Sektörel Gündem
Ayakkabı sektörü enkazdan kooperatif modeli ile çıkacak
Hatay’da 476 ayakkabı üreticisinden tamamının iş yeri enkaza döndü. Yüzde 10’luk bir katma değere sahip bölgenin yeniden üretime geçmesi için harekete geçildi. Hedef, üreticilerin kooperatif çatısı altında birlikte üretim modeli oluşturmak.

Nurdoğan ARSLAN ERGÜN
Ayakkabı sektörü, Kahramanmaraş depreminin yaralarını elbirliği ile sarmaya çalışıyor. Deri erkek ayakkabı üretiminin yüzde 40’a yakınını üreten Hatay’da atölyelerle birlikte toplam 476 ayakkabı üreticisinden tamamının iş yeri enkaza döndü.
Sektörde yüzde 10’luk bir katma değere sahip bölgenin yeniden üretime geçmesi için harekete geçen ayakkabı sektörü üst örgütleri, “Depremin yaralarını birlikte saralım” sloganıyla bölgeye destek kampanyası başlattı. Amaç öncelikli Antakya’daki ayakkabıcı esnafını ayağa kaldırmak, sonrasında Kahramanmaraş’a el uzatmak.
İlk başta 3 milyon liralık bir destekle depremzede meslektaşlarının yaralarını sarmak isteyen sektör, makine ve teçhizat yardımıyla Ramazan Bayramı sonrasında bölgede üretimi hedefliyor. Nihai amaç ise, bölge firmalarının birleşip bir kooperatif çatısı altında güç birliği yaparak üretim gücünü ortaya koyabilmesini sağlamak.
Bayram sonrası hedefleniyor
Hatay’da irili-ufaklı 450’nin üzerinde ayakkabı üreticisi bulunduğunu ve tamamının yıkıldığını kaydeden Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği (TASD) Başkanı Berke İçten, “Bölgeyi bir an önce ayağa kaldırmak için Antakya’daki üreticilerimizin de içinde olduğu komisyon kurduk.
Hızlı bir şekilde üreticilerimizin ihtiyacı olan makine ve teçhizat konusunda kampanya başlattık” dedi. Kampanya kapsamında üreticiler, ellerinde bulunan atıl durumdaki makineleri elden geçirerek Antakyalı meslektaşlarına gönderecek. Amaç, bölgedeki üretimi bayram sonrası yeniden başlatabilmek.
Kampanyanın tüm Türkiye genelindeki ayakkabıcılar tarafından desteklendiğini dile getiren Berke İçten, “İlk başta 3 milyon liralık bir desteğin kullandırılması hedefiyle yola çıktık. Kampanyamızın önceliği Antakyalı üreticimizi yeniden ayağa kaldırabilmek. Sonrasında ihtiyaç olması halinde desteklerimiz devam edecek. Hem ekipman hem de nakit yardımlarımız olacak” açıklamasını yaptı.
Üreticiler birleşerek üretecek
Tüm makinelerini kaybeden Antakyalı üreticinin Reyhanlı’da kendilerine tahsis edilen alanda üretim yapacağını belirten İçten, yeni üretim modelini de şöyle açıkladı: “İlk etapta üretim başlaması için 5-6 tane makine tedarik edeceğiz. Üreticilerimi sırasıyla bu makineleri kullanıp üretim yapacak.
Sonrasında belki bir kooperatif düzeyinde yapılanmayla 3-4 firmamızın bir araya gelerek daha güçlü bir ekonomik süreci yakalayıp üretmelerini sağlayacağız. Böylece hem daha güçlü olacaklar hem de rekabetçi bir yapıya dönüşecekler. Amacımız o bölgede bir kooperatif yapısı oluşturmak.”
Reyhanlı’da 2 yıl kira ödenmeyecek
Bölgede yaklaşık 18 bin kişiye istihdam sağlayan ayakkabı sektörünün toplam 5-6 milyar dolarlık pazarın içindeki payı 400-500 milyon dolarlar arasında.
