Takip Edin

Sektörel Gündem

Kentsel dönüşümde kiracıların hakları neler? Evi riskli kiracıya yol haritası

Kiralık ev bulmanın zor olduğu, fiyat artışının durmadığı piyasada kiracıları zorlu bir süreç bekliyor. Evi riskli çıkan kiracılar ne zaman taşınacak, devletten taşınma ve kredi desteği alacak mı, yenilenen evlerde yeniden kiracı olabilecek mi?

Yayınlanma tarihi

-

Hürriyet Gazetesi’nden Gülistan Alagöz’ün haberine göre yaşanan deprem felaketi sonrasında birçok kişi evinin ne kadar güvenli olduğunu öğrenmek için risk tespiti yaptırmaya başladı.

Kentsel dönüşümde kiracı hak ve sorumlulukları tüm yönleriyle ele alındı. Süreç ile ilgili olarak, Avukat Çiğdem Kezer şu yanıtları verdi:

Kiracı risk tespiti yaptırabilir mi ve çıkan karara itiraz edebilir mi?

Kiracılar Kentsel Dönüşüm yasası kapsamında risk tespiti yaptıramaz. Ancak Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İl Müdürlüklerine başvurup, binanın riskli olmasından endişe duyduğunu, taşınmazın fotoğrafları veya diğer delilerle bir dilekçe sunarak belirtebilirler. Bu durumda kanunda belirtildiği şekilde, il müdürlükleri şikâyeti değerlendirir, resen tespit yapar ya da maliklerden yaptırmasını ister. Bunun yanında İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) de binalarda hızlı tarama yöntemi ile test yapıyor. Kiracılar da başvuru ile yapısı için hızlı tarama isteyebilir. Bilinmesi gereken önemli detay; İBB verileri dönüşüm için resmî sonuç niteliği taşımaz. İtiraz konusunda ise tapu hissedarları riskli yapı tebliğinden sonra 15 gün içinde riskli yapı kararına itiraz edebilir. Başvuru komisyonca değerlendirilir, karar kesinleşir ya da eksik bir husus varsa yeni çalışma yapılır. Ancak bu itirazı kiracılar yapamaz.

Riskli kararı sonrası kiracı evi ne zaman tahliye etmeli?

Mülk sahipleri gibi kiracılar da riskli yapı kararı kesinleştikten sonra evi tahliye etmek zorunda. Eline ‘eviniz riskli’ kararı ulaşan ev sahipleri kiracılara kararı tebliğ eder. Belediye 60 gün süre, sonra 30 günden az olmak üzere ek süre verir. Bu sürede boşaltılmazsa elektrik, su ve doğalgaz kesilir ve kolluk kuvveti desteği ile tahliye yapılır.

Tahliye sonrası kira sözleşmesi geçersiz mi sayılır?

Riskli yapı kesinleşme kararı eline ulaşan mülk sahibi tahliye için kiracısına tebligat yolladığında, sözleşmenin 6306 sayılı yasa kapsamında riskli yapı tespti kesinleştiğinden feshedildiğini de belirtir. Söz gelimi bir yıllık kira sözleşmesi yapıldı, 2. ayda riskli yapı kararı kesinleşti ve siz de 2 ay sonunda evden çıktınız. 12 aylık sözleşmeniz de olsa 4. ay sonunda artık sözleşmeniz sona eriyor.

Ev sahibi ve kiracı kira ve kredi desteğinden birini seçebiliyor

Kiracılar da kira ya da kredi desteği alabilir mi?

