Takip Edin

Hedef Sektör

TÜRKİYE RÜZGAR ENERJİSİNDE  EN ÇOK KURULUM YAPAN 3. ÜLKE OLDU!

Yayınlanma tarihi

-

enerji

Avrupa Rüzgâr Enerjisi Birliği (WindEurope) 2021 raporuna göre, AB ülkeleri geçen yıl elektrik ihtiyaçlarının %15’ini rüzgar enerjisinden elde etti. Türkiye’nin rüzgâr enerjisinden elde ettiği elektrik üretimi ise 2021’de rekor artış göstererek %10’a ulaştı. 2021 yılında Türkiye’nin Avrupa’da en çok kurulu kara rüzgâr enerjisi gücünü devreye alan 3. ülke olduğunu belirten Ülke Enerji Genel Müdürü Ali Aydın, potansiyel rüzgar enerjisinin henüz 5’te 1’ine erişen Türk rüzgarının daha da sert eseceğinin altını çiziyor.

WindEurope tarafından Avrupa Birliği ve çevre ülkelerinde yapılan Avrupa Rüzgâr Enerjisi araştırmasının 2021 raporu yayınlandı. Araştırmada Avrupa’nın geçen yıl rüzgâr enerjisinde 17 GW kurulu gücü devreye aldığı ve toplamda 236 GW kurulu rüzgâr enerjisi gücüne ulaştığı raporlandı. 2021’de rüzgârın parlayan yıldızı ise yaklaşık 1,5 GW kapasiteli rüzgâr enerjisi kurulumu gerçekleştiren Türkiye oldu. Avrupa’da toplam kurulu rüzgâr gücü bakımından 7. sıradaki konumunu koruyan Türkiye’nin rüzgâr arenasında rekorlarla dolu bir yılı geride bıraktığını aktaran Ülke Enerji Genel Müdürü Ali Aydın, 2021 yılında Avrupa’da devreye alınan kurulu rüzgâr enerjisi gücünde Türkiye’nin 3. sırada olduğuna da dikkat çekiyor.

enerji

Avrupa’da Hedeflenen Kurulumun Yarısı Gerçekleşti

Ekonomide yaşanan darboğaz ve küresel tedarik zinciri sorunları Avrupa’nın rüzgar enerjisindeki yıllık hedeflerine ulaşmasını geciktirdi. Geçen yıl yaklaşık 17 GW kurulu gücün devreye alınabildiği Avrupa’da toplam kurulu rüzgâr enerjisi kapasitesi 236 GW’ye ulaşırken, rüzgârdan elde edilen elektrik üretimi ise %15 olarak saptandı.

Avrupa’nın aksine rüzgar enerjisine büyük yatırımlar gerçekleştiren Türkiye ise kara rüzgarında 1.400 MW yeni kapasite ile en çok kurulum gerçekleştiren 3. ülke olurken, 12 milyon hanenin de elektriğinin rüzgardan karşılandığı bir yılı geride bıraktı. Türkiye’nin 2021 yılındaki rüzgar enerjisi yatırımlarının yüksek olduğuna dikkat çeken Ali Aydın’a göre, yapılan yatırımlar ve gösterilen üstün gayretlerle Türkiye’nin orta vadeye ait enerji projeksiyonlarında kurulu rüzgar enerjisi gücünü 20 GW’ye ulaştırabilmesi için yatırımlara devam etmesi gerekiyor.

 

Avrupa’da Türk Rüzgarı

WindEurope’nin yayınladığı rapora göre, Avrupa’daki toplam kurulu rüzgar enerjisi gücü 236 GW’ye ulaşırken, karada kurulu gücü yaklaşık 207 GW, deniz üstü rüzgar kurulu gücü ise 28 GW. Almanya 64 GW, İspanya 28 GW, İngiltere 26,7 GW, Fransa 19 GW ve İsveç 12 GW rüzgar gücüne sahip. Türkiye’nin önünde bulunan İtalya 11 GW kurulu güce sahipken, Avrupa genelinde sıralamasını koruyarak 7. sırada bulunan Türkiye’nin sahip olduğu kurulu rüzgar enerji gücü ise 1.400 MW artışla yaklaşık 11 GW oldu. Raporda özellikle Türkiye’nin 2021 yılında kara rüzgarında en çok kurulum gerçekleştiren 3. ülke olmasının olumlu görüldüğüne dikkat çeken Ali Aydın, rüzgar enerjisi üretimi ile birlikte ve santral kurulum, bakım ve onarım hizmetlerinde Türkiye’nin Avrupa’da parlayan bir yıldız olduğunu dile getiriyor.

