Takip Edin

Sektörel Gündem

Ev sahiplerinden akıl almaz yöntem

Ev sahipleri, yüksek kira taleplerini kabul etmeyen kiracılarını çıkarmak için bu kez de banka hesaplarını kapatarak ‘Kiramı ödemedin, evi tahliye et’ yöntemine başvurmaya başladı. Peki, bu durumla karşılaşan kiracılar ne yapmalı?

Yayınlanma tarihi

-

Ev sahipleri ile kiracılar arasında birçok sorun yaşandığını belirten Gayrimenkul Danışmanı Şule Alp, “Yükselen kiralar uzun bir süredir ev sahipleri ile kiracıların arasını açmış durumda. Kira davalarında büyük bir artış var. Son zamanlarda ise ev sahiplerinin çok değişik yöntemlerle kiracıyı tahliye etmeye çalıştığını görmekteyiz. Bunlardan en ilginci ise banka hesaplarını kapatma yöntemi” dedi.

Yöntem hakkında bilgi veren Alp, “Ev sahibi ‘Kiram ödenmiyor’ demek için kiranın ödendiği banka hesabını kapatıyor. Hesap kapatıldığı için kirasını ödeyemeyen ya da kira ücretini gönderdiği halde ödenmediğinin farkında olmayan kiracı, ev sahibi tarafından ‘Kiramı ödemedin, evi tahliye et’ ihtarnamesiyle karşılaşıyor” diye konuştu.

“Postayla ödeme yapabilirsiniz”

Peki, böyle bir durumda kiracı nasıl bir yol izlemeli? Kiracılara önerilerde bulunan Alp, “Ev sahibinin sözleşmede yazan banka hesabını kapatması halinde yeni banka hesabını kiracısına bildirmesi gerekiyor. Eğer hesap bilgisini ısrarla paylaşmıyorsa kiracılar, posta hesabı ile ev sahibi adına ödeme yapabilir ya da mahkemeye müracaat ederek ödeme yeri tayin edilmesini isteyebilir. Bu halde mahkeme, gerçekten ev sahibinin gerekli hususları yerine getirip getirmediğine bakacak ve kiracının kira ödemelerini isteği dışında ödeyememesi hali var mı araştıracak. Eğer kiracı, kiranın ödendiği hesabın kapatılmasından sonra uzun bir süre hiçbir adım atmamışsa ve sonrasında hesabın kapatıldığını fark etmediğini beyan ediyorsa, mahkeme bu durumun hayatın olağan akışına uygun olmayacağı değerlendirmesinde bulunabilir. Yani kiracının kusurlu olduğuna hükmedebilir. Bu nedenle kiracıların ödemelerini dikkatli bir şekilde yapmalarında fayda var” ifadelerini kullandı.

“30 gün şartı var”

Kiranın ödenmemesinin mal sahibine doğrudan tahliye hakkı vermediğine de dikkat çeken Alp, “Kiranın ödenmemesi durumunda öncelikli olarak mal sahibinin ihtar çekmesi, hatta ihtarlı ödeme emri gönderip 30 gün süre vermesi gerekir. Bu süre içinde kiracının ödemeyi yapması yeterli kabul edilir. Bunun yapılmaması durumunda 30. gün temerrüt durumu oluşur” dedi.

“Hangi durumda kiracı çıkarılır?”

Alp, kiracının tahliyesi için gerekli durumlar hakkında ise şunları söyledi: “Kira ödemeyen kiracı için sadece kira bedelinin tahsili icra yolu ile yapılabilir. Bunun haricinde kira ödemeyen kiracının tahliyesi isteniyorsa mevzuatta genel olarak bunun üç yolu mevcuttur. Bunlar ise aynı kira yılı içerisinde 2 haklı ihtarda bulunarak yıl sonunda kiracı tahliye davası açmak, kiracıyı temerrüde düşürerek kiracı tahliye davası açmak, kiracıya karşı tahliye ve ödenmemiş bedeller talepli icra takibi başlatma olarak sıralanabilir. Kiralanan taşınmazda en az 1+10 yıldır ikamet eden kiracıya karşı tahliye davası açılabilir. Kiralayan kişinin ve bakmakla yükümlü olduğu yakınlarının ihtiyaçları nedeniyle taşınmazın tahliyesi davası açılabilir. Kiralanan taşınmazda yapılacak tadilat nedeniyle tahliye mümkün olabilir. Kiracıdan alınacak tahliye taahhütnamesi ile tahliye mümkündür.”

