunuyor.

Quaodro Makine Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Küçük, Quaodro makine olarak LGMG’nin Türkiye’deki bütün operasyonlarını firma olarak yürüttüklerini belirterek,Tuzla   Orhanlı’da  bulunan sohwroom alanında   LGMG Telehander  ürün  lansmanında TKU Magazin Dijital Yayın grubu Genel Yayın Yönetmeni Metin Şendil’e LGMG yeni telehanderları hakkında şu bilgileri verdi.

 

MERMER FİRMALARI BUNU ÇOK KULLANIYOR

Küçük “LGMG’nin ürettiği 18 metre büyüklüğünde ve 4 ton ağırlığını kaldırabilen makinaları getirdik. Makinanın üzerinde perkins motor var. 75 kilowat, 100 beygir güç üretebiliyor. Şanzıman grubu İtalyan Farrero marka. Gaz vermeden makine, tek düğme ile sağa sola yatabiliyor. Yine gaz vermeden bomları kaldırabiliyor. Radyant lastik kullanılıyor. Özellikle inşaat firmaları, tarım sektöründe uzun mesafe yürütmek istediğiniz zaman bizim makine uzun yürüyüş yapabiliyor. Mermer firmaları bunu çok kullanıyor. İnşaat firmaları bunu kullanabiliyor. Telehander, çok fazla aparatı olan makine ekipmanlarından biridir. LGMG nin özellikleri içinde Kabini geniş, soğutma, radyo yeri var. Kabinin perdeleri olduğunu” söyledi.

Reklam

Operatör rahatlığı düşünülmüş olan LGMG telehander seri, hızlı makine olduğunu belirten Küçük, konuşmasına şöyle devam etti “ Telehander sektördeki  firmaların en çok tercihi ettiği markalardan biridir. LGMG Telehander markası, Tasarım ve yenilik anlamında çok önemli bir yerde bulunuyor. Seneye 22 metre rotasyonlu versiyonunu getirmeyi düşünüyoruz. O, daha da efektif bir makinedir. Durduğu yerde kulesi dönmektedir.  Kocaeli’nde en çok kullanılan markadır. Kocaeli’nden gelenlerden tam not aldık.” dedi.

Devamını oku

Trend olan