Takip Edin

Tedarik Zinciri

Ford Otosan’dan Türkiye’nin İlk ve Tek Yerli Şanzımanı

Yayınlanma tarihi

-

Türk otomotiv sanayinin öncü şirketi ve ihracat şampiyonu Ford Otosan, Ecotorq motor ve arka aksın ardından, 58 Milyon Avro yatırım ve 230 mühendisin emekleri ile geliştirilen “Türkiye’nin ilk ve tek yerli şanzımanını” Eskişehir Fabrikası’nda tanıttı. Tasarımından test süreçlerine kadar tamamen Türk mühendislerinin geliştirdiği ilk ve tek yerli Ecotorq şanzıman ile Ford Otosan, motor, aks ve şanzıman olarak üç aktarma organını da geliştiren ve üreten dünyanın sayılı otomotiv markaları arasına girdi.

T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın teşrifleri ile gerçekleştirilen, ağır ticari araç segmentinde Türkiye’de ilk kez sıfırdan geliştirilip, üretilen yerli şanzımanın tanıtım toplantısı ve lansman törenine Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Ford Otosan Yönetim Kurulu Başkanı Ali Y. Koç ve Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün ile Ford Otosan çalışanları katıldılar.

 Avrupa’nın ticari araç üretim lideri, Türkiye’nin ihracat şampiyonu Ford Otosan, “Türkiye’nin ilk ve tek yerli şanzımanını” Eskişehir Fabrikası’nda gerçekleştirilen törenle tanıttı. 2018’de çalışmalarına başlanan ilk ve tek yerli şanzıman yatırımı ile Ford Otosan, motor, aks ve şanzımanın üçünü de geliştiren ve üreten sayılı global kamyon üreticilerinden biri konumuna ulaştı.

58 milyon avro yatırım ve TÜBİTAK’ın 13,5 milyon TL tutarında Ar-Ge teşviki ile Ford Otosan mühendisleri tarafından tasarlanıp geliştirilen ilk ve tek yerli Ecotorq şanzıman sayesinde Ford Otosan’ın ağır ticari markası Ford Trucks’ın Eskişehir’de ürettiği ağır ticari araçlardaki yerlilik oranı %90’lara ulaşacak. 230 mühendisin, 5 yılda tasarım, test ve geliştirme aşamalarını tamamladığı Türkiye’nin ilk ve tek yerli şanzımanı, 1 milyon km’yi aşkın yolda, farklı ve zorlu koşullarda test edildi. Yeni yerli şanzımanı ile Ford Trucks markası, küresel arenada Türkiye’nin ağır ticari araç üretimindeki rekabet gücünün artmasına, Türkiye’de ise yan sanayi ve tedarik ekosisteminin gelişmesine katkı sunacak.

Varank: “Ford Otosan mühendisleri tarafından tasarlanıp geliştirilen yerli şanzıman yeni gururumuz oldu”

Türkiye’de yerli üretimle kalkınmanın gayreti içinde olduklarının vurgulayan T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Türkiye’nin ilk ve tek yerli şanzımanı ile ilgili şunları söyledi:

