Sektörel Gündem
Arzum’da Co-CEO yönetim dönemi başladı! Dönüşümlü CEO’luk verimliliği artıracak
Türk kahvesinin dünyada marka olmasında bayrak taşıyıcı rol üstlenen Arzum, yönetimde yeni bir modele geçti. Şirket, dünyada yaygınlaşan ve başarılı olan dönüşümlü CEO’luk modeli ile verimliliği artırmayı hedefliyor.
Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı, yeni yönetim anlayışının şirketin globalleşme adımlarında itici güç olacağını belirtti. Kolbaşı, bu modelin Türkiye’de de yayılacağını düşünüyor. Kolbaşı ile Türkiye’de aile şirketlerinin kurumsallaşması, Türk kahvesinin tanıtımı, Arzum’un hikayesini konuştuk.
Jülide YİĞİTTÜRK GÜRDAMAR
Yarım asırlık yolculuğunda, birçok ilke adını yazdırarak küçük ev aletleri sektörüne yön veren ve Türk kahvesinin tanıtımında bayrak taşıyıcı olan Arzum, kurumsallaşma yönünde attığı adımlara yenisini ekleyerek, Türkiye’de de yeni bir dönemi başlattı.
Dünyada pek çok başarılı örneği olan CO-CEO sistemine geçen Arzum’un üç üst düzey yöneticisi birer yıl arayla İcra Kurulu Başkanlığı görevini yürütecek. Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı, bu yeni dönemi şöyle anlatıyor: “Dünyada her şey son derece hızlı bir şekilde değişiyor, dönüşüyor.
Arzum da değişimlere çok çabuk uyum sağlayabilen bir şirket. COCEO sistemi, dünyada örnekleri olan, uluslararası şirketler tarafından zaten bilinen ve avantajlı görülen bir sistem. Bu sistem ile şirketteki iletişimi artırmayı hedefliyoruz.
Karar alma sürecinde ‘Çevik’ davranarak hızlı hareket edeceğiz, reflekslerimizi artıracağız. Bu da beraberinde verimliliği getirecek. Böylece globalleşme hedefine emin adımlarla ilerleyeceğiz. Dolayısıyla yeni sistemin hem yurt içinde hem yurt dışı pazarlarda Arzum’a olumlu yansımaları olacağını düşünüyorum.”
Murat Kolbaşı ile Türk kahvesinin dünyada tanıtımı ve markalaşması, bu süreçte gastronominin önemini ve aile şirketlerinin Türkiye’deki gelişimi ile Arzum’un hedefleri ve yeni yönetim şeklini konuştuk. “Aile şirketlerinin sürdürülebilirliği sağlaması gerekiyor” diyen Kolbaşı, Arzum’un sermaye piyasalarıyla barışık bir şirket olduğunu belirterek, kurumsallaşma hikayesini şöyle anlatıyor: “Babamlar bu şirketi 3 kardeş olarak kurmuşlar.
Biz ikinci kuşaklar ise 7 kişi olarak yola devam ettik. Aile şirketlerinde finansman tabii ki önemli ama birbirleriyle uyumlu çalışmaları da bir o kadar elzem. Biz bu sebeple şirketimize iki kere dışarıdan fon aldık ve son olarak halka açıldık. Şu anda sermayemizin yüzde 51’i Kolbaşı ailesinin, kalanı ise halka açık durumda. Biz 2008 yılında ilk tahvil çıkartan şirket olduk.”
Bu model Türkiye’de yayılacak
Fonların şirketlere disiplin getirdiğinden söz eden Kolbaşına göre, şirketler için hesap verilebilirliği öğrenmek çok önemli. İşte bu noktada fonların önemine değiniyor: “Bu fonlar şirketleri disipline ediyor. Nereye harcama yaptığınızı, her adımınızı sorguluyorlar. Fon çıktıktan sonra da zaten halka açık şirket olarak SPK kuralları çerçevesinde hareket eder hale geldik. Şimdi de yönetimde CO-CEO sistemine geçtik. Bu modeli Harvard Business School’dan aldık. Farklı birimleri birleştirerek 3 ana birim oluşturduk ve yapıyı daha kontrol edebilir hale getirdik. Dünyadaki bu eş başkanlık modeli Türkiye’de daha da gelişecek. Çünkü verimlilik konusunda gelişmemiz gerekiyor.”
