Takip Edin

Sektörel Gündem

“Kredi faizi % 80’i görmüşken Merkez’in faizinin anlamı yok”

Genç Girişim ve Yönetişim Derneği (GGYD) Başkanı M. Nezih Allıoğlu, yüzde 17,5’lik Merkez Bankası faiz oranını vatandaşın hissetmediğini belirterek, “Bankalar, Merkez Bankası’ndan yüzde 17,5’ten para alıyor.

Yayınlanma tarihi

-

Ferit Barış Parlak

Ancak siz bankalardan kredi istediğinizde yıllık faiz oranı yüzde 70-80’i buluyor. Kredi faizleri yüzde 80’i görmüşken, Merkez’in faizinin bir anlamı kalmıyor” dedi.

Genç Girişim ve Yönetişim Derneği (GGYD) Başkanı M. Nezih Allıoğlu, kredi faizlerinin yüksekliğinden şikayet etti. Allıoğlu, “Kredi faizleri yüzde 80’i görmüşken, Merkez Bankası (MB) faizinin anlamı yok” dedi.

Yüzde 17.5’lik Merkez Bankası faiz oranını vatandaşın hissetmediğini, gerçeğin farklı işlediğini dile getiren Allıoğlu, “Bugün, mevduatınızı bankaya götürdüğünüzde, bankanın o günkü politikasına göre yüzde 25 ile 30 oranında faiz alabiliyorsunuz.

Bankalar yüzde 17,5 seviyesinden MB’den para alıyor, ancak siz bankalardan kredi istediğinizde yıllık faiz oranı yüzde 70-80’i buluyor. MB’nin ilk faiz artırımında yüzde 20’ye çıkmasını, daha sonra ise yüzde 4-5 puan daha artırarak, piyasa gerçeklerine paralel hareket etmesini beklerdim” dedi.

“İhracatçı yüzde 40 kâr mı ediyor?”

2003’de kurulan ve yılda ortalama 7 milyar TL katma değer yaratıp, toplam 30 bin kişiye istihdam sağlayan 1000 girişimcinin üyesi olduğu GGYD’nin Başkanı Nezih Allıoğlu, “İhracat ve ithalat yapan üyelerimiz var. İhracat ve ithalatla uğraşan sektörlerin dövize ihtiyacı var. İhracatçıların yurt dışından getirdiği dövizin yüzde 40’ını bozdurmak zorunda olması sakıncalı.

Hiçbir üretici, özellikle giderler çıktıktan sonra yüzde 40 kâr etmiyor. İhracatçı, yaptığı 100 birimlik satışın 40’ını bozduruyor, kalan 60 birim tekrar mal alıp üretmesine yetmiyor. Dövizini mecburen Türk lirasına çevirip bankaya yatıran ihracatçı, daha sonra o parasıyla yüzde 20 daha fazla bedelle döviz almak zorunda kalıyor” diye konuştu.

“Güven olmazsa yabancı sermaye de olmaz”

Alııoğlu Türk ekonomisinin yabancı sermaye çekmesi için yabancı sermayeye belli imkânlar ve garantiler vermek gerektiğini, bu garantilerin başında da güven ortamı yaratmanın geldiğini söyledi.

Küresel ekonomilerin tamamında güvenli bir ortam yaratmanın, yabancı sermaye yatırımlarını çekmede önemli bir rol oynadığını ve yabancı sermayenin önünü açtığını vurgulayan Allıoğlu, “Yatırımcıya güven vermek, ortaya çıkması muhtemel sorunlarda çözüm yollarını şimdiden sunmak, yabancı sermaye yatırımın gelmesini teşvik edecektir. Güven oluştuğunda, Türkiye’ye yabancı sermaye yatırımı artacak, istihdam ve üretim büyüyecektir. Toplumun her kesimi bundan faydalanacaktır”dedi.

Allıoğlu, “Bütün küresel ekonomilerde olduğu gibi Türk ekonomisinde de güven konusu önemli bir parametredir. Yabancı sermayeyi çekmenin yollarından biri güven ortamını oluşturmaktan geçmektedir. Avrupa ülkelerine, ABD’ye yatırım yaparız, ancak Çin, Rusya ya da Somali’ye yatırım yapar mıyız? İşte burada güven sorunu ortaya çıkıyor. Yatırımcının kendini güvende hissetmesi gerekiyor, yoksa başka ülkeleri tercih etmeye başlar” diye konuştu.

