Özdemir Vinç Genel Müdürü İsmail Özdemir ve mühendis oğlu Harun Özdemir, bir karar aldıkları zaman ‘ortak akıl’la, derinlemesine araştırarak karar aldıklarını ifade ediyor.

Babalar ve Oğullar köşemisin bu ay ki konukları Özdemir Vinç Genel Müdürü İsmail Özdemir ve mühendis oğlu Harun Özdemir… Keyifli sohbetten dolayı her iki isme de teşekkür ederiz…

Özdemir Vinç Genel Müdürü İsmail Ödemir kimdir, sizi tanıyabilir miyiz?

1970 yılında Bolu-Mudurnu’da doğdum. Gebze’de ikamet ediyorum. 1997 yılında vinç sektörünü girdim. 1210 Ford marka kamyonun üstüne 10 tonluk 3 bomlu bir makina Gelişim Otomotiv’den yaptırarak bu sektöre girdik. Sektör hızlı bir şekilde büyüdü, sektörle beraber vinççiler de büyüdü. Leaseng ve banka kredileri kanalıyla bu sektrde makinalar çoğaldı. Makin alar çoğaldıkça fiyatlar düştü. Operatörler yetişmemeye başladı. Herkesin makinası leasengli olduğu için verilen hizmetlerin karşılığı ve fiyatlar çok düştü. Bugün operatör sıkıntısı çok ciddi safhalarda. Bu işin bir okulu, bir meslek lisesi devlet tarafından mesleki eğitim verilmeli. Yoksa bundan sonra usta-çırak-yağcı mantığı eskisi gibi yürümez. Devletin burada basit usullerle değil de ciddi sınavlarla devreye girmesi gerekiyor. Operatörlerin bilinçli, en az lise mezunu olması gerekiyor.

YETKİLİ FİRMALARIN SERVİSLERİ HER YERDE YOK

Platform sektörünü değerlendirir misiniz?

Temmuz 2015 itibarıyla vinçleri satarak platform sektörüne girdik. Bu sektörde de servis sounları mevcut. Yetkili firmaların servisleri her yerde yok. Piyasada bunları bir oto sanayideki elektrikçi yapamıyor. Bu konularda da okumuş, bilgili elektrikçilere ihtiyacımız var.

Eski dönemlerle şimdiki makinaları kıyaslar mısınız?

1999 yılındaki makinalar 3-4 boğumlu idi. Operatör istese de o makinayı yatıramıyordu. Yani okamyoni o makinayı dengeliyordu. Makinanın devrilme olasılığı yok denecek kadar azdı. Ama şimdi teknoloji ilerledi. Makinalar akıllandı. Bomlar uzadı. Operatörün iş yükü artmaya başladı. Şimdi 50 metrede bir yükü mukavemetle götürüyorsunuz. Dolayısıyla burada bir rüzgarı bile hesaplamanız zaruridir. Şimdiki makinalarda mühendislik hizmetleri ön planda. Operatörün daha yükü kaldırmadan makinanın taşıyacağı yükü kaldırıp kaldıramayacağını bilmesi lazım.

OĞLUMUN İŞLERİ DAHA İYİ YÜRÜTECEĞİNE İNANIYORUM

Oğlunuz Harun Özdemir’i yetiştirdiniz. Oğlunuz için sektörü nasıl görüyorsunuz?

2-3 yaşından beri haftasonları bilhassa oğlum sürekli gelirdi. Mühendis de oldu. Hem sektörün çekirdeğinden yetişen hem de bu işin okulundan mezun biri olarak bizlerden daha iyi götürmesi lazım sektörü ve işleri. Bu anlamda Harun Özdemir’e güveniyor ve inanıyorum.

ÇEKİRDEKTEN YETİŞTİĞİM İÇİN KENDİMİ YETKİNLEŞTİRDİM

Harun Özdemir, siz ikinci jenerasyonsunuz. Mühendissiniz… Babanızla birlikte şirketinizi daha iyi yerlere taşımak için çalışıyorsunuz. Okuyucularımıza kendinizi tanıtır mısınız?

Ben, 1996 yılında doğdum. Ufak yaşlarda, buraya haftasonları geliyordum. Ben, buraya yeni gelen operatörlerimize bazı şeyleri gösterdim. Yaşım çok küçük olmasına rağmen, çekirdekten yetiştiğim için kendimi yetkinleştirdim. 2015 yılından sırf eleman bulamadığımızdan vinç sektöründen çıktık, platforma geçtik. Benzer gibi görünse de farklı sektörler… İlk başta adaptasyon zor oldu ama sektörü yakaladık. Şu anda 60’a yakın makinamız var. 54 tanesi makaslı, 6 tane de eklemli. Dizellerimiz de ayrıca var. Eklemliler Holut, makaslılarda ağırlık Dingli…

MÜMKÜNSE BORÇLANMAMAK LAZIM

İsmail Bey, yılın son çeyreğini değerlendirir misiniz?