Kira yardımı ev sahipleri için riskli yapılarda 18 ay, riskli ve rezerv yapı alanlarında en fazla 48 ay olarak uygulanıyor. Ev sahiplerine aylık ödeme yapılırken, kiracı ve sınırlı ayni hak sahiplerine (oturum hakkı olana) ‘bir kez ödeme’ yapılıyor. İstanbul’da kiracılara 7 bin lira, Ankara, Antalya, Bursa ve İzmir’de 6 bin lira, diğer büyükşehirlerde 5 bin lira, büyükşehir olmayan illerde ise 4 bin lira ödeniyor. Sınırlı ayni hak sahiplerine de bir kereye mahsus 10 bin ile 17 bin 500 lira arasında değişen miktarlarda ödeme yapılıyor. En az 1 yıldır riskli yapıda oturan kiracılar veya ikamet etmek şartıyla sınırlı ayni hak sahipleri de faiz destekli kredi imkânından faydalanıyor. Yapılan son düzenleme ile konut edinme kredisinde üst limit 600 bin liradan 1 milyon 250 bin liraya yükseltildi. 1.49 faiz oranının 0.70’ini Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı karşılıyor, vatandaş da 0.79 faiz imkânıyla krediden yararlanıyor. Ev sahibi ve kiracı kira ve kredi desteğinden birini seçebiliyor.

Kiracı riskli evde tahliye sonrası depozitosunu alabilir mi?

Mülk sahibi dönüşüm nedeniyle tahliyede kiracının depozitosunu ödemek zorunda. Tahliye ve yıkım kararı bu sorumluluğu etkilemez.

Evde kiracı olma hakkı önce eski kiracıya ait

Dönüşüm sonrası kiracı yeni evde yeniden kiracı olur mu?

Mal sahibi, kiracı taşınmazı boşalttığı tarihten itibaren üç yıl içinde yeni yapılan daireyi kiraya verecekse öncelikle eski kiracıya önermeli. Eğer kendi oturmayacaksa, o evde kiracı olma hakkı önce eski kiracıya ait. Ancak mevcut kira piyasası koşullarında bunun uygulanmadığını görüyoruz. Ev sahipleri kanunen bildirmek zorunda da olsa bunu görmezden geliyor. Bu durumda kiracının son kira bedelinin 12 aylık karşılığından az olmamak kaydıyla tazminat alma hakkı doğar.

Yeni dönemde kira rakamı nasıl belirlenir?

Eski kiracının dönüşüm sonrası önceliği olsa da kira bedelleri eskisi gibi kalmaz. Ev sahibi yeni bir kira bedeli belirleme hakkına sahip ve burada bir sınırlama yok. 5 bin liraya oturulan bir ev dönüşüm için boşaltılmış ve kiracı iki yıl sonra yeniden dönmüşse kira 20-30 bin de olabilir.

Son depremler anlaşma süreçlerini de etkiledi

Kiracı-Ev Sahibi anlaşmazlıklarının hiç olmadığı kadar arttığını belirten Avukat Kezer, tahliyede zorlanan kimi ev sahiplerinin çözümü dönüşümde bulduğunu anlattı. Kezer, “Bugün bir tahliye davası en iyi ihtimalle iki-üç yıl sürüyor. Eski yapılarda ev sahipleri bu süreçlerle uğraşmak yerine risk tespiti yaptırıp dönüşüm yoluna gitmeyi seçiyor. Son depremler anlaşma süreçlerini de etkiledi. Eskiden bir-iki metrekare nedeniyle dönüşüme karşı çıkanlar vardı, şimdi oybirliğiyle anlaşılıyor. Ev sahipleri de böylece uzun yıllar beklemek yerine hem kiracıyı çıkarıyor hem de evini yeniliyor.”

Devamını oku
Yorum Yaz

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sektörel Gündem

İNNOMEK ÜRETİM GÜCÜNE DEĞER YARATAN MARKA

Yayınlanma tarihi

-

İNNOMEK’ten Yeni Bir Adım: 31 Mayıs’ta Ürün Lansmanı Gerçekleşiyor İnovatif çözümleriyle dikkat çeken İNNOMEK, 31 Mayıs 2025 Cumartesi günü gerçekleştireceği özel bir etkinlikle yeni ürünlerini tanıtacak.

İNNOMEK yetkilileri, “Üretim gücümüzü ve saha çözümlerimizi sizinle paylaşacağımız lansman etkinliğimize davetlisiniz, bu özel günde sizleri de aramızda görmekten büyük mutluluk duyarız” ifadelerini kullandılar.