Pandemide iç pazarda ciddi oranda büyüdük
2022 yılını 1.5 milyar TL ciro ile kapattıklarını ifade eden Kolbaşı, büyüme trendindeki durağanlığa rağmen küçük ev aletleri sektörünün büyümeye devam ettiğini söyledi. Kolbaşı, “2022 yılında iç pazarda da oldukça güçlü satış rakamlarına ulaştık. Yerli ve global birçok oyuncunun zorlu rekabet koşullarıyla yer aldığı iç pazarda satışlarımızı ciddi oranlarda artırarak adette %10,8 pay ile ikinci marka olduk, ciroda ise en yüksek pazar payına sahip ilk 6 marka arasında yer aldık’’ diye konuştu.
Yurtdışı satışlarımızı %30’a çıkartacağız
“Yurtdışında büyümek için ciddi çalışıyoruz” diyen Kolbaşı, satışların yaklaşık yüzde 11’lik kısmının yurt dışı satışlardan elde ettiklerini söyledi. Kolbaşı, “2030 yılına kadar bu oranı yüzde 30’lara çıkarma hedefimiz var. Şu anda direk olarak 48, online ile beraber 60 ülkeye ihracatımız var. İhracatın yüzde 60’ını OKKA serisi ile yapıyoruz” dedi.
ABD’de şirket kurduk, Dubai için çalışıyoruz
Arzum, geçtiğimiz yılın son aylarında ABD’de şirket kurdu. Kolbaşı, buradaki hedeflerini şöyle anlatıyor: “Global hedeflerimizi hızlandırmak ve ABD pazarındaki mevcut operasyonlarımızı daha da büyütmek amacıyla fizibilite çalışmalarımızı hızla tamamladık ve Kasım 2022 itibarıyla ABD’de şirket kurduk. %100 bağlı ortaklığımız olan bu şirket ile Türkiye’de başarıyla yürüttüğümüz iş modelini yurt dışına taşıyacağız. Hong Kong ve Şangay’da da bir şirket açtık. Ayrıca Almanya’da ofisimiz var. Dubai’de de bir yer düşünüyoruz.”
Avrupa’daki satışların yüzde 30’u onlinedan
“Global online pazaryerleri üzerinden şu anda 15’ten fazla ülkede satış yapıyoruz” diyen Kolbaşı, “Bunlara ek olarak distribütörlerimizin olduğu ülkelerde distribütör aracılığı ile 10 ülkede online satış gerçekleştiriyoruz. Pazarlar bazında farklılık olmakla birlikte Avrupa’daki ticaret hacmimizin %30’unu e-ticaret oluşturuyor. Önümüzdeki 3 yıl içinde hedefimiz bu oranı %50 seviyesine çekmek” dedi.
Dijital dönüşüme yatırım yapacağız
“2023’te de global bir marka olma yolunda emin adımlarla yürüyeceğiz” diyen Kolbaşı, şöyle devam ediyor: “2023’te global satışta büyümemizi sürdürmeyi, Ar-Ge, tasarım ve inovasyon odağımızı korumayı, e-ticaret ve dijitalleşme yatırımlarımıza devam etmeyi ve tüketicimizle aramızdaki bağı daha da güçlendirmeyi hedefliyoruz.
Yenilikçi uygulama ve ürünlerimizle sektörde fark yaratmayı sürdüreceğiz. Küçük Ev Aletleri’nde adet bazında liderliğimizi sürdürmek en önemli hedeflerimizden biri. 2023 kârlılık ve verimlilik odağı ile finansman maliyetlerini daha da başarılı yönettiğimiz bir dönem olacak. 2023 dijital dönüşüm yatırımlarımızı SAP–ERP geçişi ile hızlandıracağız.”
Makineleşme Türk kahvesinin dünyaya açılmasını sağladı
Arzum OKKA Türk Kahvesi Makinesi ile büyük başarı yakalayan Arzum, bugün gıda hazırlama, pişirme ve kızartma, sıcak içecek hazırlama, temizlik, kişisel bakım ve ütü olmak üzere 6 ürün kategorisinde, 650 ürün satıyor.
