Tedarik Zinciri
“İhracat yapan firmalar çiftçinin üretimine değer katıyor”
Yayınlanma tarihi
1 sene önce-


Sivas’ta süt ve süt ürünleri üretimi yapan Tuğba Çiftlik Mamulleri, Akdeniz İhracatçılar Birliği’nin rakamlarına göre, 2020’nin en fazla ihracat yapan 3 firmasından biri oldu. Üretim miktarının yüzde 95’ini İngiltere, Malezya, Tayland, İran, Singapur ve Azerbaycan’ın da aralarında bulunduğu birçok ülkeye ihraç eden firma, dünyanın en büyük fastfood zincirlerine de özel üretim yapıyor.
Bölgenin en büyük ve en modern tesislerinden birini kurduklarını belirten Tuğba Çiftlik Mamulleri Yönetim Kurulu Başkanvekili Mustafa Cemal Er, “Yüksek kapasiteli bu fabrikayı kurmamızın en büyük gerekçelerinden biri de güçlü ihracat rakamlarına ulaşmaktı. 10 bin metrekare kapalı alana sahip olan fabrikamız, tam kapasite çalıştığında günlük 240 ton üretime ulaşabiliyor. 39’u imalat olmak üzere toplam 50 kişinin çalıştığı fabrikada; günlük süt, ayran, yoğurt, peskütan, beyaz peynir, kaşar peyniri, tereyağı, dondurma ve birçok yöresel ürünün de aralarında bulunduğu 9 ana grup altında, 269 çeşit ürün üretiyoruz” dedi.
Kendi açtığı mağazalarla perakendeye girdi
Yeni pazarlar için görüşmelere devam ettiklerini dile getiren Mustafa Cemal Er, Uzak Doğu ve Ön Asya’da büyümek istediklerini söyledi. “Uluslararası ticaretimizi büyütürken iç pazarda da gücümüzü artırmak istiyoruz. Satışlarımızda yüzde 50 ihracat, yüzde 50 iç pazar seviyesine gelebilmeyi hedefliyoruz” diyen Er, perakendeye yönelik attıkları adımlara dair şunları söyledi: “Üretimde büyük hassasiyetle çalışıyoruz. Bu sebeple ortaya çıkan her ürünümüze büyük değer veriyoruz. Bu ürünlerin sofralara en doğru şekilde ulaşabilmesi için klasik üretici-bayi-perakendeci sistemi dışında bir sistem oluşturma arayışına girdik. Kendi dağıtım ve perakende ağımızı kurmanın daha doğru olduğunu düşünerek adımlarımızı atmaya başladık. Hiçbir aracıya uğramayan ürünümüzü doğrudan kendi mağazamızda satışa sunuyoruz. Böylece fiyatlar vatandaş için erişilebilir seviyede kalıyor. Şu an Sivas’ta 4 şubemiz var. Kısa süre içerisinde Türkiye genelinde şubeleşmeyi ve online satışlara yoğunlaşmayı hedefliyoruz. Çevre illerden başlayarak metropollere ulaşacak bir sistem kuracağız. Böylece dünya ile buluşturduğumuz kalite ve lezzeti; uygun fiyatla ülkemizin insanlarına da sunacağız.”
Üretici, teknolojiden daha fazla yararlanmalı
Başta Sivas olmak üzere tüm Türkiye’de, hayvancılığın devam edebilmesi ve kırsal kalkınmanın sürebilmesi için üreticinin ürününü, kar edebileceği fiyatlara satması gerektiğine dikkat çeken Mustafa Cemal Er, “Üreticiden yüksek fiyatla sütü ancak ihracat yapan firmalar alabilir. İhracat yapan firmalar çiftçinin üretimine değer katıyor. Aslında ihracatın desteklenmesi bir anlamda köylünün de desteklenmesi anlamına geliyor. Sivaslı üreticilerimizin bu sektörde büyüyüp gelişebilmesi için bilim, teknoloji ve otomasyondan daha fazla yararlanması lazım. Ancak bu şekilde önemli girdilerde azami verim alınabilir ve düşük maliyetle daha kaliteli ve sağlıklı süt üretilebilir. Sivas’ta kamu kurum ve kuruluşları bu konuda üreticiye büyük destekler sunuyor. Sivas’ın süt üretimi ve sanayisinde geleceğinin çok güçlü olduğuna inanıyorum” şeklinde konuştu.
Bunu paylaş:
- Twitter üzerinde paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Facebook'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Linkedln üzerinden paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Pinterest'te paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Tumblr'da paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- WhatsApp'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Arkadaşınıza e-posta ile bağlantı göndermek için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Daha fazla
Benzer Haberler
-
Balıkesir’in ihracatında 1 milyar dolara ramak kaldı
-
Turunçgil ihracatında 5 yıldır şampiyon mandalina
-
Türkiye’den 160 ülkeye 1 milyar dolara yaklaşan makarna ihracatı
-
Çelik ihracatında enerji baskısı! ÇİB 2023 hedefini açıkladı
-
“Türkiye, dünyanın cam üretim üssü oldu”
-
Egeli hazır giyimciler kur baskısından şikayetçi


