Takip Edin

Haber

SANKO HOLDİNG GAZİANTEP’İN KURTULUŞU’NUN 100. YILINI ÖZEL ETKİNLİKLE KUTLADI: BİR ASRIN HİKAYESİ

Yayınlanma tarihi

-

SANKO Holding, Gaziantep’in düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yılını etkileyici bir davetle kutladı. Panorama 25 Aralık Gaziantep Savunması Kahramanlık Panoraması ve Müzesi’nde tarih ve sanat dolu bir program sunuldu. 

Davetin ev sahipleri SANKO Holding Onursal Başkanı Abdulkadir Konukoğlu ve Yönetim Kurulu Başkanı Adil Sani Konukoğlu’nun hoş geldiniz konuşmaları gerçekleşti.

 SANKO Holding Onursal Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, “25 Aralık Gaziantepliler için büyük bir gün. Kahramanlarımızın yaptığı fedakarlıklar unutulmaz” dedi.

Şehitkamil, Karayılan ve Antep Savunmasının isimsiz kahramanlarının büyük bir destan yazdığını anımsatan Konukoğlu, “Başta Cumhuriyetimizin Kurucusu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, Antep Savunmasında şehadete yürüyen şehitlerimiz ile vatan ve bayrak uğruna gözlerini kırpmadan canlarını feda eden tüm kahramanlarımızı rahmet ve minnetle anıyor, Gaziantep’in Kurtuluşu’nun 100. yıl dönümünü kutluyorum” diye konuştu.

Panorama 25 Aralık Gaziantep Savunması Kahramanlık Panoraması ve Müzesi’nde düzenlenen ve sunuculuğunu Pelin Çift’in üstlendiği programda, SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adil Sani Konukoğlu, Pelin Çift ile söyleşi gerçekleştirdi. Tarihçi, Yazar Saffet Emre Tonguç ve Sanat ve Tarih Yazarı Serda Büyükkoyuncu da gecede konuşmacı olarak yer aldı.

Programa, Gaziantep Valisi Davut Gül, Gaziantep Milletvekilleri Nejat Koçer ile Bayram Yılmazkaya, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, SANKO Holding Onursal Başkanı Abdulkadir Konukoğlu, Gaziantep İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Hidayet Arıkan, SANKO Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Güner Dağlı, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Kemal Çokdinç, Oğuzeli Belediye Başkanı Mehmet Sait Kılıç, TOBB Yönetim Kurulu Üyesi ve Adana Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, Gaziantep Sanayi Odası (GSO) Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Ünverdi, Gaziantep Ticaret Odası (GTO) Meclis Başkanı Hilmi Teymur ile Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Tuncay Yıldırım, Gaziantep Ticaret Borsası (GTB) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akıncı, Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) Koordinatör Başkanı Fikret Kileci, SANKO Holding Yönetim Kurulu Üyeleri Cengiz Konukoğlu, Yiğitcan Konukoğlu, Alperen Sani Konukoğlu ve SANKO yöneticileri katıldı.

 ATALARIMIZIN MÜCADELE RUHU GENLERİMİZE İŞLEMİŞ

Konuşmasına, “Ben 100 yıl önce bu şehri kurtarmak için mücadele edip canlarını feda eden ecdadımızın torunlarıyım” diye başlayan SANKO Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adil Sani Konukoğlu, Gazianteplilerin Kurtuluş Mücadelesinde büyük yokluklar çektiğini ifade etti.

“Antep Savunması yokluğa, açlığa ve yedi düvele karşı kazanılan bir destandır” diyen Konukoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Gaziantep’in bugüne kadar verdiği mücadele, azim ve kararlılığın temelinde atalarımızın çektiği yokluk ve verdiği mücadele var. Atalarımızın mücadele ruhu genlerimize işlemiş. Gaziantep yediden yetmişe aynı ruhu taşımaya devam ediyor. Biz bu ruhla ayakta duruyoruz.

Bütün Gaziantepliler olarak söz veriyoruz. Atalarımızın bıraktığı yüz yılı nasıl sıfırdan buraya getirdiysek biz de bizden sonra ileriye taşıyacak gençlerimize ülkeye ve dünyaya liderlik eden bir Gaziantep bırakacağız.”

Konukoğlu, “Vatanın bölünmez bütünlüğü uğruna canlarını feda eden tüm kahramanlarımızı rahmet, minnet ve şükranla anıyor, Gazi Şehrimizin Kurtuluşunun 100. yıl dönümünü kutluyorum” diyerek sözlerini tamamladı.