“Makineleşme Türk kahvesinin global pazarlara açılmasında avantaj kazandırdı” diyen Kolbaşı, OKKA serisine yeni bir ürün daha eklediklerini anlattı: “Belki insanlar bunlarla mı uğraşıyorsunuz?
diyebilirler ama bu ince farklarla ayrışıyorsunuz. Karıştırarak sütlü Türk kahvesi pişirme özelliğine sahip OKKA Rich’i tüketicimizle buluşturduk. Son dönemde geleneksel kahvenin yanı sıra sütlü Türk kahvesi tercihinde de belirgin bir artış var. Kahvesini sütlü içmek isteyenler için OKKA Rich Spin M’i geliştirdik.
Türkiye’de bir ilk olan, kahveyi pişirirken klasik yöntemdeki gibi karıştırabilen ilk model Arzum OKKA’nın bu özelliğini, cezveli OKKA modellerinden Rich Spin M’e taşıdık ve Arzum OKKA, bu şekilde kahveyi cezveli modellerde de karıştırabilen marka oldu.
Türk kahvesine kafayı taktık Osmanlı nüfusunun peşindeyiz
Murat Kolbaşı, kendi tabiriyle ‘Türk kahvesine kafayı takmış’ bir isim. Türk kahvesini tüm dünyaya tanıtmak için elinden geleni yapıyor.
Öyle ki geçtiğimiz yıl Amerika’da Times Meydanı’ndaki en ünlü yapılardan NASDAQ binasında reklam vererek Türk kahvesini New York’a kadar taşımış oldu. Kurucuları arasında yer aldığı Türk kahvesi Tanıtım Derneği sayesinde, ‘İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesine’ Türk kahvesi de alındı.
Kolbaşı’nın girişimleri sayesinde UNESCO, 5 Aralık 2013’te Türk kahvesini, ‘Türkiye’nin somut olmayan kültürel bir değeri’ olarak tescilledi. Böylece 5 Aralık, Dünya Türk Kahvesi Günü olarak kutlanmaya başlandı.
Kolbaşı, “Buna karşın hâlâ Türk kahvesi dünyada arzu ettiğimiz noktada değil” diyerek sitem ediyor. Osmanlı İmparatorluğundan dünyaya yayılan 750 milyon nüfus var diyen Kolbaşı, “Bu nüfus köklerinden dolayı Türk kahvesi ile Türk mutfağını biliyor. Bunlar dünyanın dört bir yanında yaşıyorlar. Düşünün Tesla bile Osmanlı topraklarında doğmuş.
Ama biz bunu hiç konuşmuyoruz. Biz bu genlerinde Türk mutfağını bilen 750 milyon nüfusu yakalamaya çalışıyoruz” diyor. Kolbaşı’na göre, gastronomi ile markalaşmak çok önemli. Türk mutfağındaki geleneksel tatlar ile birlikte markalaşmanın Türkiye’nin de değerini yukarıya taşıyacağını savunuyor.
Kişi başına 1.1 kilo kahve tüketiyoruz
Türkiye’de kişi başına kahve tüketimi yıllık 350 gramdan 1.1 kilograma yükseldi. Bunun yüzde 60’ı Türk kahvesi. Dünyada günde yaklaşık 2.2 milyar fincan kahve içilmesine rağmen Türk kahvesi, pazardan sadece yüzde 10 pay alabiliyor.
“Hedefimiz, Türk kahvesi tüketim payının yüzde 20’ye çıkması” diyen Kolbaşı, “Dünya genelinde de evde kullanılan kahve makinelerinin toplam satış adedi 60 milyona yaklaşıyor. Ağırlıklı olarak filtre ve espresso bazlı makinelerin hakim olduğu pazarda, Türk kahve makineleri yüzde 10’luk bir pazar payına sahip. Ancak sadece Türkiye’de değil dünyada da Türk kahve makinelerine olan ilgi artıyor” diyor.
2023 ‘yaşa ve gör’ yılı olacak
2023 yılı beklentilerini sorduğumuz Murat Kolbaşı, 2023’ün tam olarak sürprizlere açık bir yıl olacağını söyledi. Kolbaşı, “Depremden önce de gündemimiz enflasyon ve kurdu. Türkiye’de bütçeler yıllık değil her çeyrek yapılmalı. 2023 yılını yaşa ve gör yılı olarak görüyorum. Kura yönelik hiçbir tahminde bulunmak mümkün değil, aşağı veya yukarı yönlü hareket edebilir. Bizim her türlü şıklara, senaryolara hazırlıklı olmamız lazım” dedi.