Her biri kendi alanında deneyimli tasarım ve kalite mühendisleriyle, Ar-Ge çalışmaları sayesinde alışılagelmişin dışında ve kaliteli bir ürün yelpazesi oluşturan Hamme Makine şerit testere tezgâhları, boru bükme makineleri ve hızlı kesim elmas uçlu daire testere tezgâhlarının seri üretimleriyle sektörün en büyük çözüm ortaklarından biri. Hamme Makine Satış Müdürü Selçuk Kepir’le firması hakkında konuştuk.
Hamme Makine’nin bir Seçkinler Group firması olduğunu belirten Kepir, “Seçkinler Group’un 4 ana faaliyet alanı bulunmakta. Bunları makine grubu, boru profil, çelik ürünler ve sac çeşitleri oluşturmakta. Hamme Makina, makina grubunda kesici teknolojilerde müşterilerine hizmet sunmaktadır. Ana ürünlerimiz şerit testere tezgâhlarıdır. Bu tezgâhlar, imalatın olduğu her alanda hizmet vermektedir; torna atölyelerinden üst yapı üreticilerine kadar. Bir başka ürün grubumuz CNC testereler dediğimiz hızlı kesim daire testere tezgâhları. Bu daire testereler çok kısa sürede makinaları kusursuz bir şekilde kesen teknolojik ürünler” şeklinde konuştu.
“Türkiye’nin Her Yerine Hizmet Sunuyoruz”
Firmasının 22bin m2’lik bir üretim üssünde 80 personel istihdam etmekte olduğunu ifade eden Kepir, “Aylık 50 makine üretme kapasitemiz bulunmakta. Edirne’den Kars’a kadar Türkiye’nin her yerine hizmet sunabiliyoruz. Yerli pazarda bölgesel bayilerle (Marmara, Çukurova, İç Anadolu ) yürüyoruz. Bu bayiler bizim adımıza ürünlerimizi satıyor. Gezici servislerimiz bulunmakta. Yine satış ekibimiz belli bölgelere dağılarak müşterilerimizle yüz yüze iletişim haline geçmekteler” dedi.
“Bu Yılın Ortalarında Sektörde Hareketlilik Yaşanacak”
Sektörümüzde pandemi döneminde ciddi bir duraklama yaşandı. Buna rağmen bu yılın ortalarında ciddi bir hareketlilik beklemekteyiz. Çin’den yayılan virüs yüzünden Türkiye’ye olan talepte yoğun bir artış oluşturmakta. Bunun yanı sıra otomotiv sektörü ve üst yapı sektöründeki hareketlenmeler piyasayı olumlu yönde etkilemekte.
20 ülkeye ihracat yaptıklarının bilgisini veren Kepir, “Firmamızın bir sloganı bulunmakta; ilk makineyi firma satar, ikinci makinayı ise satış sonrası verilen kaliteli hizmetler. Biz bu ilkeyle yola çıktık. Gerçekten de işinde uzman, dinamik ve tecrübeli bir kadromuz bulunmakta. Alanımızla ilgili üretemeyeceğimiz bir ürün yok. Butik ürünlerden standart ürünlere kadar her türlü makineyi üretebiliyoruz” ifadelerini kullandı.
Bunu paylaş:
- Twitter üzerinde paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Facebook'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Linkedln üzerinden paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Pinterest'te paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Tumblr'da paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- WhatsApp'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Arkadaşınıza e-posta ile bağlantı göndermek için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Daha fazla
Tedarik Zinciri
FMS Akü’yle Aküleriniz Hep İlk Günkü Gibi
Yayınlanma tarihi
5 ay önce-
15 Eylül 2022