 GAZİANTEP GEÇMİŞLE GÜNÜMÜZ ARASINDA BÜYÜK BİR KÖPRÜ

Serda Büyükkoyuncu ise konuşmasında, Gaziantep’in 11 bin yıllık geçmişe sahip olduğunu anımsatarak, “Anadolu topraklarında insan diğer bölgelerden önce gelişmeye başlamış ve ilk yer yerleşik düzene geçip tarımla uğraşmaya başlamış. İlkler hep Anadolu topraklarında gerçekleşmiştir.  Anadolu toprakları bu nedenle her zaman hedef olmuştur” ifadelerini kullandı.

Programa videokonferans yöntemiyle katılan Saffet Emre Tonguç da 1990 yılından beri Gaziantep’te 1.500’den fazla tarihi eserin restore edildiğini anımsatarak Gaziantep’in uygarlık tarihine yön veren kadim şehirlerden olduğunu söyledi.

Gaziantep’in kendi kurtuluşunu gerçekleştirerek Gazi unvanını alan bir şehir olduğunu hatırlatan Tonguç, konuşmasında şu görüşlere yer verdi:

“Gaziantep neredeyse tüm nüfusunu kaybettikten sonra yeniden var olmak için durmadan çalışıp bu noktaya gelmiştir. Sanatını, zanaatını koruyup sanayisi ve ihracatıyla her zaman lider olmuş bir şehir. Genç kuşakların da mücadelesine sahip çıktığını görüyoruz.

Dünyanın en önemli müzelerinin Gaziantep’te olduğunu vurgulayan Tonguç, “Gaziantep geçmişle günümüz arasında büyük bir köprü. Böylesi önemli bir programa ev sahipliği yapan SANKO Ailesine teşekkür ediyor, Gaziantep’in kurtuluşunun 100. yıl dönümünü kutluyorum.” şeklinde konuştu.

Program, Orkestra şefi ve Besteci Murat Cem Orhan yönetiminde sergilenen özel sahne eseri performansı ile devam etti. Murat Cem Orhan’ın şefliğini ve piyanosunu yönettiği orkestrada Alper Saldıran, Özgür Özaslan, Erdem Şimşek, Utku Bayburt, Evrim Özkaynak, Arda Serindağ, Cem Ergunoğlu’nun performansıyla “Gaziantep” eseri ilk kez burada sergilendi. Program, Serda Büyükkoyuncu’nun anlatımıyla Panorama 25 Aralık Gaziantep Savunması Kahramanlık Panoraması ve Müzesi turu ile sona erdi.

Devamını oku
Reklam
Yorum Yaz

Yorum Yaz

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Haber

Xylem Türkiye inşaat sektörüne yönelik çözümleriyle fark yaratıyor

Yayınlanma tarihi

-

İnşaat sektörüne çok yönlü hizmet sunan Xylem Türkiye, müşteri memnuniyetini de en üst seviyede tutuyor. Dünyanın temiz su ihtiyacını sağlamada yaratıcı çözümler üreten lider bir küresel su teknolojisi şirketi olan Xylem; suyun daha iyi kullanımı, korunması ve gelecekte yeniden kullanılması için yeni teknolojiler geliştiriyor. Bu kapsamda ürün ve hizmetleriyle suyu transfer eden, arıtan, analiz eden ve çevreye yeniden kazandıran şirket; kamu hizmetleri, endüstriyel alanlar, konutlar ve ticari yapılar başta olmak üzere pek çok farklı alanda suyun daha verimli kullanımını sağlayan çözümler sunuyor. Şirket, inşaat sektörüne de projelerin kazı, iksa veya temel yapımı gibi drenaj uygulamalarından sirkülasyon pompaları ve hidrofor sistemlerine, yangın pompalarından atıksu terfi istasyonları pompa çözümlerine kadar birçok alandaki ürün grubu ile katkı sağlıyor.