3 bin kişiye sıcak içecek servisi
Deprem bölgesine ilk günden itibaren yardım gönderdiklerini ifade eden Kolbaşı, “Depremzedelerin hayatlarını idame ettirmeleri adına, bölgedeki ihtiyaç listeleri doğrultusunda içinde küçük ev aletlerimizin bulunduğu yardım TIR’ımızı bölgeye gönderdik. Arzum olarak desteklerimizi farklı alanlarda da sürdürmek adına gönüllü ekip arkadaşlarımızın da katkılarıyla günlük 3 bin kişiye sıcak içecek servisinde bulunuyoruz. Arzum olarak, bölgenin yaralarını sarmak adına ihtiyaçlar dahilinde üzerimize düşeni yapmaya ve yardımlarımızı sürdürmeye devam edeceğiz” dedi.
İnovatif ürün çıkartan her zaman karşılığını alır
Pandemi sürecinde küçük ev aletleri sektöründe Ütü haricinde bütün kategorilerde ciddi sıçrama yapıldığına değinen Kolbaşı, “Eve kapanan Türk halkı mutfak ürünlerine ve kişisel bakım ürünlerine yöneldi. Hemen hemen bütün ürünlerde ciddi bir büyüme yakaladık. Özellikle inovatif ürünler ciddi bir büyüme ivmesi yaşadı. Dyson süpürge, Philips Airfryer ile biz ise Türk kahvesi ile bunu yakaladık. Küçük ev aletleri sektörünün bir özelliği var; ekonomik kriz de olsa masaya farklı ve inovatif bir ürün koyarsan karşılığını her türlü alıyorsun” dedi.
“Arzum Avrupalı olmuş, pahalı!”
Murat Kolbaşı, zaman zaman metro ve metrobüs ile seyahat ediyor. “Bir toplantıda beraber olduğum kişi beni metrobüste görünce çok şaşırdı. Neden kullanmayım ki! Bazen trafik bazen de insanlarla sohbet etmek için sık sık metrobüse biniyorum. Geçenlerde bir teyzenin elinde başka bir markanın çay makinesinin poşeti vardı. Markalar üzerine konuşurken, Arzum’u neden almadığını sordum ve “Arzum Avrupalı olmuş, çok pahalı” dedi. Bu benim için paha biçilemez bir feedback” diyor.
Haber
İnci Holding ve GS Yuasa, TAYSAD Ege Bölgesi Odak Üye Toplantısına Ev Sahipliği Yaptı
İnci Holding ve Japon akü devi GS Yuasa’nın iştiraki İnci GS Yuasa, Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği’nin (TAYSAD) her çeyrek dönemde düzenlediği Odak Üye Toplantısı’na ev sahipliği yaptı. Otomotiv yan sanayinin önde gelen 24 temsilcisinin katılımıyla gerçekleşen bu toplantıda, sektördeki küresel gelişmeler, mevcut durum ve gelecekteki fırsatlar ele alındı.
Türkiye otomotiv tedarik sanayinin tek ve en yetkin temsilcisi olan Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD), her çeyrek dönemde bir üyesinin ev sahipliğinde gerçekleştirdiği Ege Bölgesi Odak Üye Toplantısı’nı bu kez İnci GS Yuasa’nın Manisa’daki modern üretim tesisinde düzenledi. Toplantıya, otomotiv yan sanayinin önemli 24 temsilcisi katıldı. TAYSAD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yakup Birinci, TAYSAD Yönetim Kurulu Üyesi ve İnci Holding Yönetim Kurulu Başkanı Cihan Elbirlik ile İnci GS Yuasa İcra Direktörü Kadir Kaymakçı‘nın yer aldığı toplantıda, derneğin faaliyetleri, sektördeki rolü, küresel bağlantıları ve üyelerine sunduğu faydalar detaylıca aktarıldı.