“Malın fiyatı 1 hafta sonra ne olur bilmiyoruz”

Türkiye’de ekonominin içinde bulunduğu durumdan çıkmasının “güvenin sağlanmasından” geçtiğine dikkati çeken Allıoğlu, “Güven sağlayacaksınız ki bir malın bedeli önümüzdeki hafta şimdikinden fazla olmayacak ya da olacaksa ne kadar olacağını bileceksiniz. Üniversite mezunlarının ‘ben artık burada durmam, yurt dışına gideceğim’ dememesi için de güven ortamını sağlamak gerekiyor.

Bunu yapabilirsek ekonomideki kısır döngüyü aşma şansımız olur ki bunlar zor adımlar değil. Sihirli bir değneğe ihtiyacımız yok, hangisi öncelik gerektiriyorsa ondan başlayabiliriz. Örneğin, önceki yıl orman yangınlarında yeteri kadar havadan müdahale aracımız yoktu, ancak günümüzde bu durum düzeldi. Demek ki yapabiliyoruz.” Allıoğlu, “İş dünyası belirsizliğin hüküm sürdüğü bir ortamdan hoşlanmıyor. Böyle bir durumda program yapamıyorsun, hammaddeni alamıyorsun ve yatırımını yapamıyorsun. Yapmıyorsun ya da erken yapıyorsun veya gereksiz yere çok alıyorsun” dedi.

Yedek parça ihracatı nedeniyle kendi sektörü de olan otomotiv sektörü ile ilgili değerlendirmelerde de bulunan Allıoğlu, akaryakıt fiyatlarındaki artışın, KDV oranının yükselmesinin ve ek MTV alınması kararının sektöre olumsuz yansıdığını vurgulayan Allıoğlu, “İnsanlar otomobillerini akaryakıt fiyatlarının artması yüzünden kullanmamaya başladılar. Daha önce akaryakıt fiyatlarındaki artış trafiği ilk 2-3 gün olumlu anlamda etkilerdi, ancak bu sefer artışlar sadece yakıtta değil, her kalemde olduğundan insanlar otomobillerini daha az kullanıyorlar” ifadelerini kullandı.

“AB elektrikli araca döndü bize benzinli satıyor”

AB ülkelerinin birçoğunda 2025-2026 yıllarında fosil yakıtlı araçların yeni tesciline izin verilmemesinin amaçlandığını dile getiren Allıoğlu, bu yolla otomotiv şirketlerinin elektrikli araç teknolojisini geliştirmeye yönlendirildiğini kaydetti.

Şu anda Türkiye’de çok fazla elektrikli araç satılmamasının nedeninin bu araçların Avrupa’da çok iyi satılması olduğunun altını çizen Allıoğlu, “Elektrikli araçların çoğu Avrupa’dan geliyor. Avrupa’da çok sattığı için Türkiye’ye daha çok benzinli araçlar geliyor. Bizde de talep yüksek olduğu içi Avrupalı, ‘elektrikli aracı ben daha çok satıyorum, sana da dizel ve benzinli araç vereyim’ diyor.

Ancak gelecek yıllarda, elektrikli araç satışları da artacaktır. Türkiye’de, 2021 yılında yüzde 0,5 olan elektrikli araç satışları, bugün yüzde 4’e kadar ulaşmış durumda, yani katlanarak büyüyor. 2026 yılında, o yıl satılan araçlarda elektrikli araçların payının yüzde 10-15 seviyesine ulaşacağını düşünüyorum” şeklinde konuştu.