Küresel su teknolojisi şirketi Xylem’in bünyesinde faaliyet gösteren markalar; belediye, ticari ve konut-bina servisleri, endüstri, maden, inşaat, tarım, yiyecek ve içecek, petrol ve gaz, enerji gibi birçok sektöre hizmet veriyor. Şirket, inşaat sektörüne de projelerin kazı, iksa veya temel yapımı gibi drenaj uygulamalarından sirkülasyon pompaları ve hidrofor sistemlerine, yangın pompalarından atıksu terfi istasyonları pompa çözümlerine kadar birçok alandaki ürün grubu ile katkı sağlıyor. Şantiyelere özel verimli ve uzun ömürlü çözümleri ile sektörde de öne çıktıklarını belirten Xylem Türkiye İnşaat ve Maden Grubu Satış Müdürü Onurhan Bayraktar, müşteri memnuniyetini her daim üst seviyelerde tuttuklarını belirtti.

Flygt atıksu pompalarında sektör liderliğini sürdürüyor

Xylem’in Ar-Ge çalışmaları ile ürün gamını sürekli yenilediğini ifade eden Onurhan Bayraktar, “Birçok sektörde olduğu gibi inşaat sektöründe de ürünlerimizin yanı sıra bakım veya onarım süreçlerinde de çok yönlü bir şantiye çözümleri yelpazesi sunuyoruz. Tüm inşaat projelerinin kazı, iksa veya temel yapımı gibi drenaj uygulamalarında; çamurlu, abrazif veya korozif suların drenajında Flygt ile Godwin markalı pompalarımızın satışını ve kiralamasını yapıyoruz. Yine bu projelerin sirkülasyon pompaları, hidrofor sistemlerinde Lowara ve Goulds Water Technology markalı ürünlerimiz tercih ediliyor. Yangın pompası grubunda AC Fire Pumps markamızla öne çıkıyoruz. Atıksu terfi istasyonlarına yönelik de PPS paket pompa istasyonlarımız kullanılıyor. Flygt atıksu pompalarında sektör liderliğimiz ise devam ediyor.” şeklinde konuştu.

“Müşterilerimize en verimli hizmeti sağlamaya devam edeceğiz”

Xylem’in birçok patenti olduğunu açıklayan Bayraktar, “Flygt, dalgıç atık su pompasını dünya’da ilk icat eden firma. Flygt markamız son olarak dünyanın ilk ve eşsiz akıllı drenaj pompası BIBO ALFA’yı üretti. Tamamen otonom maden ve inşaat drenajı sağlayabilen bu ürünümüzün dalgıç pompa teknolojisinde çığır açacağına inanıyoruz. Xylem Türkiye olarak inşaat sektöründe bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da tecrübeli kadromuzla ürünlerimizin kullanım ömrü boyunca çalışma durumlarının izlenmesinden ölçümlenmesine ve satış sonrası hizmetlerimize kadar müşterilerimize en verimli hizmeti sağlamaya devam edeceğiz.” dedi.

TKÜMAGAZİN

Devamını oku

Haber

UĞUR, “SEKTÖR BÜYÜMEYE DEVAM EDECEK”

Yayınlanma tarihi

-

Satış ve satış sonrası maksimum müşteri memnuniyetini en önemli misyonu edinerek, DAF markasının satış ve satış sonrası hizmetlerini veren Bursa Ağır Vasıta’nın Genel Müdürü Ahmet Uğur, lojistik sektörünün pandemi sırasında ve pandemi sonrasındaki durumunu değerlendirerek Bursa Ağır Vasıta ve DAF’ın sektördeki rollerinden bahsetti.

Pandeminin, başta lojistik sektörü olmak üzere neredeyse tüm sektörleri oldukça etkilediğini ve global dengelerin değiştiğini vurgulayan Bursa Ağır Vasıta Genel Müdürü Ahmet Uğur, “Lojistik sektörü, Pandemi sürecinin, ilk başta tüm sektörlerde yaşatmış olduğu şaşkınlığı en erken üzerinden atan ve en erken bu sürece uyum sağlayan sektörlerin başında geldi. Her şeyden önce, tedarik zincirinin en önemli halkalarından birinin lojistik hizmet olduğu tescillendi. Tüketimin, dolayısıyla üretimin lojistik olmadan hiçbir öneminin olmadığı bilinen bir gerçekti fakat bu kadar fark edilmiyordu. Bu durum artık değişti.  Bu sürecin büyümeye de olumlu etkisi oldu. Depolama, taşıma, dağıtım ekseninin önem artışına bağlı, gerek ekipman gerek kalifiye çalışan sayılarında önemli artışlar yaşanmaya devam ediyor. Ülkemizin en önemli taşıyıcı gücü olan kara nakliyesi özelinde, şirketlerimiz büyümeye, araç ve ekipman sayısını artırmaya devam edecektir.” dedi.