Ekonomik kriz hepimizi vurdu. Sektörün borcu ikiye katlandı. Malum borçlarımız hep dolar üzerinden. Para dönmüyor. TL ile borçlanma durumumuz yok. En iyisi borçlanmamak… Borçlanmdan kendi öz malınızla iş yapmalısınız. Bankayı kazancınıza ortak etmemelisiniz. Manisa’da bir yer açtık. Önümüzdeki sene orada da faaliyetlerimiz devam edecek.

ŞUBELEŞMENİN BİZLERE ÇOK CİDDİ AVANTAJLARI VAR

Harun Bey, şubeleşme açısından şubeleşmeyed devam edecek misiniz?

Manisa şubemizi tam anlamıyla aktif etmeye çalışıyoruz. Emin ve sağlam adımlarla ilerlemek ve şubeleşmek istiyoruz. Şubeleşmenin bizlere çok ciddi avantajları var. Satış sonrası hizmetleri yakalamak istiyoruz.

2019 planlarınızı anlatır mısınız?

Olmayan makinaları almaya çalışacağız. Piyasada olan makinaları değil de kismede olmayan makinaları almayı hedefliyoruz. Yani olmayan kompakt makina almayı istiyorum.

Babanız İsmail Bey, artık yetkileri size devrediyor Harun Bey. Aldığınız kararlarda peki ortak bir akıl mı geçerli, karar alma süreçlerinizi anlatır mısınız?

İsmail Özdemir: Ben, oğlum Harun Bey’le ortak bir şekilde karar alıyoruz. Bir karar alırken araştırırız, istişare ederiz ve orta yolu bularak işe karar veriyoruz. İkili ilişkilerimizde ortak aklın kullanılması gerekiyor. Doğru yolu bulmak sonuçta en iyisidir.

Harun Özdemir: Babam daha tecrübeli tabii ki… Babamın tecrübelerinden istifade ediyorum. Babamla ortak bir akılda buluşarak kararlar veriyoruz.

İsmail Bey, yeni makinaları ver servisleri değerlendirir misiniz?

Eskiden kamnyonla başladım. Eski kamyonları bir tamirci kadar söker toplarım. Şimdikiler tabii daha elektronik ama yine de bu makinalar hakkında da fikir sahibiyim. Servisi olmayan bir makinayı satın almayı düşünmeyiz. Servis bizim sektörümüzde belirleyici konuların başında geliyor.

MAKİNALAR DEĞİL, KULLANICILAR KAZA YAPIYOR

Kazalar hakkindaki düşüncelerini değerlendirir misiniz?

İsmail Özdemir: Vinç sektöründeki kazaların yüzde 90’ı operatörün makina üzerinden oynamasından kaynaklanıyor. Makinanın deforme olması da burada ciddi bir etken. Kullanıcı bunu manuele aldı mı iş biter… Servisler, makainalara gelip bakıyor. Kazanın olup olmaması kullanıcıya bağlıdır. Makina kaza yapmaz. Üzerindeki şoförü kaza ya da hata yapar. Makina yaşlanmadığı, ömrünü tamamlamadığı müddetçe makinalar çalışır. Burada kontrol mekanizması çok önemlidir. Operatörün mesleki yeterlilik seviyesinde olması gerekiyor. Çalışan dizel makinalarımızı ayda bir gidip bakımlarını yapıyoruz. Makinalarımızı dolaşarak inceliyoruz. Makinaların incelenmes gerekiyor. Kendiniz giderseniz makinalarınızı da korumuş olursunuz.

Harun Özdemir: Biz, aslında bu kontrolleri samimi olmak gerekiyorsa sadece işgüvenlikçinin eline bir evrak verelim diye yapıyoruz. Hiçbir zaman gözle muayene denilen bir şey olmaz. Kapak dahi açılmadan onay veriliyor. Makinanın kapağını açmadan bir fikir sahibi olamazsınız. İçinde yağı mı, suyu mu eksik açıp bakmadan nereden bileceksiniz? Bu işler, iş güvenlikçilerin gözünü doyurarak olmamalı. Burada dürüst bir şekilde çalışmak gerekiyor bence. Kullanıcılar da artık eskisi gibi değil. Bakımını biz yapıyoruz ama kullanıcıların da bilinçlenmesi lazım.