‘’Stok mecburiyeti de enflasyonu körüklüyor”

GGYD Başkanı M. Nezih Allıoğlu, Yatırımcıların şu anda parasını bankaya yatırmak yerine, ihtiyaç duyacağı malzemeyi alarak stoklamayı tercih ettiğini belirtti. Allıoğlu, “Baktığınızda kar ediyorsunuz, ancak bu sistem bir süre sonra sizi ihtiyacınız olmayan malları almanıza yönlendiriyor. ‘Nasılsa fiyatı artacak’, ‘malım çok eskimedi, ancak bir daha bulamam, bu fiyata bulamam’ ya da ‘iyi ki almışım’ diyerek, bugünden mal alıyoruz. Bu cümleyi kurdurttuğunuz anda bu alımlar sürecektir. Bu bakış tüketimi artıyor ve kısır döngü şeklinde devam ederek, enflasyonu yükseltiyor” dedi.

“Türkiye bilişim sektörüne odaklanmalı”

Nezih Allıoğlu, gelişmiş ülkelerin bilişim sektörüne ciddi yatırımlar yaptığını, kaynaklarının önemli bölümünü bu sektöre ayırdığına işaret etti. Allıoğlu şunları söyledi: “Türkiye üretime odaklanmalı, ancak bu üretimi büyük fabrikalar yerine bilişim sektörüne odaklanarak yapmalı. Yazılıma odaklanmalı. Bunları yapmak için gerekli donanıma sahibiz. Yetişmiş beyinlerin yurt dışı arayışlarının önüne geçmeliyiz.

O insanlara güvence verebilirsek, yurt dışı yerine ülkemizde çalışma koşulları yaratabilirsek ve gerekli desteği verebilirsek bilişim sektöründe önemli başarılara imza atabiliriz. Bunu yapabilecek gerekli insan gücüne sahibiz. Önemli olan, bu insan kaynağına iyi eğitim vermek, doğru eğitim vermek ve doğru yönlendirmek.”

Devamını oku
Yorum Yaz

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Haber

İnci Holding ve GS Yuasa, TAYSAD Ege Bölgesi Odak Üye Toplantısına Ev Sahipliği Yaptı

Yayınlanma tarihi

-

İnci Holding ve Japon akü devi GS Yuasa’nın iştiraki İnci GS Yuasa, Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği’nin (TAYSAD) her çeyrek dönemde düzenlediği Odak Üye Toplantısı’na ev sahipliği yaptı. Otomotiv yan sanayinin önde gelen 24 temsilcisinin katılımıyla gerçekleşen bu toplantıda, sektördeki küresel gelişmeler, mevcut durum ve gelecekteki fırsatlar ele alındı. 

Türkiye otomotiv tedarik sanayinin tek ve en yetkin temsilcisi olan Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD), her çeyrek dönemde bir üyesinin ev sahipliğinde gerçekleştirdiği Ege Bölgesi Odak Üye Toplantısı’nı bu kez İnci GS Yuasa’nın Manisa’daki modern üretim tesisinde düzenledi. Toplantıya, otomotiv yan sanayinin önemli 24 temsilcisi katıldı. TAYSAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yakup Birinci, TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi ve İnci Holding Yönetim Kurulu Başkanı Cihan Elbirlik ile İnci GS Yuasa İcra Direktörü Kadir Kaymakçı‘nın yer aldığı toplantıda, derneğin faaliyetleri, sektördeki rolü, küresel bağlantıları ve üyelerine sunduğu faydalar detaylıca aktarıldı.

“BİRLİKTE DAHA GÜÇLÜ ADIMLAR ATMAYA KARARLIYIZ”

Gerçekleşen toplantıyla ilgili olarak TAYSAD Başkan Yardımcısı Yakup Birinci, “Toplantımızda, küresel ve ulusal üretim verilerini değerlendirerek sektörümüzün dünya sıralamasındaki yerini ele aldık. Üyelerimizin beklentilerini dinleyerek sinerji oluşturduk ve TAYSAD’ın yakın dönem faaliyetlerini gözden geçirdik. Birlikte daha güçlü bir gelecek için adımlar atmaya kararlıyız” açıklamasını yaptı.

İnci GS Yuasa’nın 40 yıllık birikimini ve sektöre sunduğu çözümleri katılımcılarla paylaşan İcra Direktörü Kadir Kaymakçı, “Sektörümüzün gücünü ve potansiyelini bir araya getiren TAYSAD’ın kıymetli etkinliğine ev sahipliği yaptığımız için mutluluk duyduk. İnci GS Yuasa olarak enerji depolama sektöründe 40 yıldır yenilikçi ve sürdürülebilir çözümler geliştiriyoruz. Bugün, Manisa’daki üretim tesislerimizde en son teknolojiyi kullanarak ürettiğimiz akülerimiz, dünya genelinde 80’den fazla ülkeye ihraç ediliyor. Bu başarı, iş ortaklarımızın ve çalışanlarımızın katkılarıyla mümkün oldu” dedi.

