Enerji Projeleri
İZODER: ENERJİDE DIŞA BAĞIMLILIĞI AZALTMAK İÇİN YALITIM SEFERBERLİĞİ BAŞLATILMALI

Enerji tüketiminin her geçen gün arttığına dikkat çeken İZODER Başkanı Emrullah Eruslu, enerjide dışa bağımlılığı azaltmak için kalıcı çözümlere odaklanılması ve yalıtım seferberliğinin bir an önce başlatılması gerektiğini vurguladı.
Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı tarafından açıklanan Enerji Dengesi Raporu’na göre 2020 yılında ülkemizin enerji tüketiminin 2019 yılına göre yüzde 3,0 oranında artarak yaklaşık 112,9 milyon TEP olarak gerçekleştiğine dikkat çeken İZODER Başkanı Emrullah Eruslu, “Enerji ihtiyacımız giderek artıyor. Türkiye olarak enerji ihtiyacımızın yüzde 70’inin ithal ediyoruz. Enerji tüketimi arttıkça makro düzeyde ülkemizin enerji ithalatı faturası da maalesef yükseliyor. Bu tutar, 2021 yılı Kasım ayında, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 160,3 artarak 6 milyar 597 milyon 433 bin dolara yükseldi. Son 5 yılda enerji ithalatına yapılan toplam ödeme 213 milyar doları geçti. Sektörlere göre enerji tüketimi incelendiğinde; yüzde 32,7’lik pay ile konut ve hizmet sektörlerinden oluşan bina sektörü ve yüzde 32,3’lük pay ile sanayi sektörü öne çıkıyor.” dedi.
Binalarda enerji verimliliği için yalıtım şart
Binalarda tüketilen enerjinin yüzde 80’inin ısıtma ve soğutma amaçlı tüketildiğini belirten Eruslu, “Kış koşullarının etkisini yakından hissettiğimiz şu günlerde konutların ısıtma ihtiyaçları öne çıkmaktadır. Isıtma ihtiyacımızın artması faturaların da kabarmasına yol açıyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Gelir ve Yaşam Koşulları araştırmasına göre “yalıtımsızlıktan dolayı ısınamama” en çok karşılaşılan konut ve çevre problemi oldu. Kurumsal olmayan nüfusun yüzde 39,3’ü konutunda izolasyondan dolayı ısınma sorunu, yüzde 36,9’u sızdıran çatı, nemli duvarlar, çürümüş pencere çerçeveleri vb. problemleri yaşarken, yüzde 26,1’i trafik veya endüstrinin neden olduğu hava kirliliği, çevre kirliliği veya diğer çevresel sorunlarla karşılaştı. Oysa ısı yalıtımıyla hem ısınıp hem de faturaları yarı yarıya indirmek mümkün.” ifadelerini kullandı.
Mevcut binalar için bir an önce ısı yalıtımı seferberliği başlatılmalı
İZODER Başkanı Emrullah Eruslu açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Ülkemizde mevcut bina stokumuzun sadece yüzde 20’si ısı yalıtımı ile ilgili mevzuatların kapsamında. Yüzde 80’lik mevcut bina stokumuza yönelik tedbirler almadan, arzulanan enerji verimliliği hedeflerine ulaşılması mümkün değil. İZODER olarak, tüketicinin alım gücünü desteklemek amacıyla uzun süredir üzerinde çalıştığımız yalıtım kredisi kampanyasının hayata geçmesini bekliyoruz. Bu çerçevede vatandaşlarımıza yönelik olarak düşük faizli, uzun vadeli kredi seçenekleri ve KDV iadesi vb. teşvikler içeren bir kampanyanın acilen hayata geçirilerek ülkemizde ısı yalıtımı seferberliğinin başlatılması gerektiğine inanıyoruz.”
