Takip Edin

Haber

OPLOG, TARQAN’LA TEKNOFEST ANKARA’DA İLGİ ODAĞI OLDU

Yayınlanma tarihi

-

Teknoloji odaklı lojistik şirketi OPLOG, tamamen yerli üretim olan lojistik robotu TARQAN’la, dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST Ankara’da yerli ve yabancı ziyaretçilerin ilgi odağı oldu. 

AR-GE’ye cirolarının yüzde 30’unu ayırdıklarının altını çizen OPLOG Kurucusu ve Genel Müdürü Halit Develioğlu, lojistik ve fulfillment (sipariş karşılama) sektöründe kendi robotik teknolojisini yaratan ilk şirket olduklarını ve ayrıca operasyonel verimliliği artırmaya yarayan depo içi yazılımlarını da kendilerinin geliştirdiğini belirtiyor. 

Günümüzde yapay zeka ve robot teknolojilerinin ön plana çıktığı sektörde, Türkiye’nin yerli ve milli teknoloji kabiliyetini dünyaya tanıtmakta önemli rol üstlenen TARQAN, tüm teknolojilerle entegre çalışarak depo içi verimliliğini yüzde 400’e kadar çıkarıyor.

Türk mühendisleri tarafından geliştirilen ve 2022 yılında AR-GE çalışmaları tamamlanarak OPLOG tarafından sektörün kullanımına sunulan yerli ve milli lojistik robotu TARQAN, dünyada da lojistik sektörünün dikkatini çekmeye devam ediyor. Depolama ve ürün toplama süreçlerinin otonom hale dönüştürülerek mükemmel şekilde yönetilmesine katkı sağlayan TARQAN, depo içi verimliliğini yüzde 400’e kadar çıkarıyor. Geleneksel depolarda karşılaşılan insan kaynaklı sipariş toplama hatalarını yüzde 99,99 azaltıyor; toplama hızını yine geleneksel depo süreçlerine kıyasla 3 kat hızlandırıyor. Böylelikle, ürünlerin tüketicilere eksiksiz ve zamanında ulaşmasını sağlıyor.

TARQAN, sipariş geldiğinde minimum sürede karar alarak, deponun içinde buna göre hızla hareket ediyor. Ürünlerin bulunduğu en yakın raflara gidiyor ve 1 tona kadar yük kaldırma kabiliyetiyle rafları operasyon sorumlularına taşıyor. OPLOG böylece, depolama alanlarında insansız çözümlerle, süreçlerinin kusursuz ilerlemesini sağlıyor.

OPLOG teknolojisiyle nasıl fark yaratıyor?

OPLOG, cirosunun yüzde 30’unu AR-GE’ye ayırarak operasyonel verimliliği artırmaya yarayan kendi depo içi yazılımlarını ve robotik teknolojilerini geliştiriyor. Yapay zeka ve robot teknolojilerinin ön plana çıktığı günümüzde, yerli ve milli teknoloji ve AR-GE gücüyle geliştirdiği TARQAN ile de sektörde öncü rol üstleniyor. OPLOG’un kendi fulfillment merkezlerinde uyguladığı esnek depolama sisteminden sipariş karşılamaya kadar olan tüm süreçler, kendi geliştirdiği teknolojiler sayesinde en üst düzey verimlilik ile çalışıyor.

Kaotik (esnek) depolama olarak adlandırılan bu depolama sistemi, OPLOG’u Türkiye’de benzer hizmet ve uygulamalar sunan rakipleri arasından ayrıştıran en büyük özelliği. Geleneksel depolardan farklı olarak, OPLOG’un fulfillment merkezlerinde her bir ürün, boyutları ve depolama koşulları göz önünde bulundurularak yazılımları üzerinden atandıkları farklı lokasyonlarda, farklı markaların ürünleriyle beraber depolanıyor.