Şirketin üretim süreçlerinde sürdürülebilirliği ve verimliliği merkeze koyduklarını belirten Kaymakçı şöyle konuştu: “Bu çerçevede geliştirdiğimiz projeler ve teknoloji yatırımlarımızla sadece bugünün değil yarının da enerji ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyoruz. TAYSAD üyeleriyle bir araya gelerek sektörümüzün geleceğine yönelik fikir alışverişinde bulunmak ve sinerji oluşturmak bizim için çok değerli. Önümüzdeki dönemlerde de iş birliklerimizi güçlendirmeye ve Türkiye’nin otomotiv sanayinde dünyada lider bir konuma gelmesine katkı sağlamaya kararlıyız.”

Toplantının ardından katılımcılar, İnci GS Yuasa’nın Manisa’daki üretim tesislerini gezerek akü üretim hatlarını yerinde inceleme fırsatı buldu. En son teknolojiyle donatılan üretim hatları ve şirketin Ar-Ge faaliyetleri hakkında detaylı bilginin paylaşıldığı fabrika turunun ardından, üyeler arasında bilgi paylaşımını artırmak amacıyla bir soru-cevap oturumu düzenlendi.

DAHA GÜÇLÜ BİR SİNERJİ VE İŞ BİRLİĞİ İÇİN HER ÇEYREK TOPLANTI

TAYSAD üyeleri, her çeyrek dönemde bir araya gelerek sektörün küresel gelişmelerini ve mevcut gündemi değerlendiriyor. İnci GS Yuasa’nın ev sahipliğinde gerçekleşen Ege Bölgesi Odak Üye Toplantısı ile üyeler arasında iş birliğinin güçlendirilmesi ve sektörde ortak bir bakış açısı oluşturulması hedefleniyor.

Devamını oku

Haber

YASED: Ağustos’ta Türkiye’ye 497 Milyon Dolar Değerinde Yatırım Geldi

Yayınlanma tarihi

-

Uluslararası Yatırımcılar Derneği’nin (YASED) Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 11 Ekim 2024’te paylaştığı Ödemeler Dengesi İstatistiklerinden derleyerek hazırladığı “Rakamlarla Uluslararası Doğrudan Yatırımlar Bültenine” göre, 2024 yılının Ağustos ayında, Türkiye’ye 497 milyon dolarlık Uluslararası Doğrudan Yatırım (UDY) girişi gerçekleşti.

11 Ekim 2024’te paylaşılan güncel resmi verilere göre, 2024 yılının Ağustos ayında, Türkiye’ye, 497 milyon dolar değerinde UDY girişi gerçekleşti.

Güncel bu istatistikle beraber, yılın ilk sekiz ayında Türkiye’ye gelen toplam UDY miktarı, 6,41 milyar dolar olarak kaydedildi. Yılın ilk sekiz ayında 2023’ün aynı dönemine kıyasla yüzde 2’lik bir düşüş kaydedilirken 2002 yılından itibaren Türkiye’ye gelen UDY girişlerinin toplam değeri ise 270 milyar dolara yaklaştı.

Ağustos ayında gerçekleşen toplam UDY girişi 497 milyon dolar olarak hesaplanırken bu yatırımların 283 milyon doları yatırım sermayesi şeklindeydi. Ağustos ayındaki toplam UDY’nin 201 milyon doları yabancı uyruklulara gayrimenkul satışı ve 35 milyon doları ise borçlanma araçları yoluyla kaydedildi. Aynı ay içerisinde yatırım tasfiyelerinin 22 milyon dolar değerinde aşağı yöndeki etkisiyle, Ağustos ayındaki toplam UDY girişi 497 milyon dolar oldu.