“BİRLİKTE DAHA GÜÇLÜ ADIMLAR ATMAYA KARARLIYIZ”
Gerçekleşen toplantıyla ilgili olarak TAYSAD Başkan Yardımcısı Yakup Birinci, “Toplantımızda, küresel ve ulusal üretim verilerini değerlendirerek sektörümüzün dünya sıralamasındaki yerini ele aldık. Üyelerimizin beklentilerini dinleyerek sinerji oluşturduk ve TAYSAD’ın yakın dönem faaliyetlerini gözden geçirdik. Birlikte daha güçlü bir gelecek için adımlar atmaya kararlıyız” açıklamasını yaptı.
İnci GS Yuasa’nın 40 yıllık birikimini ve sektöre sunduğu çözümleri katılımcılarla paylaşan İcra Direktörü Kadir Kaymakçı, “Sektörümüzün gücünü ve potansiyelini bir araya getiren TAYSAD’ın kıymetli etkinliğine ev sahipliği yaptığımız için mutluluk duyduk. İnci GS Yuasa olarak enerji depolama sektöründe 40 yıldır yenilikçi ve sürdürülebilir çözümler geliştiriyoruz. Bugün, Manisa’daki üretim tesislerimizde en son teknolojiyi kullanarak ürettiğimiz akülerimiz, dünya genelinde 80’den fazla ülkeye ihraç ediliyor. Bu başarı, iş ortaklarımızın ve çalışanlarımızın katkılarıyla mümkün oldu” dedi.
Şirketin üretim süreçlerinde sürdürülebilirliği ve verimliliği merkeze koyduklarını belirten Kaymakçı şöyle konuştu: “Bu çerçevede geliştirdiğimiz projeler ve teknoloji yatırımlarımızla sadece bugünün değil yarının da enerji ihtiyaçlarını karşılamayı hedefliyoruz. TAYSAD üyeleriyle bir araya gelerek sektörümüzün geleceğine yönelik fikir alışverişinde bulunmak ve sinerji oluşturmak bizim için çok değerli. Önümüzdeki dönemlerde de iş birliklerimizi güçlendirmeye ve Türkiye’nin otomotiv sanayinde dünyada lider bir konuma gelmesine katkı sağlamaya kararlıyız.”
Toplantının ardından katılımcılar, İnci GS Yuasa’nın Manisa’daki üretim tesislerini gezerek akü üretim hatlarını yerinde inceleme fırsatı buldu. En son teknolojiyle donatılan üretim hatları ve şirketin Ar-Ge faaliyetleri hakkında detaylı bilginin paylaşıldığı fabrika turunun ardından, üyeler arasında bilgi paylaşımını artırmak amacıyla bir soru-cevap oturumu düzenlendi.
DAHA GÜÇLÜ BİR SİNERJİ VE İŞ BİRLİĞİ İÇİN HER ÇEYREK TOPLANTI
TAYSAD üyeleri, her çeyrek dönemde bir araya gelerek sektörün küresel gelişmelerini ve mevcut gündemi değerlendiriyor. İnci GS Yuasa’nın ev sahipliğinde gerçekleşen Ege Bölgesi Odak Üye Toplantısı ile üyeler arasında iş birliğinin güçlendirilmesi ve sektörde ortak bir bakış açısı oluşturulması hedefleniyor.
Haber
YASED: Ağustos’ta Türkiye’ye 497 Milyon Dolar Değerinde Yatırım Geldi
Uluslararası Yatırımcılar Derneği’nin (YASED) Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) 11 Ekim 2024’te paylaştığı Ödemeler Dengesi İstatistiklerinden derleyerek hazırladığı “Rakamlarla Uluslararası Doğrudan Yatırımlar Bültenine” göre, 2024 yılının Ağustos ayında, Türkiye’ye 497 milyon dolarlık Uluslararası Doğrudan Yatırım (UDY) girişi gerçekleşti.
11 Ekim 2024’te paylaşılan güncel resmi verilere göre, 2024 yılının Ağustos ayında, Türkiye’ye, 497 milyon dolar değerinde UDY girişi gerçekleşti.
Güncel bu istatistikle beraber, yılın ilk sekiz ayında Türkiye’ye gelen toplam UDY miktarı, 6,41 milyar dolar olarak kaydedildi. Yılın ilk sekiz ayında 2023’ün aynı dönemine kıyasla yüzde 2’lik bir düşüş kaydedilirken 2002 yılından itibaren Türkiye’ye gelen UDY girişlerinin toplam değeri ise 270 milyar dolara yaklaştı.