Pazarda yarattığı katma değer yüzde 10’ları bulan Hataylı ayakkabı üreticileri, ağırlıklı olarak zincir mağazalara, uluslararası markalara üretim yapıyor. Üretimin durmasıyla ayakkabı sanayiinde yaşanan kayıp ise yüzde 10. Bölge ayakkabı sanayicisine Reyhanlı’da tahsis edilen 60 bin metrekare kapalı alanda 150 dükkan bulunacak ve 2 yıl bu dükkanların kirasını devlet karşılayacak.
Devlet yardımlarını olumlu karşılayan TASD Başkanı Berke İçten, “Ancak şu ana kadar ayakkabı sektörünü kapsayan bir paket açıklanmadı. Buradaki esnafın senetleri, çekleri var. Esnafın makineye, malzemeye ihtiyacı olacak. Ticari destekler açıklanmasını bekliyoruz” vurgusu yaptı.
Sektörün penceresinden
-Türkiye ayakkabı sektörünün yıllık üretim kapasitesi 550 milyon çift
-Antakya’da 476 firma, 56 deri işleme fabrikası, 6 taban fabrikası vardı
-Kahramanmaraş’ta 40 üretici var
-Hatay’ın toplam deri erkek ayakkabı üretimindeki payı yüzde 40 civarında
-Deprem bölgesinin yarattığı kayıp yüzde 10
-Türkiye üretimde Çin, Hindistan, Endonezya, İtalya, Meksika, Tayland, Güney Kore gibi ülkelerle rekabet ediyor.
-Ağırlıklı KOBİ ve atölyelerden oluşan sektörde 300 bin çalışan var. Bunların 18 bini deprem bölgesinde
-2022 ihracatı 1.2 milyar dolar
-200 ülkeye ürün veren sektörün önemli pazarları Rusya, Ukrayna, AB, ABD
-Dünya ayakkabı sektörünün 2024’te 463 milyar dolara ulaşması bekleniyor
Kahramanmaraş’ta üretim prefabrikte olacak
Yaklaşık 40 ayakkabı üreticisinin bulunduğu Kahramanmaraş’ta da işyerlerinin yıkıldığını söyleyen TASD Başkanı Berke İçten, “Kahramanmaraş’ta 40’a yakın üreticimiz var. Onların fabrikaları hasar gördü ama yıkılmadı. Yani onlar makine ve ekipmanlarını kurtardı. Onların sadece bir üretim alanına ihtiyaçları var. Bu konuda da yetkililerle görüşerek onlara bir prefabrik üretim hattı oluşturmaya çalışacağız” dedi.
Yan sanayici de ekipman desteği verecek
Antakya’da 476 ayakkabı atölyesinde yaklaşık 18 bin kişinin çalıştığını bildiren Ayakkabı Yan Sanayicileri Derneği (AYSAD) Başkanı Sait Vakkas Salıcı, “En az 80 bin kişi sektörden kazanç sağlıyordu. Antakya bölgesindeki üreticilerimizi tekrar ekonomiye döndürüp çalıştırmak üzere öncelikle makine ekipman kampanyası başlattık” bilgisini verdi.
Sektörel Gündem
İNNOMEK ÜRETİM GÜCÜNE DEĞER YARATAN MARKA

İNNOMEK’ten Yeni Bir Adım: 31 Mayıs’ta Ürün Lansmanı Gerçekleşiyor İnovatif çözümleriyle dikkat çeken İNNOMEK, 31 Mayıs 2025 Cumartesi günü gerçekleştireceği özel bir etkinlikle yeni ürünlerini tanıtacak.
İNNOMEK yetkilileri, “Üretim gücümüzü ve saha çözümlerimizi sizinle paylaşacağımız lansman etkinliğimize davetlisiniz, bu özel günde sizleri de aramızda görmekten büyük mutluluk duyarız” ifadelerini kullandılar.
Etkinlik Detayları;
Tarih:31 Mayıs 2025, Cumartesi
Yer: İNNOMEK
Saat: 13.00
Sektörel Gündem
SAHİMDER İş- Mak Fest 2025 Sakarya’da Kapılarını Açtı

15 – 18 mayıs tarihleri arasında kapıları açık olacak olan SAHİMDER İş- Mak Fest 2025, Serdivan AVM karşında eşsiz bir törenle başladı. Sektörün önde gelen markalarını bir araya getirdi.