“DAF, ÜLKEMİZDE SIKÇA GÖRÜLECEK”

DAF markasının, pandemi dönemi ve sonrasında doğru stratejiler ve yatırımlar ile sektördeki imajını artırdığının altını çizen Uğur, “DAF ülkemizde uzunca zamandır faaliyet gösteren ve 2000 yılı öncesinde pazar liderliğini defalarca yaşayan bir markadır. Nakliyecilerimiz DAF markasını tanır ve sağlamlık, imaj noktaları başta olmak üzere satın almayı her zaman isterler. Özellikle yeni nesil araçlar olarak ürettiği NGD serisi ile 2022 yılın kamyonu ödülünü alarak, Avrupa da ki sayısız ödülüne bir yenisini de eklemiş ve sektördeki gücünü göstermiş oldu. DAF kendi yapılanması ile 2016 yılından bugüne ülkemizde faaliyet göstermekte. Dolayısıyla müşterilerimiz, o yıldan bu yana DAF markasına çok daha hızlı ulaşabiliyor. Sadece son yıllarda, 2016 dan bu güne  ülkemizde yaşanan siyasi, ekonomik gelişmeler ve pandemi etkisi, ürün tedariğine olumsuz yansımış; pandemi nedeniyle araç arzının azalması, ürünlerin çok hızlı tükenmesi ve stoklu çalışmanın yerini önden satışlara bırakmış ve toplam satılan ağır vasıta sayısı üretime bağlı olarak düşmüştür. Ancak önümüzdeki süreçte, bir yıl öncesine göre daha fazla araç tedariği ile bu açığı kapatma arzusundayız. Güvenlik, verimlilik başta olmak üzere, DAF’ın yeni araçlarının da yılın ikinci yarısından itibaren ülkemiz karayollarında sıkça görüleceğini söyleyebiliriz.” diye konuştu.

“TEMEL ALDIĞIMIZ HUSUSLAR HİÇ DEĞİŞMEDİ”

Bursa Ağır Vasıta’nın pandemi döneminde maksimum müşteri memnuniyetini temel aldığı çizgisinden vazgeçmeyerek hizmetlerine devam ettiğini ifade eden Uğur, “Bursa Ağır Vasıta ailesi olarak, müşterilerimizin memnuniyetini sağlamak adına hizmete ilk adım attığımız günden beri temel aldığımız hususlar değişmemiş, hatta üstüne koyarak ilerlemiştir. Müşterilerimizin ihtiyaçlarını belirlemek, bu ihtiyaçlarına doğru çözümler sunmak, onların sürekli yanında olarak onlarla birlikte gelişmeleri takip etmek, ilişkilerimizi sürdürülebilir kılmak ve müşterimizi memnun, mutlu, güvende hissettirmek temel hedeflerimizi oluşturmaktadır. Pandemi öncesinde, sırasında ve sonrasında bu durum hiç değişmedi ve değişmeyecek.” şeklinde konuştu.

TKÜMAGAZİN

Devamını oku

Haber

Arkas, 38.5 Milyon Euro’luk Lokomotif Yatırımı Yaptı

Yayınlanma tarihi

-

Arkas, Türk lojistik  sektörüne bir yenilik getirerek lokomotif alıyor. 38,5 milyon Euro’luk yatırımla beş Euro Dual model lokomotif siparişi veren şirket, ilk etapta 2025 yılında lokomotiflerin üç tanesini teslim alacak. Çevreci lokomotiflerle Türkiye’nin önde gelen sanayi şehirlerinden yine Türkiye’nin en büyük limanlarına ithalat-ihracat konteynerlerini tarifeli seferler ile taşıyacak. Anadolu şehirlerinin demiryoluyla limanlara bağlanmasının yerinde üretimi teşvik edeceğine inançla hareket eden ve 20 yıldan fazla süredir yatırımlarını bu doğrultuda yapan Arkas, “Lojistiğin Arkasındaki Güç” mottosu ile lojistik sektörünü geliştiren öncü yatırımlar yapan Arkas Lojistik çatısı altında kurduğu Arkas Rail ile ‘Arkas Anadolu Projesi’ kapsamında Cumhuriyet’in 100. yılında Anadolu’yu demiryolunun avantajını da kullanarak uygun maliyetlerle limanlara ve dünyaya bağlamak üzere ilkleri gerçekleştirmeye devam ediyor.