“Son 6 yıldır ihracat şampiyonu olan Ford Otosan, Türkiye’nin bugününe ve yarınına yatırım yapmayı sürdürüyor. Pandemiye rağmen hız kesmeden hatta vites yükselterek yoluna devam ediyor. 2020 yılı Aralık ayında Ford Otosan, 2 milyar avroluk yeni yatırım müjdesini kamuoyuna duyurmuştu. Yine bu senenin başında Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte Ford Otosan ve Ford Avrupa arasında gerçekleştirilen satın alma sözleşmesinin imza törenine eşlik etmiştik. TÜBİTAK desteğiyle geliştirilen Ecotorq motorundan sonra, şimdi de 58 milyon avro yatırım ile Ford Otosan mühendisleri tarafından tasarlanıp geliştirilen yerli şanzıman yeni gururumuz oldu. Ford Otosan; motor, aks ve şanzımanın üçünü de kendi geliştirebilen sayılı küresel kamyon üreticilerinden biri haline gelecek. Ayrıca şanzıman yatırımıyla Türkiye’nin küresel pazarlardaki rekabetçi gücüne büyük katkı sunacak. Tasarımı ve Ar-Ge’si Türk mühendisleri tarafından gerçekleştirilen kamyonların yerlilik oranları %90’ları bulacak. Bununla birlikte üretilen şanzımanlar, kamyonların içerisinde 40’ı aşkın ülkeye ihraç edilecek. Özetle hem Ford Otosan, hem yerli otomotiv sanayi hem de Türkiye kazanacak.  Bu ve bunun gibi yüksek katma değerli yatırımlarla büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası emin adımlarla gerçekleşecek. Ben bu vesileyle projede emeği geçen Ford Otosan ailesine teşekkürlerimi sunuyor, Türkiye’nin ilk ve tek yerli şanzımanının vatanımıza ve milletimize hayırlı olmasını diliyorum”

Ali Y. Koç: “Ülkemizin potansiyelini hayata geçirmesi ve küresel arenada her zaman rekabetçi bir noktada konumlanması vizyonunu üzerimize vazife addediyoruz”

 Bu değerli yatırımın Türk otomotiv sanayini geleceğe taşımaya, küresel arenada rekabet gücünü artırmaya büyük katkısı olacağına inandığını söyleyen Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Ford Otosan Yönetim Kurulu Başkanı Ali Y. Koç, “Ülkemizin potansiyelini hayata geçirmesi ve küresel arenada her zaman rekabetçi bir noktada konumlanması vizyonunu üzerimize vazife addediyoruz. Topluluğumuzun varoluş nedenlerinin en güzel özeti, ‘önce vatan’ diyerek, potansiyeli görmek, yılmamak, gelişmek ve büyümek. Bu felsefe zaman içinde ‘Ülkem varsa ben de varım’ düsturu olarak Topluluğumuzun adeta DNA’sının bir parçası olmuştur. Koç Topluluğu ve Ford Motor Company arasındaki uzun soluklu ortaklığın bir sonucu olarak kurulan Ford Otosan da bu bakış açısıyla bu topraklar için yatırıma, üretime ve değer sunmaya devam ediyor” dedi.

 “Topluluğumuzun gözbebeği Ford Otosan, otomotiv endüstrisinde her yönüyle global bir oyuncu konumunda”

 Ali Y. Koç, ülkemizin küresel rekabetteki en büyük eksikliğinin sanayi ve teknoloji yatırımları olduğunun altını çizerek, “Bunun artması gerektiğine hepimiz hem fikiriz. Türkiye olarak bu eksikliği giderebilmemiz için, nitelikli insan kaynağımız ile bilgi ve teknoloji üretebilmemiz ve yüksek katma değerli ürün ve hizmetler sunabilmemiz gerekiyor. Topluluk olarak da en büyük hedefimiz; Türkiye’nin teknolojik rekabet gücünü artırarak, global çapta bir merkez ve bu alanda dünyanın sayılı oyuncularından biri olmasıdır. Bu hedefimizi gerçekleştirmek için her işimizde; yönümüzü geleceğe, sürdürülebilirliğe, Ar-Ge ve inovasyona çeviriyoruz. Hız kesmeyen teknoloji yatırımlarımızla, geleceğe yönelik ürün ve hizmetler geliştirmeye gayret ediyoruz. Bu hedefimizi gerçekleştirmede büyük yol alan Topluluğumuzun gözbebeği Ford Otosan, otomotiv endüstrisinde her yönüyle bugün global bir oyuncu konumunda. Ve de geldiğimiz nokta itibari ile, yenilikçi teknolojilerle küresel çapta rekabet ediyoruz. A’dan Z’ye Türk mühendislerinin üst düzey yetkinlikleri ile geliştirdiği ağır ticari araçlarımızın yurt içinde büyük rağbet görmesi, global arenada da ‘Türk malı’ damgası ile rekabet etmesi hepimizi gururlandırıyor.”