Etkinlik Detayları;
Tarih:31 Mayıs 2025, Cumartesi
Yer: İNNOMEK
Saat: 13.00

Devamını oku

Sektörel Gündem

SAHİMDER İş- Mak Fest 2025 Sakarya’da Kapılarını Açtı

Yayınlanma tarihi

-

15 – 18 mayıs tarihleri arasında kapıları açık olacak olan SAHİMDER İş- Mak Fest 2025, Serdivan AVM karşında eşsiz bir törenle başladı. Sektörün önde gelen markalarını bir araya getirdi.

Sakarya Hafriyatçılar ve İs Makinaları Derneği (SAHİMDER) öncülüğünde hayata geçirilen İş – Mak Fest 2025, sektörde önemli bir adım atarak ağır iş makineleri dünyasını Sakarya’da bir araya getirdi. Sanayi ve teknoloji alanında dikkat çeken etkinlik, büyük bir katlımla başladı. Açılışta, Serdivan ve Erenler Belediye başkanları ile sivil toplum temsilcileri hazır bulundu. Katılımcılar, festivalin şehir ve ülke ekonomisi açısından taşıdığı öneme vurgu yaptı. Vinçlerden ekskavatörlere, kaldırma sistemlerinden inovatif platform çözümlerine kadar birçok ürünün sergilendiği alanda ziyaretçiler, sektörel gelişmeleri yakından takip etme fırsatı yakaladı.

Açılış Hep Birlikte Yapıldı

Etkinliğin açılış kurdelesi; Serdivan Belediye Başkanı Osman Çelik, Erenler Belediye Başkanı Şenol Dinç, 15 Temmuz Milli irade Derneği Genel Başkan Vekili Yunus Özçelik, SAHİMDER Başkanı Can Akova, SAHİMDER yöneticileri ve katılımcı firma temsilcileri tarafınca birlikte kesildi. İş makineleri dünyasının kalbi bu hafta Sakarya’da atıyor. Ekskavatörlerden vinç sistemlerine, platform çözümlerinden kaldırma ve taşıma ekipmanlarına kadar çok sayıda ürün, etkinlik alanında ziyaretçilerin ilgisine sunuluyor. Katılımcılar, firmaların sahada sergilediği ürünleri yakından inceleme ve avantajlı tanıtım kampanyalarından faydalanma şansı yakalıyor.

SAHİMDER Başkanı Can Akova “Hedefimiz, Bu Organizasyonu Geleneksel Hale Getirmek ve Her Yıl Daha Da Büyütmek. ” Açılışta konuşan SAHİMDER Başkanı Can Akova, “Bu yıl Sakarya’da sektörel anlamda önemli bir adım attık. Türkiye’nin dört bir yanından iş makinaları temsilcilerini bir araya getirdik. Hedefimiz, bu organizasyonu geleneksel hale getirmek ve her yıl daha da büyütmek.

Destek veren tüm kurumlara ve firmalara teşekkür ediyorum” dedi.

İş-Mak Fest 2025, 15-18 Mayıs tarihleri arasında her gün 10.00-19.00 saatlerinde ziyarete açık olacak.

 

Devamını oku

Sektörel Gündem

Manliftlerde Lityum Akü Dönemi: Avantajlar ve Dezavantajlar

Yayınlanma tarihi

-

Günümüzde inşaat, bakım ve lojistik sektörlerinde yaygın olarak kullanılan personel yükseltici platformlar (makaslı platformlar, eklemli platformlar, dikey platformlar vb.), teknolojik gelişmelerle birlikte daha verimli ve sürdürülebilir hale geliyor. Bu dönüşümün en önemli parçalarından biri ise lityum iyon (Li-ion) akü teknolojisi.