 

 

 

Devamını oku
Reklam
Yorum Yaz

Yorum Yaz

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Hedef Sektör

Emirates SkyCargo yeni kargo uçağının teslim edilmesiyle kapasitesini artırıyor

Global hava taşımacılığı sektöründe lider Emirates SkyCargo, geçtiğimiz hafta sonu yeni bir Boeing 777F teslim aldı. Bu son teslimatla birlikte …

Yayınlanma tarihi

-

Global hava taşımacılığı sektöründe lider Emirates SkyCargo, geçtiğimiz hafta sonu yeni bir Boeing 777F teslim aldı. Bu son teslimatla birlikte, havayolunun 777 modeli kargo uçağından oluşan özel filosunda uçak sayısı 11’e yükseldi.

Seattle’daki Paine Field havalanından kalkış yapan A6-EFT Boeing 777F, Hong Kong’tan ilk yükünü teslim aldıktan sonra elektronik, tüketim malları ve genel kargodan oluşan tam dolu kargo yüküyle birlikte Cumartesi sabah Dubai World Central’a iniş yaptı.

Emirates SkyCargo Kıdemli Bölüm Başkan Yardımcısı Nabil Sultan, yaptığı açıklamada şunları söyledi: “En yeni kargo uçağımız pandemi boyunca müşterilerimize hizmet sunmak ve global tedarik zincirlerinin hareketliliğini sürdürmek için son hızla devam eden seferlerimizin kapasitesini artıracak. Haziran ayında ikinci bir 777F’yi teslim almayı planlıyoruz. 2023’te ise, dört adet 777 modeli yolcu uçağını kargo uçağına dönüştürmek için bir program başlatacağız ve dönüştürülen uçakların tamamı 2024 yılının sonuna kadar tekrar teslim edilecek.”

”Bu yatırımlar müşterilerimize mümkün olan en iyi şekilde hizmet vermenin yanı sıra hayati malların hareketliliğini ve Dubai üzerinden ticari akışı sağlama konusundaki kararlılığımızı yansıtıyor. Emirates SkyCargo olarak, filomuza, global uçuş ağımıza, teknolojimize ve merkezimiz Dubai’deki birinci sınıf lojistik altyapımıza yatırım yaparak dünyanın en büyük ve en iyi hava taşımacılığı şirketlerinden biri olarak yolculuğumuza devam edeceğiz.”

Emirates SkyCargo hâlihazırda 11 varış noktasına tarifeli kargo seferleri düzenliyor. Havayolu ayrıca altı kıtada 130’u aşkın varış noktasına sefer yapan 200’den fazla geniş gövdeli Boeing 777 ve Airbus A380 modeli uçaklarından oluşan yolcu uçağı filosunda göndericilere uçak altı kapasitesi sunuyor. Geçtiğimiz yıl, Emirates SkyCargo 2,1 milyon ton kargo taşıdı.

Emirates SkyCargo çeşitli müşterilerinin benzersiz gereksinimleri için tasarlanan bir çözüm portföyü sunuyor. Gıda maddeleri ve çiçekler gibi çabuk bozulan kargolar; ilaç ürünleri için sertifikalı soğuk-zincir alt yapısı; değerli eşyalar ve teknoloji ürünleri, araba ve endüstriyel eşyalar, şampiyon atlar ve evcil hayvanlar, posta ve kurye kargoları veya genel kargo olması fark etmeksizin, Emirates SkyCargo göndericilerin ihtiyaçlarını karşılamak için gereken deneyim, yetkinlik ve özel çözümlere sahiptir.