Konutlarımızı ısıtmak için çok enerji harcıyoruz
Ülkemizde, mevzuatlarda tanımlanan asgari şartları sağlayan binaların, birim metrekarede yıllık 120-150 kW seviyesinde enerji tüketecek şekilde tasarlandığına dikkat çeken İZODER Başkanı Eruslu, “Gelişmiş ülkelerde ise bu değerler metrekare başına 30-50 kW seviyelerine çekilmiş durumdadır. Dolayısıyla bu ülkelerle mukayese edildiğinde ülkemizde yeni yapılan bir bina 2,4 ila 5 kat daha fazla enerji tüketmektedir. Aramızdaki bu farkın kapatılması için 2008 yılından beri iyileştirmediğimiz mevzuatlarımızın geliştirilmesi için esaslı ve cesur adımları atmamız gereklidir. Dernek olarak hayata geçirdiğimiz “Tek Yol U Dönüşü Kampanyamızla” mevzuatların iyileştirilmesi konusuna dikkat çekiyoruz. Ortak hedefimiz Türkiye’deki binaların daha az enerji harcayan çevre dostu bir yapıya kavuşması olmalı. Enerji verimliliğinde gelişmiş ülkelerle aramızdaki mesafeyi kapatacak esaslı adımları atarak enerji limitlerimizi belirlememiz gerekiyor. Bu çalışmalar kapsamında ülkemiz için neredeyse sıfır enerji verimli bina tanımı yapılmalı ve hedef olarak ortaya konulmalıdır.” dedi.
Kentsel dönüşüm fırsatını iyi değerlendirmeliyiz
Türkiye’de, verimsiz mevcut bina stokunun yalıtımla enerji verimli ve çevre dostu yapılara dönüştürülebilmesi için ‘kentsel dönüşüm’ gibi çok önemli bir fırsat olduğunu söyleyen Eruslu, “Ulusal Kentsel Dönüşüm eylem planı uyarınca 6,7 milyon hanenin kentsel dönüşüme tabi olacağını ve bu binaların 50-80 yıl boyunca kullanacağını düşündüğümüzde enerji verimliliği ile ilgili mevzuatlarımızı bir an önce geliştirmemizin ne denli önemli olduğu ortaya çıkmaktadır.” vurgusunu yaptı.
Sanayide enerji verimliliği için yalıtım şart
Emrullah Eruslu, sanayide ise enerji tüketiminin ağırlıklı kısmının proses ve alan ısıtmasında kullanıldığını belirterek, endüstriyel proseslerde yapılacak olan ısı yalıtımı uygulamalarının, sağlamış oldukları enerji verimliliği ile kendini çok kısa sürede geri ödeyeceğini söyledi.
İZODER Başkanı sözlerini şöyle sürdürdü: “Öte yandan Avrupa Yeşil Mutabakatı (AYM), uluslararası ticaret arenasında rekabetçi olmak isteyen tüm sanayi tesislerinin enerji verimliliği projelerini hayata geçirmeye ve karbon ayak izlerini azaltmaya itmektedir. Dolayısıyla endüstriyel tesislerde yapılacak tesisat yalıtımı uygulamaları sağladıkları enerji verimliliği ve sera gazı salımlarındaki azalma ile sürdürülebilirlik anlamında öne çıkacaktır. Hayata geçirilecek olan tesisat yalıtımı uygulamaları ayrıca üretim maliyetlerindeki enerji yükünün azaltılmasına ve uluslararası pazarlarda fiyat avantajı sağlayarak rekabetçi çözümler sunarak mali sürdürülebilirliğe de katkı sağlayacaktır.
Yalıtım uygulamaları ile düşük karbonlu ve enerji verimli üretime geçtiğimizde, coğrafi yakınlık avantajı ile ülkemizin AB ülkelerine olan ihracatının artması da sağlanacaktır. Yalıtım bu yönüyle bakıldığında makro düzeyde ülke ekonomisinin geliştirilmesi için daha da vazgeçilmez bir unsur haline gelmiştir.”