Devamını oku
Yorum Yaz

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sektörel Gündem

İNNOMEK ÜRETİM GÜCÜNE DEĞER YARATAN MARKA

Yayınlanma tarihi

-

İNNOMEK’ten Yeni Bir Adım: 31 Mayıs’ta Ürün Lansmanı Gerçekleşiyor İnovatif çözümleriyle dikkat çeken İNNOMEK, 31 Mayıs 2025 Cumartesi günü gerçekleştireceği özel bir etkinlikle yeni ürünlerini tanıtacak.

İNNOMEK yetkilileri, “Üretim gücümüzü ve saha çözümlerimizi sizinle paylaşacağımız lansman etkinliğimize davetlisiniz, bu özel günde sizleri de aramızda görmekten büyük mutluluk duyarız” ifadelerini kullandılar.

Etkinlik Detayları;
Tarih:31 Mayıs 2025, Cumartesi
Yer: İNNOMEK
Saat: 13.00

Devamını oku

Sektörel Gündem

SAHİMDER İş- Mak Fest 2025 Sakarya’da Kapılarını Açtı

Yayınlanma tarihi

-

15 – 18 mayıs tarihleri arasında kapıları açık olacak olan SAHİMDER İş- Mak Fest 2025, Serdivan AVM karşında eşsiz bir törenle başladı. Sektörün önde gelen markalarını bir araya getirdi.

Sakarya Hafriyatçılar ve İs Makinaları Derneği (SAHİMDER) öncülüğünde hayata geçirilen İş – Mak Fest 2025, sektörde önemli bir adım atarak ağır iş makineleri dünyasını Sakarya’da bir araya getirdi. Sanayi ve teknoloji alanında dikkat çeken etkinlik, büyük bir katlımla başladı. Açılışta, Serdivan ve Erenler Belediye başkanları ile sivil toplum temsilcileri hazır bulundu. Katılımcılar, festivalin şehir ve ülke ekonomisi açısından taşıdığı öneme vurgu yaptı. Vinçlerden ekskavatörlere, kaldırma sistemlerinden inovatif platform çözümlerine kadar birçok ürünün sergilendiği alanda ziyaretçiler, sektörel gelişmeleri yakından takip etme fırsatı yakaladı.

Açılış Hep Birlikte Yapıldı

Etkinliğin açılış kurdelesi; Serdivan Belediye Başkanı Osman Çelik, Erenler Belediye Başkanı Şenol Dinç, 15 Temmuz Milli irade Derneği Genel Başkan Vekili Yunus Özçelik, SAHİMDER Başkanı Can Akova, SAHİMDER yöneticileri ve katılımcı firma temsilcileri tarafınca birlikte kesildi. İş makineleri dünyasının kalbi bu hafta Sakarya’da atıyor. Ekskavatörlerden vinç sistemlerine, platform çözümlerinden kaldırma ve taşıma ekipmanlarına kadar çok sayıda ürün, etkinlik alanında ziyaretçilerin ilgisine sunuluyor. Katılımcılar, firmaların sahada sergilediği ürünleri yakından inceleme ve avantajlı tanıtım kampanyalarından faydalanma şansı yakalıyor.

SAHİMDER Başkanı Can Akova “Hedefimiz, Bu Organizasyonu Geleneksel Hale Getirmek ve Her Yıl Daha Da Büyütmek. ” Açılışta konuşan SAHİMDER Başkanı Can Akova, “Bu yıl Sakarya’da sektörel anlamda önemli bir adım attık. Türkiye’nin dört bir yanından iş makinaları temsilcilerini bir araya getirdik. Hedefimiz, bu organizasyonu geleneksel hale getirmek ve her yıl daha da büyütmek.

Destek veren tüm kurumlara ve firmalara teşekkür ediyorum” dedi.

İş-Mak Fest 2025, 15-18 Mayıs tarihleri arasında her gün 10.00-19.00 saatlerinde ziyarete açık olacak.

 

Devamını oku

Sektörel Gündem

Manliftlerde Lityum Akü Dönemi: Avantajlar ve Dezavantajlar

Yayınlanma tarihi

-

Günümüzde inşaat, bakım ve lojistik sektörlerinde yaygın olarak kullanılan personel yükseltici platformlar (makaslı platformlar, eklemli platformlar, dikey platformlar vb.), teknolojik gelişmelerle birlikte daha verimli ve sürdürülebilir hale geliyor. Bu dönüşümün en önemli parçalarından biri ise lityum iyon (Li-ion) akü teknolojisi.