Ankara’da 2019 yılında kurulduktan sonra en son teknolojik sistemleri bünyesine katıp, eski ve reaktif olmuş aküleri tekrar ekonomiye kazandıran FMS Akü, sektöre ve ülke ekonomisine önemli bir katkı sağlamakta. FMS Akü Genel Müdürü Süleyman Şimşek’le firması hakkında konuştuk.
FMS Akü’nün dünyadaki son teknolojileri takip edip bu teknolojiler üstüne yatırım yapan yeni bir firma olduğuna işaret eden Şimşek, “Yurtdışında akülerin teorik yaşam döngülerini gerekli şekilde sağlamadığı tespit edilmiş ve bu sorunun giderilmesi adına cihazlar geliştirilmiştir. Bu cihazlara rejenaratör denmekte. İşte biz de bu teknolojiyi Türkiye’ye getirdik. Daha çok, büyük, endüstriyel aküler konusunda hizmet vermekteyiz. Çünkü bu cihazımız yüksek frekanslı pals sistemiyle çalışıyor. Akülerdeki sülfat birikimlerini darbeli pals sistemiyle parçalayıp, reaktif olmuş ürünü yeniden aktif hale getirerek akünün performansını artırıyor. Bir benzetme yapacak olursak bu cihazımızı diyaliz makinasına benzetebiliriz” ifadelerini kullandı.
“Kendi Rejenaratörümüzü Üreteceğiz”
Dünyada 4-5 tane üst düzey nitelikli rejenaratör markası bulunduğunu kaydeden Şimşek, “Bunun yanı sıra Çin, Hindistan gibi ülkelerde pek çok no-name marka da bu işi yaptığını iddia etmekte. Bu arada biz de TÜBİTAK’a konuyla ilgili bir AR-GE projesi sunduk. Umut ediyorum ki bu projemizle 1 yıl içerisinde ülkemizde kendi rejenaratörümüzü üretebileceğiz” dedi.
Açıklamalarında hizmet ve fabrikaları hakkında da bilgi veren Şimşek şunları dile getirdi: “Başta traksiyoner, starter ve stasyoner aküler olmak üzere akü satışlarımız da mevcut. Ankara İvedik Melih Gökçek Bulvarı üstünde bir showroom mağazamız bulunmakta. Bu mağazamızı bir akü market olarak düşünün. Burada en küçük pilden en büyük aküye kadar her türlü ihtiyacı karşılama potansiyeline sahibiz.”
“Rakip Firmalardan Daha da Ayrıcalıklı Bir Yerdeyiz”
Uzun yıllar ünlü bir markanın fabrikasında kalite müdürlüğü yaptığım için akünün imalat aşamalarını, laboratuvar aşamalarına oldukça hakimim. Bunun yanı sıra rejenaratörle teknolojik bir iş yatığımdan dolayı akünün içindeki kimyasal reaksiyonlarda daha da detaya girerek akünün bütün parçacık ve aşamalarını iyi bilmekteyim. Bu durum bizi rakip firmalardan daha da ayrıcalıklı bir yere konumlandırmakta.
Son olarak sektörün ülke ekonomisiyle olan ilişkisi hakkında örnek sunan Şimşek, “2018 yılı verilerini incelediğimiz de 600milyon dolar akü ithalatımız 400milyon dolar da ihracatımız var. Üstelik ithal ettiğimiz aküler traksiyoner ve stasyoner olarak katma değerleri yüksek olan ürünler. İhraç ettiğimiz aküler ise starter olup katma değeri sıfıra yakın. Bu da yetmezmiş gibi ihraç ürünlerimiz %70’i ithal girdi.”
Bunu paylaş:
- Twitter üzerinde paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Facebook'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Linkedln üzerinden paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Pinterest'te paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Tumblr'da paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- WhatsApp'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Arkadaşınıza e-posta ile bağlantı göndermek için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Daha fazla