Bu raflama sistemi hem OPLOG’un kendi çalışmalarında hem de doğrudan müşterilerine sunduğu hizmette maliyet ve zaman tasarrufu sağlıyor. Bir rafta birden fazla markanın ürünlerinin bulunduğu modelde, mal kabul aşamasının hemen ardından, gönderilen ürünlerin niteliği, adetleri, özel saklanma koşulları ve gönderim seçenekleri gibi tüm bilgiler OPLOG’un geliştirdiği WMS (Warehouse Management System) sistemine ekleniyor.

TARQAN’ diğer robotlardan çok farklı!

Yenilikçi bir robotik sistem sunan TARQAN, sektörde ürünleri A noktasından B noktasına götüren diğer robotların oluşturduğu sistemin ötesinde, fullfilment depolarındaki operasyonel verimliliği artırmak üzere geliştirildi.

Ürünlerin depo içerisinde hangi raflarda ve rafların depo içerisinde hangi konumda yer alacağına karar verebilmesi sayesinde TARQAN, hem depolama hem de ürün toplama aşamalarında verimlilik artışı sağlıyor. TARQAN 1 ton yük kaldırma kabiliyetine rağmen sadece 194 mm yüksekliğine sahip ve sınıfın en ince fulfillment robotu olarak rakiplerine kıyasla yüzde 10 daha fazla depolama alanı sunuyor. Bir depo çalışanı tek başına saatte 120-150 ürün toplarken, aynı işi TARQAN ile birlikte yaptığında bu sayı 500’e kadar çıkabiliyor. Bu sayede OPLOG, TARQAN ile sipariş toplama verimliliğini yüzde 400 artırarak, depolama alanlarını ve dolayısıyla bu alanların verimliliğini de büyük ölçüde artırıyor. TARQAN, OPLOG’un akıllı depolarında ürün lokasyonlarını belirleyen, stok ve sipariş takibi yapabildiği kendi yazılımı Depo Yönetim Sistemi (WMS) ve müşterilerinin tüm bu süreçleri takip edebildiği platformu OPLOG-ONE ile tamamen entegre çalışıyor.

TKUMAGAZİN

Devamını oku
Yorum Yaz

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Haber

BOLTAS Yatırımlarıyla Gelecek 50 Yılını İnşa Ediyor

Yayınlanma tarihi

-

Lojistik sektörünün yarım asırlık markası Boltas, yeni yatırım hamleleriyle gelecek hedeflerine emin adımlarla ilerliyor. Boltas Yönetim Kurulu Başkanı Ulaş Çobanoğlu, belirledikleri stratejik plan dâhilinde geçtiğimiz 5 yıl içinde hızlandırdıkları  gelişim ve dönüşüm sürecinde önemli bir aşamaya geldiklerini belirtti. Çobanoğlu, doğru yatırım hamleleri ve Ar-Ge faaliyetleriyle perçinledikleri bu dönüşümün meyvelerini toplamaya başladıklarını söyleyerek, “Bu amaçla çizdiğimiz yol haritası kapsamında, yurt içindeki ve yurt dışındaki şirketlerimizi holding çatısı altında birleştireceğiz.” dedi.

Lojistik sektöründe yarım asra dayanan tecrübesiyle entegre çözümler üreten Boltas, yenilikçi vizyonu ve kurumsallaşma hamleleriyle gelecek hedeflerine emin adımlarla ilerliyor. Boltas Yönetim Kurulu Başkanı Ulaş Çobanoğlu, dönüşüm sürecinde attıkları her adımın, şirketi gelecek 50 yıla hazırlamayı amaçladığına dikkati çekti.

 

Daha güçlü bir yönetim kadrosu

Dönüşüm kapsamında Türkiye ve Avrupa’daki şirketlerinin tamamında yönetim kurulunun yanında güçlü icra kurulları oluşturduklarını vurgulayan Çobanoğlu, “Boltas’ta işleyiş tamamen profesyonel bir ekip ve kurumsal yaklaşıma sahip bir organizasyon anlayışı ile yönetiliyor.” dedi.