Enerji Projeleri
TÜREB, WINDEUROPE 2025’Te “Türkiye Rüzgarıyla Sahadaydı” Dedirtti

Rüzgar enerjisi alanında dünyanın önde gelen etkinliklerinden biri olan WindEurope, bu yıl Türkiye açısından ayrı bir önem taşıdı.
Türkiye Rüzgâr Enerjisi Birliği (TÜREB), ülkemizin rüzgar enerjisi kapasitesini uluslararası düzeyde tanıtmak amacıyla Danimarka’da gerçekleşen WindEurope 2025 etkinliğine 100’ü aşkın kişilik bir heyetle güçlü bir katılım sağladı. Kopenhag’da düzenlenen etkinlikte TÜREB’in organize ettiği özel oturum büyük ilgi gördü. “Türkiye Rüzgarında Yeni Dalga: Büyüme, Yatırım ve Küresel Rekabet” başlıklı oturum, birbirinden değerli konuşmacılarla, TÜREB Başkanı Dr. İbrahim Erden’in moderatörlüğünde gerçekleştirildi.
T.C. Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkan Yardımcısı Sn. Zeynel Kılınç, Enerjisa Üretim CEO’su Sn. Mert Yaycıoğlu TÜREB Sanayiden Sorumlu Başkan Yardımcısı ve TPI EMEA Bölgesi Başkan Yardımcısı Sn. Gökhan Serdar oturumda konuşmacı olarak yer aldı.
Sıfırdan 20 Bin İstihdama
TÜREB Başkanı Dr.İbrahim Erden, konuşmasında:
“Türkiye, kamu ve özel sektörler arasındaki güçlü iş birliğinin de etkisiyle, yirmi yıl önce sadece birkaç yüz megavattan bugün yaklaşık 14 GW’a çıkarak rüzgar enerjisinde kayda değer bir ilerleme gösterdi. İleriye baktığımızda, iddialı hedefimiz, Türkiye’nin küresel yenilenebilir enerji manzarasındaki önemli rolünü vurgulayarak 2035 yılına kadar 48 GW’a ulaşmak. Bugün, WindEurope 2025’te, Avrupa’nın ortak enerji vizyonuna olan sürekli bağlılığımızı vurgulayarak 100’ü aşkın katılımcıdan oluşan bir heyete gururla katılıyoruz. En önemlisi, Türkiye’nin 2028 yılında WindEurope Yıllık Etkinliğine ev sahipliği yapmak üzere adaylığını duyurmaktan mutluluk duyuyorum. WindEurope 2028’i İstanbul’da düzenlemek, Türkiye’nin Avrupa ve Asya arasında yenilenebilir enerji merkezi olarak stratejik konumunu vurgulayacak ve sektörümüzde iş birliğini, yenilikçiliği ve sürdürülebilir büyümeyi daha da teşvik edecektir” dedi.
T.C. Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkan Yardımcısı Sn. Zeynel Kılınç Türkiye’nin halen önemli ölçüde dışa bağımlı olduğunu belirten Kılınç, bu durumu değiştirmek için daha fazla yerli üretim, daha fazla yatırım ve daha güçlü bir iş birliği ortamı gerektiğini ifade ederek Türkiye’nin enerji bağımsızlığına ulaşma konusundaki kararlılığını vurguladı.
“Zorlukları Yakından İzlediyoruz”
devletin bu alandaki vizyonunu yatırımcılarla paylaşma sürecinde aktif iletişim kurduklarını ve sektördeki zorlukları yakından izlediklerini belirtti. Bakanlıklar ve özel sektör arasındaki iş birliğinin artırılması gerektiğinin de altını çizdi.
“Büyüme Potansiyelinin Devlet-Yatırımcı Dengesinin Doğru Kurulmasına Bağlı”
TÜREB Sanayiden Sorumlu Başkan Yardımcısı ve TPI EMEA Bölgesi Başkan Yardımcısı Gökhan Serdar, sektörün büyüme potansiyelinin devlet-yatırımcı dengesinin doğru kurulmasına bağlı olduğunu dile getirdi. Mevcut zorluklara ek olarak, makroekonomik dalgalanmaların küresel rekabet açısından yeni bir zorluk oluşturduğunu belirtti.