 “Bizden bir parça, Türkiye’nin ilk ve tek yerli şanzımanının ülkemiz ve otomotiv sanayi için hayırlı olmasını diliyorum”

 Türkiye otomotiv üretiminin %25’ini gerçekleştiren, Türkiye’nin son 6 senedir ihracat şampiyonu olan Ford Otosan’ın büyüme ivmesinin ve iradesinin daha da güçleneceğine inandığını, bunun için de yatırım ve çalışmalarına hız kesmeden devam ettiklerini vurgulayan Ali Y. Koç, “Bugün itibarıyla başta Avrupa olmak üzere, 40’ı aşkın ülkeye Eskişehir’de üretilen ağır ticari araçlarımızı ihraç ediyoruz. F-MAX’in dünya çapındaki bu başarısının ardından bugün, üst düzey mühendislik başarısı olan ‘Türkiye’nin İlk ve Tek Yerli Şanzımanı’nı sizlerle buluşturmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Ağır ticari araç segmentinde Türkiye’nin ilk ve tek yerli şanzımanı ile teknolojik katma değeri yüksek bir ürünü sıfırdan geliştirip üreterek Ar-Ge ve mühendislik kapasitemize bir yenisini ekliyoruz. Yerlilik konusunu çok önemsiyor ve araçlarımızın yerlilik oranını en yüksek seviyeye taşıyarak ekonomimize katma değer sunmaya devam ediyoruz. Yerli şanzımanımız ile beraber ürettiğimiz ağır ticari araçlarımızın yerlilik oranı yüzde 90’a yaklaştı. Ülke olarak pek çok endüstride yerlilik oranına öncelik veriyoruz. İşte bu kamyon da gerçek anlamda Türk mühendisliği ve işçiliğinin bir eseridir. Bizden bir parça, Türkiye’nin ilk ve tek yerli şanzımanının ülkemiz ve otomotiv sanayi için hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

 Yenigün: “Yerli şanzıman markamızın ve ülkemizin uluslararası arenadaki rekabetçiliğine büyük katkı sağlayacak”

 Bir aracı sıfırdan ticari bir ürün haline dönüşene kadar, motoru da dahil olmak üzere komple tasarlama, geliştirme ve test etme yeteneklerine ve altyapısına sahip tek “Türk otomotiv şirketi” olarak otomotiv endüstrisinin geleceğini şekillendirmeye devam ettiklerini belirten Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün ise şöyle konuştu:

“Türkiye otomotiv sanayinin öncü gücü Ford Otosan olarak, 60 yılı aşkın süredir otomotiv sektöründe ‘ilk’leri gerçekleştiriyor ve başarı hikayeleri yazıyoruz. Hayata geçirdiğimiz başarılı yatırımlarımızla, ülkemizdeki otomotiv ekosistemi ve tedarikçilerimizi bizimle birlikte büyütüyoruz. Hep birlikte büyümeye de devam ediyoruz. Bugün geldiğimiz noktada, ağır ticari markamız, gözbebeğimiz Ford Trucks ile Eskişehir’de ürettiğimiz çekici, yol ve inşaat serisi ağır ticari araçlarımızı 40’tan fazla ülkeye ihraç ediyoruz. Ford Otosan olarak kendi kaynaklarımızla geliştirdiğimiz ve ürettiğimiz F-MAX’in ‘Uluslararası Yılın Kamyonu’ ödülü başta olmak üzere aldığı ödüller, tüm dünyada büyük bir yankı uyandırıyor, araçlarımıza olan talebi artırıyor. Dünyayı etkisi altına alan pandemiye rağmen Ford Trucks ile Avrupa’nın en önemli pazarlarında yapılanmamıza ve büyümemize devam ediyoruz. Bu başarılarımız elbette tesadüf değil. Bugün yaşadığımız gururun arkasında, kuruluşunun hemen ardından ürün mühendisliği çalışmalarına başlayan ve bu birimi yıllar içerisinde Türkiye’nin özel sektörde en büyük Ar&Ge’si haline getiren mühendislerimizin yanı sıra, ilk günden beri en yüksek kalite, verimlilik ve esneklikle çalışmalarını sürdüren mükemmel üretim tesislerimiz ve çalışma arkadaşlarımız var. Ve bugün… Ne mutlu ki şirketimiz, tasarımından test süreçlerine kadar tamamen bizim geliştirdiğimiz şanzıman ile bir yeniliğe daha imza atıyor. 58 milyon avroluk yatırımla hayata geçirdiğimiz yerli şanzıman ile araçlarımızın %74 olan yerlilik oranını %90’lara çıkarıyor, markamızın ve ülkemizin uluslararası arenadaki rekabetçiliğine büyük katkı sağlıyoruz. Yerli şanzımanın hayata geçirilmesinde emeği olan tüm çalışma arkadaşlarıma en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Ayrıca, bizlere verdikleri destekler ve duydukları inanç için devletimize, kurumlarına ve bizi her zaman destekleyen Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Mustafa Varank’a teşekkür ediyoruz.”