Haulotte Group (Fransa), Omme Lift (Danimarka), Teupen (Almanya), Ruthmann (Almanya) ve Unic Cranes (İngiltere) gibi dünyaca ünlü markaların Türkiye ve Türkiye Cumhuriyetler distribütörlüğünü yürüten Acarlar Makine özellikle satış sonrası servis hizmetlerindeki başarılarıyla piyasanın çok önemli bir oyuncusu. Acarlar Mak. SSH Müdürü Emrah Güngör’le firmasının satış sonrası verdiği hizmetleri hakkında konuştuk.
Satış sonrası hizmet servisleriniz hakkında okuyucularımızı bilgilendirir misiniz?
Acarlar Makine SSH (Satış Sonrası Hizmetler) departmanı olarak önceliğimiz, müşterilerimizin ihtiyaçlarına en kısa sürede çözüm bulmak ve onlara her daim yanlarında olduğumuzu hissettirmektir. Bu bağlamda müşterilerimiz makinelerini ilk teslim aldıklarında ihtiyaç duymaları halinde kendilerine kapsamlı bir şekilde kullanım eğitimi verilmektedir. Bu eğitim sırasında ayrıca makine üzerinde olası basit arıza kodlarının anlamları, bunların basit çözümleri kendilerine anlatılmaktadır. Aynı şekilde eski müşterilerimize ulaşıp, dönemsel olarak makinelerinin bakıma ihtiyacı olup olmadığı sorulmakta ve talep etmeleri durumunda programa alınarak makinelerin sağlıklı bir şekilde çalışması sağlanmaktadır. Makinelerin sürekli çalışması istenen veya arıza durumunda bulunduğu noktadan acilen alınması gereken durumlarda ise yapılacak özel bakım anlaşmaları ile 7/24 müşteriye hizmet verilmektedir. Buna en güzel örnek THY ile yaptığımız anlaşmadır.
Sektörde son dönem yaşanan kazaların nedenleri hakkında neler söylersiniz?
Son dönemde karşılaştığımız kazaların iki ana başlık altında toplayabiliriz:
1-Eğitimsiz kullanıcılar
2-Bakımsız Makineler
Eğitimsiz Kullanıcılar:
Kullanıcıların hiç eğitim almaması veya dönemsel olarak bilgilerinin güncellenmemesi, makineleri yeterince tanımaması sonucunu doğurmaktadır. Kullanıcı makineni kurulacağı yerden, erişim yapabileceği mesafelere ayrıca kendi güvenliğine kadar her türlü bilgiye ve eğitime sahip olması gerekmektedir. Son dönem yaşanan kazalardan birisinde, kullanıcı makinenin üzerinde bulunan ve yönleri belirten ok işaretlerini bilmediği için yanlış yönde hareket ettirmiş, bunun sonucunda kendisini sepet ile çelik konstrüksiyon arasında sıkıştırmıştır. Bakıldığında çok basit görünen ok işareti eğitim alınmadığı zaman ölümcül kaza ile sonuçlanabilir.
Bakımsız Makineler:
Bildiğiniz üzere bu makineler çoğunlukla ağır şartlarda çalıştırılmaktadır. Kaynak noktalarında oluşabilecek çatlaklar, bağlantı noktalarındaki cıvataların eksik olması ya da kopması, hidrolik sızıntılar sonucunda olası kazaların görülmesi mümkündür. Bunun için özellikle mekanik ve hidrolik aksamlarının dönemsel olarak gözden geçirilmesi gerekmektedir. Operatör tarafından günlük, haftalık olarak yapılacak göz ile muayene, oluşabilecek birçok kazanın önüne geçilmesine yardımcı olacaktır.
Bunu paylaş:
- Twitter üzerinde paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Facebook'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Linkedln üzerinden paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Pinterest'te paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Tumblr'da paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- WhatsApp'ta paylaşmak için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Arkadaşınıza e-posta ile bağlantı göndermek için tıklayın (Yeni pencerede açılır)
- Daha fazla


Akü Kış Bakımı İçin İnci Akü’den Önemli Tavsiyeler


MÜHENDİSLİK SİGORTALARI HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR


ALIŞAN LOJİSTİK YENİ DEPOSUNU HİZMETE SUNDU


Anadolu Isuzu’ya Kocaeli Sanayi Odası’ndan ‘Sektörel Performans’ Ödülü


Borusan Lojistik 4. Kez Yılın En İtibarlı Lojistik Şirketi Seçildi!



Garanti BBVA ile Coats İş Birliği İçin Masaya Oturdu



Lojistik sektörü, altyapı ve fon desteği bekliyor



Popüler tatil trendleri belli oldu: 2023 yılı çok kuşaklı seyahatlerin yılı olacak



2023’ün ilk büyük şovu CES 2023 başladı



Türk iklimlendirme sektörünün 2022 yılı ihracatı 6,7 milyar dolar



Garanti BBVA ile Coats İş Birliği İçin Masaya Oturdu



Lojistik sektörü, altyapı ve fon desteği bekliyor



Popüler tatil trendleri belli oldu: 2023 yılı çok kuşaklı seyahatlerin yılı olacak



2023’ün ilk büyük şovu CES 2023 başladı



Türk iklimlendirme sektörünün 2022 yılı ihracatı 6,7 milyar dolar
Trend olan
-
1 Konu 1 Konuk2 sene önce
Sarılar Group’un Genç Yöneticisi Hanifi Gürbüz: Yatırım Odaklıyız, Covid-19 Sürecinde Bile Çalışmalarımız Devam Ediyor…!
-
Ağır Yük Taşıma Araçları2 sene önce
GEMLİK AKTAŞ-1 LOJİSTİK’İN GURUR GÜNÜ
-
Son Dakika2 sene önce
Hareket Turquality ile Globaldeki Gücüne Güç Katacak
-
Özel Haber2 sene önce
HASANKEYF’TEKİ TARİHİ TAŞIYAN ÇABA MİSNAK, DÜNYADA YAPILAMAYANI YAPARAK HEM TARİHİ TAŞIDI HEM DE TARİHE GEÇTİ
-
Özel Haber2 sene önce
Salih Kodaman: Müşteriye verdiğimiz güven, bizim en büyük farkımız
-
Son Dakika1 sene önce
Devrilen forkliftin altında kalan operatör can verdi
-
Son Dakika2 sene önce
Düzce eşrafından Sadettin Kayışoğlu vefat etti.
-
Son Dakika2 sene önce
Hcm Cranes Yetkilisi : Anahtar teslimi projeler gerçekleştiriyoruz