Arkas Rail, 38,5 milyon Euro yatırımla Stadler Rail Valencia S.A.U. firmasından beş adet Euro Dual model, dizel ve elektrik ile çalışan lokomotif siparişi verirken 100’e yakın vagon alımı için de planlama yapıyor. Şirket, böylece müşterilerine daha düşük maliyet avantajlı, daha hızlı ve daha güvenli bir taşıma hizmeti sunmayı hedefliyor.

Konuyla ilgili açıklama yapan Arkas Lojistik CEO’su Onur Göçmez, “Demiryolunda tarifeli seferlerle taşıma yapabilmek için lokomotif alınması çok önemliydi. Türkiye Demiryolu Ulaştırmasının Serbestleşmesi Kanunu ile  özel sektöre  lokomotif yatırımı yapma imkanı verildi. Uzun yıllardır demiryoluna hem ekipman hem de kara terminali konusunda yatırım yapan bir şirket olarak sektörde bir ilki gerçekleştirerek, Arkas Rail şirketimizin çatısı altında üç tanesini 2025 yılında teslim almak üzere beş lokomotif yatırımıyla tüm sektöre hizmet vermeyi planlıyoruz. Bunun yanı sıra 700 adet öz mal vagonumuza ek olarak 100 adet daha vagon alımı için çalışmalar yapıyoruz. Böylece Arkas Rail halihazırda demiryolu ile taşımalarını gerçekleştirdiği Kayseri, Konya, Ankara, Gaziantep, Eskişehir gibi Türkiye’nin önde gelen sanayi şehirlerinden yine Türkiye’nin en büyük limanlarına ithalat-ihracat konteynerlerini tarifeli seferler ile taşıyacak. Diğer yandan Türkiye ile Avrupa arasında özellikle Almanya, Polonya gibi ülkeler ile artarak devam eden demiryolu konteyner taşımalarında karşılıklı blok tren seferleri ile hizmet verecek. Türk lojistik sektörüne yeni bir hizmet olarak sunacağımız bu yatırım liman lojistiği yani konteyner trafiğe odaklı, Kuzey’de Kartepe’de Railport ve Güney’de Mersin Yenice’de kara limanlarını destekleyecek bir faaliyet” diye konuştu.

 

Çevreci Lokomotifler

Lokomotiflerin en önemli özelliği ise çevreci olmaları. Sıfır karbon salınımı yapan elektrikli lokomotiflerin dizel motorunun da olması sayesinde elektrik bulunmayan demiryolu hatlarında veya elektrik hatlarında bir arıza oluşması halinde elektrik motorundan dizel motora geçerek taşımalarına kesintisiz olarak devam edebilecek.

Rota tarifeli seferlerle Avrupa ve demir İpek yolu

Son yıllarda önemi daha da artan komple lojistik uygulamalarının en iyi örneklerinden biri olarak gösterilen,  Arkas’ın  Avrupa’nın en büyük intermodal lojistik terminali işletmecisi duisport ortaklığı ile  Kartepe’de kurduğu  kara terminali Railport’un 2024’te faaliyete geçmesi planlanıyor.  Railport, Avrupa’dan gelen ve Avrupa’ya gidecek trenlerdeki yükün tahliye edilip tekrardan elleçlenebileceği bir aktarma terminali olurken Arkas da Avrupa taşımalarını kendi lokomotifleri ile Kapıkule’ye kadar buradan gerçekleştirecek. Diğer yandan 2017 yılında BTK (Bakü-Tiflis-Kars) demiryolu hattında ilk demiryolu taşımasını başlatan Arkas Lojistik, geçtiğimiz yıl çatısı altında kurduğu şirketi Arkas Rail ile Çin-Türkiye Demir İpek Yolu’nda Marmaray bağlantısı ile transit olarak Avrupa’ya yük taşıyor. Yeni açılan bu taşımacılık koridorları Türkiye’nin ihracat yüklerini demiryolu ile başka yeni ülkelere taşıma imkânı sunarken, Türkiye’nin coğrafi konumu itibariyle Avrupa ve Asya arasındaki transit yüklerin de Türkiye üzerinden taşınmasına, Türkiye’de demiryolu taşımalarına taleplerin artmasına, dolayısıyla yeni nesil lokomotif ve vagon yatırımlarının hızlanmasına olanak sağlıyor.

TKÜMAGAZİN

Devamını oku
Reklam hba.com.tr
Reklam hba.com.tr
Bumerang - Yazarkafe

Trend olan