Ford Trucks’ın global büyümesi pandemiye rağmen hız kesmeden devam ediyor

Sadece Türkiye içinde değil, 40’ı aşkın ülkede global pazarlar için de araç üreten ve geliştiren Ford Otosan’ın ağır ticari araç markası Ford Trucks, pandemiye rağmen global çapta büyümesini hız kesmeden sürdürüyor. 2019 Uluslararası Yılın Kamyonu (ITOY) ödülünün ardından F-MAX’e Avrupa’dan gelen yoğun taleple birlikte büyüme planlarını erkene çeken Ford Trucks, 2019’da Polonya, Litvanya, Portekiz ve İspanya pazarlarının ardından yoğun talep gördüğü pazarlardan İtalya, Belçika, Lüksemburg yapılanmasını tamamladı. Son olarak, geçtiğimiz günlerde Avrupa’nın en büyük ağır ticari pazarı Almanya’ya da atım atan şirket, global büyümesini 2021 yılı sonunda 45 ülkeye, 2024 yıl sonuna kadar da 55 ülkeye genişletmeyi hedefliyor.

Devamını oku
Yorum Yaz

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Tedarik Zinciri

TİBET MAKİNA’NIN 55 YILLIK BAŞARI HİKÂYESİ

Yayınlanma tarihi

-

Yarım asrı aşkın bir süredir sektörde iz bırakan Tibet Makina, başarıyla örülmüş 55 yıllık serüvenini kutluyor. Yönetim Kurulu Başkanı Tibet Arbak, bu köklü yolculuğun ardındaki vizyonu ve emeği sosyal medya hesabından yaptığı anlamlı paylaşımla gözler önüne serdi. Arbak’ın açıklamaları, sadece bir şirketin değil, Türkiye sanayisinin de gelişim öyküsünü yansıtıyor.

Tibet Makina, 1970 yılında kurucusu Temuçin Arbak’ın vizyonu ve cesaretiyle yola çıktı. İzmir’de küçük bir atölyede başlayan bu serüven, 55 yıl içinde ulusal ve uluslararası alanda büyük başarılara imza atarak bugünlere ulaştı.
Kurucusu Temuçin Arbak, sadece bir iş insanı değil, aynı zamanda geleceği gören bir liderdi. Onun hedefi, sanayide kalıcı izler bırakmak ve Türkiye’yi uluslararası platformda temsil eden güçlü bir şirket oluşturmaktı. Bugün, Tibet Makina’nın her başarısında onun vizyonunun izleri görülüyor. Vefatı büyük bir kayıp olsa da, azmi ve değerleri şirketin yoluna ışık tutmaya devam ediyor.