Türkiye’nin, Avrupa için güvenilir bir tedarik zinciri ortağı olduğuna dikkat çeken Serdar, bu güvenin devamı için Avrupa’daki partnerlerle daha yakın iş birliklerinin kurulması gerektiğini ifade etti.
Enerjisa Üretim CEO’su Mert Yaycıoğlu, uzun süren izin süreçleri, şebeke bağlantı zorlukları ve çevresel-sosyal etkiler. Bu sorunların aşılması için izin süreçlerinin hızlandırılması, yatırım süreçlerinin optimize edilmesi ve kamu desteğinin artırılması gerektiğini söyleyerek sektörün karşılaştığı en temel sorunlara dikkat çekti. Ayrıca, siber güvenlik konusunun rüzgar enerjisi sektöründe giderek daha kritik hale geldiğini vurgulayan Yaycıoğlu, dijitalleşme yatırımlarının hem bugün hem de gelecekte öncelikli olacağını ifade etti.
Enerji Projeleri
Rüzgar Endüstrisi 2.2 Milyar Dolara Ulaştı

KOPENHAG – Türkiye Rüzgâr Enerjisi Birliği (TÜREB) ve beraberindeki heyet, Danimarka’nın başkenti Kopenhag yakınlarında bulunan Middelgrunden deniz üstü rüzgâr enerjisi santralini ziyaret etti.
Kopenhag’ın 3,5 kilometre açığında, Oresund deniz yolu güzergahında yer alan santral, 2000 yılında inşa edildiğinde her biri 2 megavat gücünde olan 20 türbiniyle dünyanın en büyük deniz üstü rüzgâr çiftliği olarak kayıtlara geçmişti. Hâlen Kopenhag’ın elektrik ihtiyacının yaklaşık yüzde 4’ünü karşılıyor.
“Türkiye’nin Rüzgâr Endüstrisi 2,2 Milyar Dolar Değere Ulaştı”
Santral gezisi kapsamında açıklamalarda bulunan TÜREB Deniz Üstü Rüzgâr Enerjisinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ufuk Yaman, Türkiye’nin rüzgâr endüstrisinin 2,2 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaştığını ve bu endüstrinin cirosunun yüzde 70’inin ihraç edildiğini vurguladı.
Deniz Üstü Rüzgâr Enerjisi Daha Avantajlı
Daha yüksek üretim kapasitesi sunması nedeniyle deniz üstü rüzgâr enerjisinin avantajlı olduğunun altını çizen Yaman, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Denizüstü rüzgâr sadece enerji üretimi olarak görülmemeli. Bu alana yatırım yaparken tedarik zincirini oluşturma, know-how elde etme ve bu bilgiyi ihracata yönlendirme imkânı bulacağız. Şu an 2,2 milyar dolara ulaşan, cirosunun yüzde 70’ini ihraç eden bir karasal rüzgâr endüstrisi söz konusu. Aynı başarı deniz üstünde de elde edilebilir. Deniz üstü rüzgâr enerjisine gerekli destek sağlanabilirse çok ciddi bir sanayi oluşacak, önümüzdeki 10 yılda Avrupa’nın enerji dönüşümünde önemli rol oynayacak. Böylelikle Türkiye’nin cari açığını kapatmaya destek olacak bir sanayiyi tetiklemiş olacağız.”
Denizüstü Rüzgâr Projeleri İçin Marmara’da Çalışmalar Sürüyor
Yaman, Türkiye’de şu an için deniz üstü rüzgâr enerjisi projelerine ilişkin dört alanın belirlendiğini belirtti. Marmara Denizi’ndeki üç bölgede ölçümlerin başladığını ve bu bölgelerden iki alanın teknik analizler için uygun bulunduğunu aktardı.
