Ağır Nakliyeciler Derneği’nin yapılan 2. Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda Maden Nakliyat Genel Müdürü Selçuk Görmezoğlu yeni başkan olarak seçildi. Görmezoğlu’yla genel kurul sonrası sıcağı sıcağına konuştuk.

Ağır Nakliyeciler Derneği’nin ilk dönem yönetiminde de bulunduğunu kaydeden Görmezoğlu, “Derneğin yeni yönetim listesindeki arkadaşlarım, başkanlığa aday olmamı istediler. Ben de kabul ederek bu sürece dahil oldum. Derneğimizi daha fonksiyonlu ve güçlü hale getirmemiz gerekiyor. Üyelerimizden beklentilerimiz bize güvenmeleri ve derneğe katkı sağlamaya devam etmeleri” ifadelerini kullandı.

Her 3 ayda bir dernek üyelerini bilgilendirme toplantıları düzenleyeceklerini belirten Görmezoğlu, açıklamalarına şu şekilde devam etti: “Sektörümüzün merdiven altı firmalarının legalize edilmesi yani sektöre kazandırılması gerektiğini düşünüyorum. Bunun için hemen çalışmaya başlamak gerekli. Bildiğiniz üzere C2 Belgesi olmadan ağır nakliyecilik yapılamıyor. Bu belgeyi alabilmek için de belirli şartlar gerekiyor. 2014 yılında Karayolları Mevzuatına dair ilgili bakanlığa verdiğimiz yönergenin takipçisi olarak onaylatılmasına yoğunlaşacağız. Bu yönergemizde izin belgeleri, tonajlar, köprü geçişleri, gece sürüşleri, otobana çıkış izinleri gibi önemli unsurlarda gerekli iyileştirilmeler bulunmakta. Artık ağır nakliyeciler yönetmenliğinin bir an evvel oluşturulup yürürlüğe girmesi gerekiyor.”

Üye sayılarının artmasını istediklerini dile getiren Görmezoğlu, “Şu an 65 olan üye sayımızı en az 90 civarına çıkarmak için çalışacağız. Üyelerimizin mevzuatımıza uygun çalışma şartlarını oluşturmak adına çeşitli yayınlar yapmak istiyoruz. Üyelerimize, firmalarına stajyer alınması konusunda daha etkin ve pozitif olmaları konusunda çalışmalar yürüteceğiz. Bunu bir nevi sosyal sorumluluk projesi olarak da görebiliriz. Sektörümüzün sosyal sorumluluk hizmetleri verebilmesi için biraz daha kendini modernize etmesi gerekiyor” dedi.

“Üniversitelerin Önemi”

Sektörümüz için üniversitelerden yararlanmamız gerekiyor. Bu çok önemli bir unsur. Aksi halde Avrupa standardını yakalayabileceğimize inanmıyorum.  Bu standardı yakalayamazsak Avrupalı müşterilerimize de hizmet veremeyiz. Mesleki ve teknik liselerden de faydalanarak mavi yakalı çalışan açığının giderilmesi gerekiyor. Mavi yakalılar, zorunlu eğitim sürecinden sonra, çalışmaya başladıkları şirketlerde de kaçınılmaz olarak pratiksel bir eğitim sürecine tabi tutuluyorlar.  Biz de dernek olarak bu eğitim süreçlerine katkı olarak bir sertifika programı düşünüyoruz. Bu öyle kısa vadeli bir proje de değil. Burada sektör olarak bir özeleştiri yapmamız gerekiyor. Çünkü şu ana kadar ne Milli Eğitim Bakanlığı’ndan ne de YÖK’ten böyle bir kürsü istemedik. Böylesi spesifik bir konuda en azından bir özel üniversiteden, sektörün arz ve talebini belirtilerek bir kürsü istenebilirdi. Eminim ki buna ilgi gösterebilecek eğitim kurumlarının sayısı az değildir.