Geleneksel kurşun-asit akülere kıyasla daha uzun ömürlü, hızlı şarj olabilen ve bakım gerektirmeyen lityum aküler, birçok platform üreticisi tarafından tercih edilmeye başlandı. Sektörde bu teknolojiyi benimseyen firmalar arasında Trojan Battery ve Anko Enerji gibi önemli üreticiler yer alıyor. Özellikle Anko Enerji, manlift sistemleri için lityum akü dönüşüm ve enerji çözümleri sunarak işletmelere verimlilik ve maliyet avantajı sağlıyor.
Ancak lityum akülerin avantajları kadar, dikkate alınması gereken bazı dezavantajları da bulunuyor. İşte personel yükseltici platformlarda lityum akü kullanımının öne çıkan artıları ve eksileri:

Lityum Akülerin Avantajları
1. Daha Uzun Ömür
Lityum aküler, kurşun-asit akülere kıyasla 3 ila 5 kat daha uzun ömürlüdür. Ortalama 2.000 ila 5.000 şarj döngüsü sunarak, işletmeler için daha az değiştirme maliyeti anlamına gelir.

2. Daha Hızlı Şarj Süreleri
Lityum aküler, geleneksel akülere kıyasla çok daha kısa sürede şarj olur. Bu özellik, platformların daha kısa sürede kullanıma hazır hale gelmesini sağlayarak iş verimliliğini artırır.

3. Kısa Süreli Şarj İmkanı
Kurşun-asit aküler, tam şarj olmadan kullanıldığında ömürlerini kısaltabilir. Ancak lityum aküler bu sorunu yaşamaz. Örneğin, 1 saatlik öğle molasında bile şarj edilebilir ve kullanım ömrüne zarar vermeden çalışmaya devam edebilir.

4. Daha Hafif ve Kompakt Yapı
Lityum aküler, aynı kapasitedeki kurşun-asit akülere göre daha hafiftir. Bu da personel yükseltici platformların taşınmasını ve manevra kabiliyetini artırır.

5. Bakım Gerektirmeyen Kullanım
Lityum aküler, su ekleme veya düzenli bakım gerektirmez. Bu özellik, bakım maliyetlerini ve iş gücü ihtiyacını azaltarak işletmelere büyük avantaj sağlar.

6. Çevre Dostu Teknoloji
Kurşun içermeyen yapıları sayesinde çevreye daha az zarar verir ve geri dönüştürülebilir malzemeler içerir. Bu da işletmelerin sürdürülebilirlik hedeflerine katkı sağlar.

Lityum Akülerin Dezavantajları
1. Yüksek Maliyet
Lityum akülerin başlangıç maliyeti, kurşun-asit akülere göre daha yüksektir. Ancak uzun vadede daha uzun ömür, düşük bakım gereksinimi ve enerji tasarrufu sayesinde bu maliyet dengelenebilir.

2. Soğuk Havalarda Performans Kaybı
Düşük sıcaklıklarda, lityum akülerin şarj alma süresi uzayabilir ve performans kaybı yaşanabilir. Soğuk hava koşullarında verimliliği koruyabilmek için özel ısıtma sistemleri gerekebilir.

3. Yangın Riski
Lityum iyon aküler, delinme veya aşırı ısınma durumunda yangın riski taşıyabilir. Ancak günümüzde gelişmiş güvenlik sistemleri sayesinde bu risk büyük ölçüde minimize edilmiştir.

Lityum Akülerle Geleceğe Yatırım
Sektörde lityum akü kullanımı giderek yaygınlaşırken, daha uzun ömür, yüksek verimlilik ve çevre dostu yapısıyla işletmeler için cazip bir alternatif haline gelmiştir. Ancak yüksek yatırım maliyeti ve soğuk hava koşullarındaki performans düşüşü gibi dezavantajları göz önünde bulundurulmalıdır.

Lityum akü teknolojisi, uzun vadede hem maliyet hem de operasyonel verimlilik açısından önemli kazançlar sunarak personel yükseltici platformlarda yeni bir dönem başlatıyor.
Lityum akülerle donatılmış platform üreticilerinin sunduğu çözümler ve toplam sahip olma maliyetleri değerlendirilerek doğru yatırım kararları alınabilir.

Devamını oku

Trend olan