Sakarya Hafriyatçılar ve İs Makinaları Derneği (SAHİMDER) öncülüğünde hayata geçirilen İş – Mak Fest 2025, sektörde önemli bir adım atarak ağır iş makineleri dünyasını Sakarya’da bir araya getirdi. Sanayi ve teknoloji alanında dikkat çeken etkinlik, büyük bir katlımla başladı. Açılışta, Serdivan ve Erenler Belediye başkanları ile sivil toplum temsilcileri hazır bulundu. Katılımcılar, festivalin şehir ve ülke ekonomisi açısından taşıdığı öneme vurgu yaptı. Vinçlerden ekskavatörlere, kaldırma sistemlerinden inovatif platform çözümlerine kadar birçok ürünün sergilendiği alanda ziyaretçiler, sektörel gelişmeleri yakından takip etme fırsatı yakaladı.
Açılış Hep Birlikte Yapıldı
Etkinliğin açılış kurdelesi; Serdivan Belediye Başkanı Osman Çelik, Erenler Belediye Başkanı Şenol Dinç, 15 Temmuz Milli irade Derneği Genel Başkan Vekili Yunus Özçelik, SAHİMDER Başkanı Can Akova, SAHİMDER yöneticileri ve katılımcı firma temsilcileri tarafınca birlikte kesildi. İş makineleri dünyasının kalbi bu hafta Sakarya’da atıyor. Ekskavatörlerden vinç sistemlerine, platform çözümlerinden kaldırma ve taşıma ekipmanlarına kadar çok sayıda ürün, etkinlik alanında ziyaretçilerin ilgisine sunuluyor. Katılımcılar, firmaların sahada sergilediği ürünleri yakından inceleme ve avantajlı tanıtım kampanyalarından faydalanma şansı yakalıyor.
SAHİMDER Başkanı Can Akova “Hedefimiz, Bu Organizasyonu Geleneksel Hale Getirmek ve Her Yıl Daha Da Büyütmek. ” Açılışta konuşan SAHİMDER Başkanı Can Akova, “Bu yıl Sakarya’da sektörel anlamda önemli bir adım attık. Türkiye’nin dört bir yanından iş makinaları temsilcilerini bir araya getirdik. Hedefimiz, bu organizasyonu geleneksel hale getirmek ve her yıl daha da büyütmek.
Destek veren tüm kurumlara ve firmalara teşekkür ediyorum” dedi.
İş-Mak Fest 2025, 15-18 Mayıs tarihleri arasında her gün 10.00-19.00 saatlerinde ziyarete açık olacak.
Sektörel Gündem
Manliftlerde Lityum Akü Dönemi: Avantajlar ve Dezavantajlar

Günümüzde inşaat, bakım ve lojistik sektörlerinde yaygın olarak kullanılan personel yükseltici platformlar (makaslı platformlar, eklemli platformlar, dikey platformlar vb.), teknolojik gelişmelerle birlikte daha verimli ve sürdürülebilir hale geliyor. Bu dönüşümün en önemli parçalarından biri ise lityum iyon (Li-ion) akü teknolojisi.
Geleneksel kurşun-asit akülere kıyasla daha uzun ömürlü, hızlı şarj olabilen ve bakım gerektirmeyen lityum aküler, birçok platform üreticisi tarafından tercih edilmeye başlandı. Sektörde bu teknolojiyi benimseyen firmalar arasında Trojan Battery ve Anko Enerji gibi önemli üreticiler yer alıyor. Özellikle Anko Enerji, manlift sistemleri için lityum akü dönüşüm ve enerji çözümleri sunarak işletmelere verimlilik ve maliyet avantajı sağlıyor.
Ancak lityum akülerin avantajları kadar, dikkate alınması gereken bazı dezavantajları da bulunuyor. İşte personel yükseltici platformlarda lityum akü kullanımının öne çıkan artıları ve eksileri:
Lityum Akülerin Avantajları
1. Daha Uzun Ömür
Lityum aküler, kurşun-asit akülere kıyasla 3 ila 5 kat daha uzun ömürlüdür. Ortalama 2.000 ila 5.000 şarj döngüsü sunarak, işletmeler için daha az değiştirme maliyeti anlamına gelir.