Halihazırda Almanya, İtalya, Romanya ve Fransa’da şirketleri bulunduğunu hatırlatan Çobanoğlu, kendilerini Avrupalı bir marka olarak gördüklerini ve Avrupa’daki bilinirliklerinin oldukça yüksek olduğunu dile getirerek şunları söyledi:

Yarım asra dayanan markamızı gelecek 50 yıla hazırlamak için gerekli yatırımları yapıyoruz. Dönüşüm’ sürecindeki en güçlü adımımızı atmaya hazırlanıyoruz. Bu amaçla çizdiğimiz yol haritası kapsamında, tüm şirketleri holding çatısı altında birleştireceğiz. Yönetim Kurulu ve İcra Kurulu Başkanı olarak koordinasyonunu bizzat üstlendiğim bu önemli süreçte Türkiye ve Avrupa’daki yapılanmalarımızın faaliyetlerini tek çatı altında toplayacağız. Böylece geçmişimizden aldığımız güçle geleceğimizi daha görünür kılacağız ve kurumsal kültürümüzü nesiller boyu yaşatacağız.” 

 

“Piyasadaki daralmayı fırsata çevirdik” 

Ulaş Çobanoğlu, küresel piyasalardaki durgunluğun lojistik sektörünü de olumsuz etkilediğine dikkati çekerek şunları söyledi: 

“Lojistik sektörü sıkıntılı bir yıl geçiriyor, sorunların gelecek yılın bir bölümünde de devam edebileceğini değerlendiriyoruz. Ancak Boltas olarak zamanında gerçekleştirdiğimiz hamleler sayesinde, sektörde satışların azaldığı, nakit döngüsünde sıkıntıların yaşandığı dönemde nakit gücümüzü ve ödeme dengemizi korumaya odaklandık, yatırımlarımızı da bu doğrultuda sürdürmeyi başardık.

Boltas, 50 yıllık köklü bir çınar olarak, geçmişte olduğu gibi bugün de piyasaya öncülük etmeye ve avantajlı lojistik çözümlerin güvenilir markası olmaya devam edecek.”

 

“Ro-Ro servisinde çeşitlilik piyasayı dengeleyecektir”

Türkiye-İtalya hattında servis vermeye başlayan yeni Ro-Ro operatörünün yatırımını olumlu bulduklarını değerlendiren Çobanoğlu,

Ro-Ro servisinde çeşitliliği savunuyoruz. İtalya taşımaları için yeni anlaşmalar ve yatırımlar gerçekleştirerek müşterilerimize ciddi maliyet avantajları sağlamaya başladık. Ambarlı – Trieste Ro-Ro servisi ve sağladığı avantajlar ihracatçımızı ve ithalatçımızı korurken piyasayı da dengeleyecektir.” şeklinde konuştu.

 

İtalya’daki gücünü pekiştirecek

Boltas’ın bir başka stratejik hedefi de uzun yıllardır domine ettikleri, kendi çalışanları, deposu ve ofisi ile hizmet verdiği İtalya’da daha da büyümek. Çobanoğlu, bu yılın başında İtalya’da gerçekleştirdikleri limana yakın bölgedeki yeni depo yatırımlarının, hem kendi aktarma operasyonlarını kolaylaştırdığını hem de İtalya’da depo ihtiyacı olan firmalara kolaylık sağladığını dile getirdi. İtalya’da 30 yıllık bir geçmişe sahip olduklarını hatırlatan Çobanoğlu, bu depoyu önümüzdeki iki yıl içerisinde tam kapasite ile kullanılır hale getirip ilave yeni depo yatırımlarını sürdürmeyi amaçladıklarını da aktardı.

 

Orhanlı’da 50 bin metrekarelik lojistik imarlı arsa

Çobanoğlu, Orhanlı’da bulunan 50 bin metrekarelik arazilerini verimli şekilde değerlendireceklerini de dile getirerek, “Bu alanı, müşterilerimizin ihtiyaçlarına en uygun şekilde projelendirmek istiyoruz. Doğru zamanda atacağımız doğru adımlarla, bu arsada güneş enerjisi panelleri ile kendi enerjisini üreten, yağmur sularını tekrar kullanıma dönüştüren, çevre dostu, yeşil bir depo yatırımı gerçekleştirmek için planlamamızı sürdürüyoruz. Projeyi ilerletmek için uygun koşulların oluşmasını ve doğru zamanı bekliyoruz.” diye konuştu.