“2026 Yılı İlk Çeyrekte Teknik Fizibiliteyi Tamamlamış Olacağız”
Gelecek yılın ilk çeyreği sonunda alanlara ilişkin teknik fizibilite için yeterli verinin toplanmasının hedeflendiğini dile getiren Yaman, şöyle devam etti:
“İklim değişikliği ve küresel ısınma ile mücadelede enerji sektörüne çok iş düşüyor. Deniz üstü rüzgâr enerjisi de önemli bir kaynak olarak değerlendiriliyor. Türkiye olarak enerji kaynaklarını çeşitlendirme konusunda çalışmalar, deniz üstü rüzgâr enerjisi alanında da devam ediyor.”
Enerji Projeleri
Eksim Enerji, Viranşehir GES’te Enerji Üretimine Başladı

Eksim Enerji, YEKA GES-4 projelerinden olan Şanlıurfa Viranşehir Güneş Enerji Santrali (GES) projesinin 45 MW’lık ilk fazında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın kabulü ve ilgili kayıtların tamamlanmasıyla ticari işletmeye başladığını duyurdu. Toplam 191,4 MW kapasiteye ulaşacak santral, tamamlandığında 135 bin hanenin elektrik ihtiyacını karşılayacak temiz enerjiyi üretecek. Proje detayıyla ilgili bilgi veren Eksim Enerji CEO’su Arkın Akbay, “Yaklaşık 2.800 dönümlük bir alanda hayata geçirdiğimiz projemizde, bugüne kadar 1 milyon saatlik mesai gerçekleştirdik. İlk fazın üretime başlamasıyla emeklerimizin ilk karşılığını almış olduk. Başta Bakanlığımız olmak üzere ülkemize verdiğimiz taahhütlerimizi yerine getirmiş olmanın gururunu yaşıyoruz” dedi.
Yenilenebilir enerji yatırımlarıyla Türkiye’nin sürdürülebilirlik hedeflerine büyük katkı sağlayan Eksim Enerji, Şanlıurfa Viranşehir GES projesinin ilk etabında 45 MW’lık kurulu gücü devreye aldı. Tamamlandığında toplam 191,4 MW kapasiteye ulaşacak proje, 135 bin hanenin ihtiyacına karşılık gelen elektrik enerjisini temiz kaynaklardan üretecek. Viranşehir GES yatırımıyla bölge halkının refahına da katkı sağlamayı hedefleyen Eksim Enerji, tarıma elverişsiz taşlık alanların temizlenip verimli hale getirilmesinden bölgede özel sağlık taramalarına kadar sosyal sorumluluk odaklı çalışmalar da yürütüyor.
1 milyon saatin üzerinde mesai gerçekleştirildi
Kurulu gücünün büyük kısmını rüzgar ve hidroelektrik enerjisi santrallerinde bulunduran şirket, Viranşehir GES projesiyle birlikte portföyüne güneş enerjisini de ekledi. Yenilenebilir enerji kaynaklarına yaptığı yatırımlarla sektördeki konumunu güçlendiren şirket, bu projeyle hem üretim kaynağı çeşitliliğini artırıyor hem de temiz enerji üretimine katkıda bulunmaya devam ediyor.
Viranşehir’in zorlu topoğrafyasında büyük ölçekli bir yatırımı daha hayata geçirdiklerini aktaran Eksim Enerji CEO’su Arkın Akbay, “Yaklaşık 2.800 dönümlük bir alanda hayata geçirdiğimiz projemizde, bugüne kadar 1 milyon saatlik mesai gerçekleştirdik. İlk fazın üretime başlamasıyla emeklerimizin ilk karşılığını almış olduk. Başta Bakanlığımız olmak üzere ülkemize verdiğimiz taahhütleri yerine getirmiş olmanın gururunu yaşıyoruz” dedi.