Emirates SkyCargo, Boeing 777-F’nin lansman müşterisidir ve uçak, 2009’dan beri havayolunun operasyonlarının merkezinde yer almaktadır. Uçağın menzil ve taşıma kapasitesi zaman ve ısı duyarlı sevkiyatların kalkış noktasından varış noktasına hızlı ve verimli bir şekilde taşınmasını sağlıyor. 

Hibya Haber Ajansı

Devamını oku

Hedef Sektör

19. Üniversitelerarası Lojistik Vaka Yarışması finalistleri belli oldu

Mars Logistics ve Loder (Lojistik Derneği) iş birliğiyle 19 yıldır gerçekleştirilen ve Türkiye’deki bütün üniversite öğrencilerinin katılımına …

Yayınlanma tarihi

-

Mars Logistics ve Loder (Lojistik Derneği) iş birliğiyle 19 yıldır gerçekleştirilen ve Türkiye’deki bütün üniversite öğrencilerinin katılımına açık olan Üniversitelerarası Lojistik Vaka Yarışması süreci 19.’su finalistlerin açıklanması ile devam ediyor.

Bütün kategorilerde toplamda 1.000’e yakın öğrencinin başvurduğu 19. Üniversitelerarası Lojistik Vaka Yarışması’nın final etabına jüri üyeleri tarafından yapılan değerlendirme ve elemeler sonucunda 6 takımdan toplam 18 öğrenci kaldı.

Eylül ayında gerçekleşmesi planlanan final etabında yarışacak üniversiteler ve öğrenciler şu şekilde:

Kategori A (Program Adında Lojistik Kelimesi Olan Lisans ve 4 Yıllık Yüksek Okul Öğrencileri) Finalistleri

Toros Üniversitesi Uluslararası Ticaret ve Lojistik Bölümü öğrencileri Büşra Polad, Sena Tek, Bensu Gökmen

Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Uluslararası Ticaret ve Lojistik Bölümü öğrencileri Yunus Akarsu, Kamer Gül Demirhan, Emre Türedi

Kategori B (Program Adında Lojistik Kelimesi Olmayan Lisans ve 4 Yıllık Yüksek Okul Öğrencileri) Finalistleri

Kocaeli Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü öğrencileri Hasan Hüseyin Korul, Enes Topal, Muhammed Murat Çiftçi

Abdullah Gül Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü öğrencileri Eda Nur Yıldırım, Feyzanur Yılmaz, İrem Karabacakoğlu

Kategori C (Program Adında Lojistik Kelimesi Olan 2 Yıllık Meslek Yüksek Okul Öğrencileri) Finalistleri

Artvin Çoruh Üniversitesi Hopa Meslek Yüksek Okulu Lojistik Programı öğrencileri Merve Demir, Ahmet Seyis, Samet Kanbur

Manisa Celal Bayar Üniversitesi Kırkağaç Meslek Yüksek Okulu Lojistik Programı öğrencileri Dengda Koca, Melike Erçelik, Nurcan Akay

Devamını oku

Hedef Sektör

Metro İstanbul dünya toplu taşıma sektörüne ev sahipliği yapacak

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraklerinden Metro İstanbul, Uluslararası Toplu Taşımacılar Birliği (UITP) tarafından “Avrasya Bölgesinde …

Yayınlanma tarihi

-

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraklerinden Metro İstanbul, Uluslararası Toplu Taşımacılar Birliği (UITP) tarafından “Avrasya Bölgesinde Pandemi Sonrası Mali, İş ve İşletme Sürekliliği” teması ile düzenlenen
 UITP Türkiye Konferansı’na ev sahipliği yapacak.

Türkiye’nin en büyük kent içi raylı sistem işletmecisi Metro İstanbul’un Genel Müdürü Özgür Soy ve UITP Pazarlama, Üyelik ve Hizmetler Kıdemli Direktörü Kaan Yıldızgöz bu yıl 10’uncusu gerçekleşecek olan UITP Türkiye Konferansı’na yönelik iş birliği anlaşması imzaladı. Konferans, Metro İstanbul’un ev sahipliğinde 15 Haziran’da “Avrasya Bölgesinde Pandemi Sonrası Mali, İş ve İşletme Sürekliliği” temasıyla düzenlenecek.