Ar-Ge yatırımlarına büyük önem verdiklerinin de altını çizen Çobanoğlu, “Gerek operasyonel altyapı yatırımlarımızın gerekse güçlü Ar-Ge çalışmalarımızın meyvelerini topluyoruz. Uzun yıllardır faaliyette olan Ar-Ge birimimizin belgelendirme sürecinin tamamlanması için gerekli başvuruları da yaptık.” açıklamasında bulundu.

 

DAF’tan 100 yeni araç alındı

Filo, insan kaynağı, teknoloji ve sürdürülebilirlik alanında sürekli gelişmeye devam ettiklerini söyleyen Çobanoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

“Güçlü bir mali planlamayla filomuzu yeniliyoruz. Karbon ayak izimizi en alt seviyeye indirmeyi hedefliyoruz. Avrupa’daki diğer filolarımızda olduğu gibi Türkiye için de DAF yatırımı yapmaya karar verdik ve 100 araçlık bir anlaşma yaptık. İlk 50 aracın teslimatı ağustos ayında tamamlandı. Kalan 50 adedin teslimatı ise yıl sonuna kadar tamamlanacak. Ayrıca İtalya plakalı 20 aracımız bu ülkede çalışmaya başlayacak. Kendimizi ticaretin tekrar ivmeleneceği 2025 yılına hazırlıyoruz.”

Devamını oku

Haber

Berk Gönenç, Allison Transmission Türkiye, Orta Doğu ve CIS (BDT) Satış Direktörü oldu

Yayınlanma tarihi

-

Allison Transmission, Berk Gönenç’in  Türkiye, Orta Doğu ve Bağımsız Devlerler Topluluğu Satış Direktörü olarak atandığını duyurdu. İstanbul Teknik Üniversitesi Metalurji ve Malzeme Mühendisliği bölümünden mezun olan Berk Gönenç, İtalya, Milano’da Malzeme Bilimi ve Nanoteknoloji Mühendisliği yüksek lisansını tamamladı. Kariyerine Milano’da alternatif enerji depolama sistemleri tasarımında Proje Mühendisi olarak başlayan Gönenç, Türkiye’de Pirelli Otomobil Lastikleri bünyesindeki satış ve pazarlama departmanlarında farklı görevlerini başarıyla tamamladı. Berk Gönenç, 2019 yılında Allison Transmission Türkiye ekibine katıldı. 

Allison Transmission’ın Türkiye’deki satış faaliyetlerini yönetirken yeni projeler geliştiren Gönenç, Allison ekibi, araç üreticileri, ticari araç kullanıcıları ve distribütör ile birlikte başarılı çalışmaları hayata geçirdi. Bu başarıları doğrultusunda Berk Gönenç, Türkiye, Orta Doğu ve CIS (BDT, Bağımsız Devlerler Topluluğu) Satış Direktörü olarak atandı. Gönenç, yeni görevinde Türkiye, Ortadoğu ve BDT bölgelerinde pazar bazlı satış stratejilerinin geliştirilmesi ve uygulanması yönünde bölgesel satış ve pazarlama ekiplerine liderlik edecek. Müşteri ilişkilerinin ve şirket büyüme programlarının geliştirilmesinden sorumlu olacak.

Devamını oku

Haber

Eski Brandalar, Çocuklar İçin Çanta Olacak

Yayınlanma tarihi

-

Uluslararası Nakliyeciler Derneği Kadın Çalışma Grubu ve Türkiye Nakliyeciler Derneği (TND), eğitim ve çevreye katkı sağlamak amacıyla bir sosyal sorumluluk projesi başlattı. “Eski Brandalar Çocuklar İçin Okul Çantasına Dönüşüyor” projesiyle, kullanılmış kamyon ve TIR brandaları geri dönüştürülerek çanta haline getirilecek ve Anadolu’daki köy okullarındaki çocuklara dağıtılacak.

Devamını oku

Trend olan