Akbay, projenin şirketin uzun vadeli büyüme stratejisinin önemli bir parçası olduğuna dikkat çekerek, “45 MW mevcut üretimimizi, kısa süre içerisinde artırarak kurulu gücümüzü çok yakında 191,4 MW’a çıkaracağız” ifadelerini kullandı.
Bölgeye çok yönlü sosyal ve iktisadi destek
Eksim Enerji’nin Viranşehir GES projesi, bölge halkına doğrudan istihdam olanakları sunmanın yanı sıra sosyal sorumluluk çalışmalarıyla da öne çıkıyor. Bu çalışmalar kapsamında, proje sahasındaki yoğun taşlık alanların temizlenip tarıma uygun hâle getirilerek yöre halkına destek sağlandı. Konuya dair detayları paylaşan Akbay, “Yatırımlarımızla Türkiye’nin her bölgesinde var olmanın bizlere yüklediği sorumluluğun farkındayız. Kazandığımızı, bir arada bulunduğumuz bölge halkının refahı için kullanmaya azami özen gösteriyoruz. Viranşehir’deki GES projemizi hayata geçirirken bölge halkının ekonomik gücünü zorlayan taşlık arazileri temizleme işlemini gerçekleştirdik. Bu kapsamda arazileri taştan arındırarak verimi yüksek bu toprak alanlarını, komşusu olduğumuz köyümüzün istifadesine sunduk. Mahsulü görmek için sabırsızlanıyoruz” dedi.
2029’a kadar 2.200 MW’ı aşan kurulu güce ulaşacak
Eksim Enerji, geçtiğimiz yıl Sakarya’nın Geyve ilçesinde gerçekleştirdiği 80 milyon Euro’luk kapasite artışıyla kurulu gücünü artırırken, yenilenebilir kaynaklardan ürettiği temiz enerjinin ülke genelindeki payını da yükseltmeye devam etti. Geyve’de 9 adet N163 rüzgar türbinini daha devreye alarak önemli bir eşiği geride bırakan şirket, benzer başarıyı şimdi de Şanlıurfa’nın Viranşehir ilçesindeki güneş enerjisi santralinde gerçekleştiriyor.
2029’a kadar hayata geçirecekleri yenilenebilir enerji yatırımlarıyla ‘ilave 1.463 MW kapasite’ hedefi doğrultusunda önemli aşamalardan birini tamamladıklarını kaydeden Arkın Akbay, “Yenilenebilir enerji yatırımlarımızla ülkemizin yeşil enerji hedeflerine katkıda bulunuyor ve daha iyi bir gelecek için sorumluluk alıyoruz. 2029’a kadar yurt içi ve yurt dışındaki stratejik projelerimizi devreye alarak 2.200 MW’ı aşan bir kurulu güce ulaşma yolunda hızla ilerliyoruz” ifadelerini kullandı.
-
1 Konu 1 Konuk4 yıl önce
Sarılar Group’un Genç Yöneticisi Hanifi Gürbüz: Yatırım Odaklıyız, Covid-19 Sürecinde Bile Çalışmalarımız Devam Ediyor…!
-
Özel Haber3 yıl önce
ELFATEK’TEN AKİBA
-
Ağır Yük Taşıma Araçları4 yıl önce
GEMLİK AKTAŞ-1 LOJİSTİK’İN GURUR GÜNÜ
-
Özel Haber4 yıl önce
HASANKEYF’TEKİ TARİHİ TAŞIYAN ÇABA MİSNAK, DÜNYADA YAPILAMAYANI YAPARAK HEM TARİHİ TAŞIDI HEM DE TARİHE GEÇTİ
-
Son Dakika4 yıl önce
Hareket Turquality ile Globaldeki Gücüne Güç Katacak
-
Özel Haber4 yıl önce
Salih Kodaman: Müşteriye verdiğimiz güven, bizim en büyük farkımız
-
Son Dakika4 yıl önce
Düzce eşrafından Sadettin Kayışoğlu vefat etti.
-
Son Dakika3 yıl önce
Devrilen forkliftin altında kalan operatör can verdi