İlk Yıllardan Zirveye: Gelişim Hikayesi
1970’li yıllarda otomotiv, toprak ve deri sektörlerine yedek parça üretimiyle başlayan Tibet Makina, 1980’lerde Türkiye’deki ilk ekskavatör üretimiyle birlikte kule dönüş dişlileri üretimine yöneldi. Bu karar, şirketin sektördeki liderliğini pekiştiren önemli bir dönüm noktası oldu.
1990 yılında kule dönüş dişlileri üretiminde uzmanlaşma kararı alan Tibet Makina, yatırımlarına hız verdi ve 1996 yılında Menemen tesislerinin temellerini attı. 1998 yılından bu yana 15.600 m²’lik tesislerinde üretimlerini modern teknolojilerle sürdüren şirket, bugün savunma, enerji, medikal teknolojiler, inşaat, denizcilik ve liman endüstrisi, demir-çelik sanayi, otonom sistemler, endüstriyel ve robotik uygulamalar gibi birçok sektöre hizmet sunuyor.

Dünya Pazarında Tibet Makina
Üretiminin %40’ını ihraç eden Tibet Makina, dünya devlerine çözüm ortaklığı sunuyor. Küresel pazardaki bu başarısı, kaliteye ve güvene verdiği önemin bir sonucu olarak öne çıkıyor. Ürünlerinde kurucusundan miras aldığı değerleri yansıtan şirket, Türkiye’yi uluslararası arenada gururla temsil ediyor.

İnovasyon ve Sürdürülebilirlik
Geleceğin ihtiyaçlarını bugünden karşılamak için yenilikçi bir vizyonla hareket eden Tibet Makina, Ar-Ge yatırımlarıyla sürdürülebilir çözümler geliştiriyor. Çevre dostu üretim anlayışını benimseyen şirket, analiz, doğrulama testleri ve gelişmiş üretim altyapısıyla tam entegre bir hizmet sunuyor. Kalite ve yeniliği her aşamada önceliklendirerek, müşterilerine uzun vadeli çözümler sunmayı amaçlıyor.

Geleceğe Emin Adımlarla; Şirket, 55. yılını kutlarken Temuçin Arbak’ı sevgi ve saygıyla anıyor
Tibet Makina, 55 yıldır olduğu gibi, gelecekte de değerlerinden ödün vermeden büyümeye ve sektöre yön vermeye devam edecek. Kurucusu Temuçin Arbak’ın vizyonunu yaşatarak sanayiye katkı sağlamayı sürdürecek.

Şirket, 55. yılını kutlarken Temuçin Arbak’ı sevgi ve saygıyla anıyor.

Devamını oku

Tedarik Zinciri

Yiğit Akü’den Yüksek Performanslı FFP Serisi Derin Deşarj Sulu Aküler

Yayınlanma tarihi

-

Enerji depolama çözümlerinde öncü markalardan biri olan Yiğit Akü, FFP Serisi Derin Deşarj Sulu Aküler ile sektörde fark yaratmaya devam ediyor. Yüksek performansı ve uzun ömürlü yapısıyla dikkat çeken FFP Aküler, çeşitli endüstriyel ve ticari uygulamalarda güvenilir enerji kaynağı sunuyor.

FFP Aküler, Geniş Kullanım Alanlarıyla Dikkat Çekiyor
Yiğit Akü’nün ileri teknolojiyle üretilen FFP Serisi, çeşitli profesyonel ve endüstriyel uygulamalar için idealdir. Başlıca kullanım alanları şu şekildedir:
Zemin temizlik makineleri
Personel yükselticiler
Golf araçları
Makaslı kaldırma platformları
Eğlence trenleri
Mini elektrikli araçlar

FFP Serisi Aküler: Öne Çıkan Teknik Özellikler
Yiğit Akü’nün FFP Serisi akülerinin sunduğu avantajlar arasında dayanıklı yapısı, yüksek performans ve uzun ömür yer almaktadır. Öne çıkan teknik özellikleri şu şekilde sıralanabilir:
-Çift terminalli tasarım ile geniş uyumluluk ve kolay bağlantı imkânı
-Korozyona dayanıklı, ağır hizmet tipi alaşımlı ızgara sayesinde uzun ömürlülük
-Deep cycle (derin deşarj) için optimize edilmiş, yüksek yoğunluklu pozitif aktif madde
-Karbonla güçlendirilmiş negatif aktif madde ile geliştirilmiş şarj kabulü ve döngü performansı
-Patentli ızgara tasarımı, minimum iç direnç ve mükemmel şarj kabulü
-Derin deşarjlara dayanıklı plaka yapısı, düşük su kaybı ile uzun süreli verimlilik