2. Daha Hızlı Şarj Süreleri
Lityum aküler, geleneksel akülere kıyasla çok daha kısa sürede şarj olur. Bu özellik, platformların daha kısa sürede kullanıma hazır hale gelmesini sağlayarak iş verimliliğini artırır.
3. Kısa Süreli Şarj İmkanı
Kurşun-asit aküler, tam şarj olmadan kullanıldığında ömürlerini kısaltabilir. Ancak lityum aküler bu sorunu yaşamaz. Örneğin, 1 saatlik öğle molasında bile şarj edilebilir ve kullanım ömrüne zarar vermeden çalışmaya devam edebilir.
4. Daha Hafif ve Kompakt Yapı
Lityum aküler, aynı kapasitedeki kurşun-asit akülere göre daha hafiftir. Bu da personel yükseltici platformların taşınmasını ve manevra kabiliyetini artırır.
5. Bakım Gerektirmeyen Kullanım
Lityum aküler, su ekleme veya düzenli bakım gerektirmez. Bu özellik, bakım maliyetlerini ve iş gücü ihtiyacını azaltarak işletmelere büyük avantaj sağlar.
6. Çevre Dostu Teknoloji
Kurşun içermeyen yapıları sayesinde çevreye daha az zarar verir ve geri dönüştürülebilir malzemeler içerir. Bu da işletmelerin sürdürülebilirlik hedeflerine katkı sağlar.
Lityum Akülerin Dezavantajları
1. Yüksek Maliyet
Lityum akülerin başlangıç maliyeti, kurşun-asit akülere göre daha yüksektir. Ancak uzun vadede daha uzun ömür, düşük bakım gereksinimi ve enerji tasarrufu sayesinde bu maliyet dengelenebilir.
2. Soğuk Havalarda Performans Kaybı
Düşük sıcaklıklarda, lityum akülerin şarj alma süresi uzayabilir ve performans kaybı yaşanabilir. Soğuk hava koşullarında verimliliği koruyabilmek için özel ısıtma sistemleri gerekebilir.
3. Yangın Riski
Lityum iyon aküler, delinme veya aşırı ısınma durumunda yangın riski taşıyabilir. Ancak günümüzde gelişmiş güvenlik sistemleri sayesinde bu risk büyük ölçüde minimize edilmiştir.
Lityum Akülerle Geleceğe Yatırım
Sektörde lityum akü kullanımı giderek yaygınlaşırken, daha uzun ömür, yüksek verimlilik ve çevre dostu yapısıyla işletmeler için cazip bir alternatif haline gelmiştir. Ancak yüksek yatırım maliyeti ve soğuk hava koşullarındaki performans düşüşü gibi dezavantajları göz önünde bulundurulmalıdır.
Lityum akü teknolojisi, uzun vadede hem maliyet hem de operasyonel verimlilik açısından önemli kazançlar sunarak personel yükseltici platformlarda yeni bir dönem başlatıyor.
Lityum akülerle donatılmış platform üreticilerinin sunduğu çözümler ve toplam sahip olma maliyetleri değerlendirilerek doğru yatırım kararları alınabilir.
-
1 Konu 1 Konuk4 yıl önce
Sarılar Group’un Genç Yöneticisi Hanifi Gürbüz: Yatırım Odaklıyız, Covid-19 Sürecinde Bile Çalışmalarımız Devam Ediyor…!
-
Özel Haber3 yıl önce
ELFATEK’TEN AKİBA
-
Ağır Yük Taşıma Araçları4 yıl önce
GEMLİK AKTAŞ-1 LOJİSTİK’İN GURUR GÜNÜ
-
Özel Haber4 yıl önce
HASANKEYF’TEKİ TARİHİ TAŞIYAN ÇABA MİSNAK, DÜNYADA YAPILAMAYANI YAPARAK HEM TARİHİ TAŞIDI HEM DE TARİHE GEÇTİ
-
Son Dakika4 yıl önce
Hareket Turquality ile Globaldeki Gücüne Güç Katacak
-
Özel Haber4 yıl önce
Salih Kodaman: Müşteriye verdiğimiz güven, bizim en büyük farkımız
-
Son Dakika4 yıl önce
Düzce eşrafından Sadettin Kayışoğlu vefat etti.
-
Son Dakika3 yıl önce
Devrilen forkliftin altında kalan operatör can verdi