En fazla yatırım toptan ve perakende ticaret ile gıda imalatında gerçekleşti

2024 yılının Ağustos ayı içerisinde gerçekleşen 283 milyon dolar değerindeki yatırım sermayesi girişlerinde, 46 milyon dolarlık yatırım girişi ile toptan ve perakende ticaret, yüzde 16’lık bir pay aldı. Gıda, içecek ve tütün ürünleri imalatı, geçmiş kümülatif performansının üzerinde bir performans ile aynı dönem içerisinde gerçekleşen yatırım sermayesi girişlerinin yüzde 16’sını çekti. En fazla yatırımın gerçekleştiği diğer sektörler yüzde 11’lik payı ile kimyasalların, kimyasal ürünlerin ve temel eczacılık ürünleri ile malzemelerinin imalatı ve yüzde 9’luk payı ile Bilgi ve İletişim Teknolojileri (BİT) oldu.

Ağustos ayında en fazla uluslararası yatırım Almanya, İsviçre ve Hollanda’dan geldi

2002-2023 dönemi toplamında yüzde 59’luk pay sahibi olan Avrupa Birliği (AB-27) ülkeleri 2024’ün sekizinci ayında yüzde 54’lük bir pay aldı. Aynı ay içerisinde AB üyesi olmayan diğer Avrupa ülkeleri yüzde 16’lık paylarıyla Türkiye’ye en çok yatırım yapan ikinci bölge oldu. Ağustos 2024 özelinde, Almanya yüzde 22 ile en büyük paya sahip olurken, onu yüzde 11 ile İsviçre, yüzde 10 ile Hollanda, yüzde 9 ile Amerika Birleşik Devletleri (ABD), yüzde 9 ile Fransa, yüzde 8 ile Lüksemburg ve yüzde 7 ile Tayvan takip etti.

Yılın ilk sekiz ayının toplamı değerlendirildiğinde ise Türkiye’ye en çok yatırım yapan üç ülke; yüzde 20’lik payı ile Hollanda, yüzde 15’lik payı ile Almanya ve yüzde 13’lük payı ile ABD olarak sıralandı.

Devamını oku

Haber

KADIN ETKİ RAPORU LOJİSTİK SEKTÖRÜNE IŞIK TUTACAK

Yayınlanma tarihi

-

Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği UTİKAD, lojistik sektöründe kadın istihdamının etkilerini ortaya koyacak “Kadın Etki Raporu” çalışmalarında verimli sonuçlar elde etmek için “Kadın Çalışan Etkisi Hakkında Anket”i lojistik sektörüne sunuyor.

UTİKAD üyesi firmaların kadın çalışanlarından ve yöneticilerinden oluşan UTİKAD Kadın Lojistikçiler Odak Grubu (KLOG), kurulduğu 2021 yılından bu yana aktif olarak çalışmalarına devam ediyor. Başta Mentor – Mentee Projesi olmak üzere sektöre farklı bakış açıları kazandırmayı hedefleyen faaliyetleriyle ön plana çıkan UTİKAD Kadın Lojistikçiler Odak Grubu “Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu” ile bu sene lojistik sektöründeki kadın çalışanların etkisini ortaya koymaya hazırlanıyor.

“KARAR VERME SÜREÇLERİNDE KADINLARIN POZİTİF DEĞERLERİNİ ORTAYA KOYABİLECEKLERİ ŞİRKET YAPILARININ SAYISINI ARTIRMAYI AMAÇLIYORUZ”

UTİKAD Kadın Lojistikçiler Odak Grubu Koordinatörü Aslı Malay Tuncer, “2021 yılında Ayşem Ulusoy’un başkanlığında kurulan Kadın Lojistikçiler Odak Grubu’nun 2024 projeleri arasında en çok önemsediklerimizden biri “Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu”. Çünkü “Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu”ndaki analizlerle lojistik sektöründeki kadın çalışanların önündeki bariyerleri azaltmak, kadınların ulusal ve uluslararası teşvik ve desteklerden yararlanmalarını sağlamak ve yönetim kademesinde kadın istihdamını artırarak karar verme süreçlerinde kadınların pozitif değerlerini ortaya koyabilecekleri şirket yapılarının sayısını artırmayı amaçlıyoruz.” dedi.