Geleneksel kurşun-asit akülere kıyasla daha uzun ömürlü, hızlı şarj olabilen ve bakım gerektirmeyen lityum aküler, birçok platform üreticisi tarafından tercih edilmeye başlandı. Sektörde bu teknolojiyi benimseyen firmalar arasında Trojan Battery ve Anko Enerji gibi önemli üreticiler yer alıyor. Özellikle Anko Enerji, manlift sistemleri için lityum akü dönüşüm ve enerji çözümleri sunarak işletmelere verimlilik ve maliyet avantajı sağlıyor.
Ancak lityum akülerin avantajları kadar, dikkate alınması gereken bazı dezavantajları da bulunuyor. İşte personel yükseltici platformlarda lityum akü kullanımının öne çıkan artıları ve eksileri:

Lityum Akülerin Avantajları
1. Daha Uzun Ömür
Lityum aküler, kurşun-asit akülere kıyasla 3 ila 5 kat daha uzun ömürlüdür. Ortalama 2.000 ila 5.000 şarj döngüsü sunarak, işletmeler için daha az değiştirme maliyeti anlamına gelir.

2. Daha Hızlı Şarj Süreleri
Lityum aküler, geleneksel akülere kıyasla çok daha kısa sürede şarj olur. Bu özellik, platformların daha kısa sürede kullanıma hazır hale gelmesini sağlayarak iş verimliliğini artırır.

3. Kısa Süreli Şarj İmkanı
Kurşun-asit aküler, tam şarj olmadan kullanıldığında ömürlerini kısaltabilir. Ancak lityum aküler bu sorunu yaşamaz. Örneğin, 1 saatlik öğle molasında bile şarj edilebilir ve kullanım ömrüne zarar vermeden çalışmaya devam edebilir.

4. Daha Hafif ve Kompakt Yapı
Lityum aküler, aynı kapasitedeki kurşun-asit akülere göre daha hafiftir. Bu da personel yükseltici platformların taşınmasını ve manevra kabiliyetini artırır.

5. Bakım Gerektirmeyen Kullanım
Lityum aküler, su ekleme veya düzenli bakım gerektirmez. Bu özellik, bakım maliyetlerini ve iş gücü ihtiyacını azaltarak işletmelere büyük avantaj sağlar.

6. Çevre Dostu Teknoloji
Kurşun içermeyen yapıları sayesinde çevreye daha az zarar verir ve geri dönüştürülebilir malzemeler içerir. Bu da işletmelerin sürdürülebilirlik hedeflerine katkı sağlar.

Lityum Akülerin Dezavantajları
1. Yüksek Maliyet
Lityum akülerin başlangıç maliyeti, kurşun-asit akülere göre daha yüksektir. Ancak uzun vadede daha uzun ömür, düşük bakım gereksinimi ve enerji tasarrufu sayesinde bu maliyet dengelenebilir.

2. Soğuk Havalarda Performans Kaybı
Düşük sıcaklıklarda, lityum akülerin şarj alma süresi uzayabilir ve performans kaybı yaşanabilir. Soğuk hava koşullarında verimliliği koruyabilmek için özel ısıtma sistemleri gerekebilir.

3. Yangın Riski
Lityum iyon aküler, delinme veya aşırı ısınma durumunda yangın riski taşıyabilir. Ancak günümüzde gelişmiş güvenlik sistemleri sayesinde bu risk büyük ölçüde minimize edilmiştir.

Lityum Akülerle Geleceğe Yatırım
Sektörde lityum akü kullanımı giderek yaygınlaşırken, daha uzun ömür, yüksek verimlilik ve çevre dostu yapısıyla işletmeler için cazip bir alternatif haline gelmiştir. Ancak yüksek yatırım maliyeti ve soğuk hava koşullarındaki performans düşüşü gibi dezavantajları göz önünde bulundurulmalıdır.

Lityum akü teknolojisi, uzun vadede hem maliyet hem de operasyonel verimlilik açısından önemli kazançlar sunarak personel yükseltici platformlarda yeni bir dönem başlatıyor.
Lityum akülerle donatılmış platform üreticilerinin sunduğu çözümler ve toplam sahip olma maliyetleri değerlendirilerek doğru yatırım kararları alınabilir.

Devamını oku

Trend olan