FFP Aküler, Endüstriyel ve Ticari Kullanımda İdealinizi Sunuyor
Yiğit Akü, FFP Serisi derin deşarj sulu aküleri ile farklı sektörlerde güvenilir enerji çözümleri sunmaya devam ediyor. Dayanıklılığı, uzun ömür performansı ve yüksek verimliliği ile dikkat çeken bu aküler, kullanıcıların operasyonel süreçlerini optimize etmelerine katkı sağlıyor. Yenilikçi üretim anlayışı ve kalite odaklı yaklaşımıyla Yiğit Akü, enerji depolama çözümlerinde sektöre değer katmaya devam etmektedir.

Devamını oku

Tedarik Zinciri

Erdemli Kauçuk, İnovatif Yaklaşımlarıyla Platform Sektörünü Şekillendiriyor

Yayınlanma tarihi

-

Erdemli Kauçuk, 2012 yılından bu yana platform sektöründe makaslı platform tekerlekleri üretiminde öncü rolünü sürdürürken, Ar-Ge yatırımları ve çevreci üretim anlayışıyla sektöre yenilikçi bir soluk getiriyor.

Genel Müdür Ömer Erdemli, firmanın gelişim süreci ve gelecek vizyonunu paylaşırken, inovatif üretim yöntemlerine vurgu yapan Erdemli ,”İlk başladığımız dönem, 12-10 metre grubu için 15×5 lastiklerden üretime adım attık. Bugün ise 27 farklı çeşit platform lastiğini başarıyla üretmekteyiz. Hem eklemli hem de makaslı gruplarda müşterilerimize özel çözümler sunuyoruz.” diye konuştu.
Firma, kendi özel reçetesine sahip kauçuk hamuruyla rekabet gücünü artırırken, eski jantları değerlendirerek çevreci bir üretim modelini benimsiyor. Genel Müdür Erdemli, bu stratejiyi şöyle özetledi:
Çin ile rekabet edebilmemizin temel sebeplerinden biri, gelen lastiklerin jantlı olması ve yüksek kauçuk maliyeti içermesi. Biz ise eski jantları değerlendirerek lastiklerimizi yeniliyoruz. Bu yöntem hem maliyet avantajı sağlıyor hem de çevreye duyarlı bir yaklaşım sunuyor.

2024 yılında yapılan yoğun Ar-Ge yatırımları kapsamında, kauçuğun ömrünü ve üretim standartlarını ölçen test makinelerine yatırım yapan firma, yurt dışı projelerine de odaklanmaya başladı. Almanya ve Bulgaristan’da yürütülen çalışmaların yanı sıra, geri dönüşüm metoduyla üretilen lastiklerin Avrupa pazarına sunulması hedefliyoruz.

Yeni modellerin üretim hattına hızla entegre edildiğini belirten Erdemli, 27 farklı kalıbın her biri müşterilerin özel ihtiyaçlarına yönelik olarak hazırlandığını “Makine üreticileri kendilerine özgü bir lastik tasarladığında, biz de buna uygun kalıbı hızla üreterek çözümler sunuyoruz” dedi.
Erdemli, ayrıca, jel dolgu lastikler üzerinde sürdürülen çalışmalar sayesinde eklemli gruptaki makineler için patlamaz lastik üretiminin sağlanması, demir-çelik sektöründeki büyük firmalara da yüksek kaliteli çözümler sunulmasına olanak tanıyor. Alman distribütörü Röster iş birliğiyle bu alanda da önemli adımlar attıklarını sözlerine ekledi.

Devamını oku

Trend olan