“KADIN ÇALIŞANLAR İÇİN HER KADEMEDE ÇALIŞMA ŞARTLARI İYİLEŞTİRİLMELİ”

T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü’nün Ağustos ayında yayınladığı “Çalışma Hayatı İstatistikleri Aylık E-Bülteni”ne göre ülkemizde 32.522.000 kişi istihdam ediliyor. Erkeklerde işgücüne katılım oranı yüzde 72,4 iken kadınlarda bu oran yüzde 36,7 olarak karşımıza çıkıyor. İstihdam oranlarında da erkeklerin kadınlara yaklaşık 2 katı oranla önde olduklarını görüyoruz. Erkeklerde istihdam oranı yüzde 66,9; kadınlarda istihdam oranı yüzde 32,1. Söz konusu bültendeki bir başka veride zorunlu sigortalı olanlarda erkeklerin oranı yüzde 66, kadınların oranı ise yüzde 34 olarak belirtiliyor. Bu istatistikler her ne kadar genel iş ortamını yansıtsa da lojistik sektörünün de erkek egemen bir sektör olduğunu varsaydığımızda, lojistik sektöründe de benzer bir sonuçla karşılaşacağımızı belirten UTİKAD Kadın Lojistikçiler Odak Grubu Koordinatörü Aslı Malay Tuncer, “Kadın çalışanlar lojistik sektöründe beyaz yakalı pozisyonlarda yer alma imkanı bulabiliyorlar. Ancak belli bir kademeden sonra cam tavan dediğimiz sınırlarda kalıyorlar, kadınların yönetim kademesinde ve şirketlerin C-Level pozisyonlarında, karar verici mercilerdeki sayılarını artırmak istememiz kadar, lojistik sektöründe sahada çalışmak isteyen özellikle liman sahalarında görev almak isteyen birçok kadın çalışan da var. Dolayısıyla kadın çalışanlar için her kademede çalışma şartlarının iyileştirilmesi, eşitlikçi ve gelişime açık bir sektör ortamı oluşturmak da oldukça önemli.” diye konuştu.

“KADIN ÇALIŞAN ETKİSİ HAKKINDA ANKET”

UTİKAD, Lojistik Sektörü Kadın Etki Raporu çalışmaları kapsamında İstanbul Üniversitesi Ulaştırma ve Lojistik Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Ebru Demirci’den destek alıyor. Prof. Dr. Ebru Demirci tarafından hazırlanan “Kadın Çalışan Etkisi Hakkında Anket” Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu’nda lojistik işletmelerinde görev yapan çalışanların profilleri ile görev yaptıkları işletmelerin performansları arasındaki ilişkiyi incelemek üzere tasarlandı.

UTİKAD Kadın Lojistikçiler Odak Grubu Koordinatörü Aslı Malay Tuncer, “KLOG olarak 150’nin üzerinde grup üyemizle birlikte sektördeki kadın gücünü, sektöre getirdiği farklılıkları paylaşmaya ve yeni nesil lojistisyenlere bu bilinci yerleştirmeye çalışıyoruz. 2022 yılında hayata geçirdiğimiz Mentor-Mentee Projesi ile grup üyemiz olan üst düzey mevkilerde görev yapan 15 kadın yönetici, 15 kız öğrenci ile eşleşerek staj dönemleri boyunca birebir çalışma imkanı bulmuştu. Bu dönemde de bu projemizin ikincisini gerçekleştireceğiz. KLOG olarak Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu sonrasında en heyecan duyduğumuz projelerimizden biri olan Mentor-Mentee Projesi ile de sektöre yeni adım atacak kadın çalışanları destekliyoruz.” dedi.

Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu’nun Prof. Dr. Ebru Demirci’nin katkılarıyla hazırlanmasının ardından kamuoyu ile paylaşılacağını belirten Aslı Malay Tuncer, “Raporun sağlıklı ve verimli sonuçlar ortaya koyabilmesi için lojistik sektöründe faaliyet gösteren tüm firmalarımızı anketi yanıtlamaya davet ediyorum. Ankete katılmak ve katkı vermek isteyenler UTİKAD ile iletişime geçebilirler.” diye konuştu.

Kadın Çalışan Etkisi Hakkında Anket için tıklayınız.

 

Devamını oku

Trend olan