Farklı ülkelerden konusunda uzman konuşmacıların deneyimlerini paylaşacağı konferans, toplu taşımanın bugününü ve geleceğini tartışmak, uluslararası sektör liderleri ile bir araya gelmek için eşsiz bir fırsat sunacak. 

“Hedefimiz Avrupa’da ilk 3!”

UITP Politika Kurulu’nda Türkiye’deki toplu taşımacılık sektörünü temsil eden Metro İstanbul Genel Müdürü Özgür Soy, son dönemde hızla artan metro yatırımları ile Avrupa’nın en büyük raylı sistem ağlarından birini işlettiklerini ve UITP ile birçok alanda iş birliği içinde olduklarını ifade etti.

Özellikle İBB’nin açıkladığı Sürdürülebilir Ulaşım Master Planı ve İklim Eylem Planı’nın UITP’nin vizyonu ile birebir örtüştüğünü belirten Genel Müdür Soy, “İstanbul dünyanın en büyük toplu taşıma sistemlerine sahip şehirlerinden biri. Bütün metropollerin sorunları ve gündemleri birbirine çok benzer. Raylı sistem işletmecileri arasında bilgi paylaşımının ne kadar önemli olduğunu pandemi döneminde bizzat tecrübe ettik. UITP, işletmeciler arasında iletişimi sağlamak için dünyadaki en önemli platform. Bu nedenle UITP ile iş birliğimizi artırarak sürdüreceğiz” dedi.

Son iki yılda ülkemizdeki ve dünyadaki ekonomik darboğaza rağmen yatırımlarına hız kesmeden devam ettiklerini kaydeden Özgür Soy, “Ekim 2020’de M7 Mecidiyeköy-Mahmutbey Metro Hattı, Ocak 2021’de ise T5 Cibali-Alibeyköy Cep Otogarı Tramvay Hattı’nı kullanıma açtık. Ardından 2021’in Mayıs ayında da M9 Ataköy-Olimpiyat Metro Hattı’nın Masko ve Bahariye istasyonlarını İstanbulluların hizmetine sunduk. Yine bu süreçte F4 Rumeli Hisarüstü-Aşiyan Füniküler Hattı ve M8 Bostancı-Dudullu Metro Hattı için yatırımlarımızı tamamladık, yakın zamanda da açılışlarını gerçekleştireceğiz. Başta Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu ve Genel Sekreter Yardımcımız Pelin Alpkökin’in liderliğinde büyük ve heyecanlı bir ekip olarak çok kısa bir süre içerisinde Avrupa’nın ilk 3 raylı sistem işletmecisinden biri olmak için gece gündüz çalışıyoruz” dedi.

Sektör temsilcileri çözüm yollarını konuşacak

Metro İstanbul’un UITP’nin güçlü paydaşlarından ve uluslararası sektörün önemli oyuncularından biri olduğunu belirten UITP Pazarlama, Üyelik ve Hizmetler Kıdemli Direktörü Kaan Yıldızgöz ise İstanbul’da düzenlenecek konferansta sektörün son dönemde yaşadığı problemlerin ve bunlara ilişkin çözüm yollarının konuşulacağının altını çizdi.

UITP Genel Sekreteri Mohamed Mezghani’nin açılış konuşmasını yapacağı konferansta pandemi sonrası dönemde toplu ulaşım, toplu taşımacılıkta finansman kaynakları, sürdürülebilir ulaşım için inovasyon, yasal, kurumsal ve idari yapılanma konularının ele alınacak. Konferansa Türkiye’nin yanı sıra farklı ülkelerden de merkezi idareler, yerel yönetimler, toplu taşımacılık işletmecileri, endüstri kuruluşları, araştırma merkezleri, akademisyenler ve danışmanlar katılacak.

Hibya Haber Ajansı

Devamını oku

Trend olan