Ağustos ayında gerçekleşen toplam UDY girişi 497 milyon dolar olarak hesaplanırken bu yatırımların 283 milyon doları yatırım sermayesi şeklindeydi. Ağustos ayındaki toplam UDY’nin 201 milyon doları yabancı uyruklulara gayrimenkul satışı ve 35 milyon doları ise borçlanma araçları yoluyla kaydedildi. Aynı ay içerisinde yatırım tasfiyelerinin 22 milyon dolar değerinde aşağı yöndeki etkisiyle, Ağustos ayındaki toplam UDY girişi 497 milyon dolar oldu.
En fazla yatırım toptan ve perakende ticaret ile gıda imalatında gerçekleşti
2024 yılının Ağustos ayı içerisinde gerçekleşen 283 milyon dolar değerindeki yatırım sermayesi girişlerinde, 46 milyon dolarlık yatırım girişi ile toptan ve perakende ticaret, yüzde 16’lık bir pay aldı. Gıda, içecek ve tütün ürünleri imalatı, geçmiş kümülatif performansının üzerinde bir performans ile aynı dönem içerisinde gerçekleşen yatırım sermayesi girişlerinin yüzde 16’sını çekti. En fazla yatırımın gerçekleştiği diğer sektörler yüzde 11’lik payı ile kimyasalların, kimyasal ürünlerin ve temel eczacılık ürünleri ile malzemelerinin imalatı ve yüzde 9’luk payı ile Bilgi ve İletişim Teknolojileri (BİT) oldu.
Ağustos ayında en fazla uluslararası yatırım Almanya, İsviçre ve Hollanda’dan geldi
2002-2023 dönemi toplamında yüzde 59’luk pay sahibi olan Avrupa Birliği (AB-27) ülkeleri 2024’ün sekizinci ayında yüzde 54’lük bir pay aldı. Aynı ay içerisinde AB üyesi olmayan diğer Avrupa ülkeleri yüzde 16’lık paylarıyla Türkiye’ye en çok yatırım yapan ikinci bölge oldu. Ağustos 2024 özelinde, Almanya yüzde 22 ile en büyük paya sahip olurken, onu yüzde 11 ile İsviçre, yüzde 10 ile Hollanda, yüzde 9 ile Amerika Birleşik Devletleri (ABD), yüzde 9 ile Fransa, yüzde 8 ile Lüksemburg ve yüzde 7 ile Tayvan takip etti.
Yılın ilk sekiz ayının toplamı değerlendirildiğinde ise Türkiye’ye en çok yatırım yapan üç ülke; yüzde 20’lik payı ile Hollanda, yüzde 15’lik payı ile Almanya ve yüzde 13’lük payı ile ABD olarak sıralandı.
Haber
KADIN ETKİ RAPORU LOJİSTİK SEKTÖRÜNE IŞIK TUTACAK
Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği UTİKAD, lojistik sektöründe kadın istihdamının etkilerini ortaya koyacak “Kadın Etki Raporu” çalışmalarında verimli sonuçlar elde etmek için “Kadın Çalışan Etkisi Hakkında Anket”i lojistik sektörüne sunuyor.
UTİKAD üyesi firmaların kadın çalışanlarından ve yöneticilerinden oluşan UTİKAD Kadın Lojistikçiler Odak Grubu (KLOG), kurulduğu 2021 yılından bu yana aktif olarak çalışmalarına devam ediyor. Başta Mentor – Mentee Projesi olmak üzere sektöre farklı bakış açıları kazandırmayı hedefleyen faaliyetleriyle ön plana çıkan UTİKAD Kadın Lojistikçiler Odak Grubu “Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu” ile bu sene lojistik sektöründeki kadın çalışanların etkisini ortaya koymaya hazırlanıyor.
“KARAR VERME SÜREÇLERİNDE KADINLARIN POZİTİF DEĞERLERİNİ ORTAYA KOYABİLECEKLERİ ŞİRKET YAPILARININ SAYISINI ARTIRMAYI AMAÇLIYORUZ”
UTİKAD Kadın Lojistikçiler Odak Grubu Koordinatörü Aslı Malay Tuncer, “2021 yılında Ayşem Ulusoy’un başkanlığında kurulan Kadın Lojistikçiler Odak Grubu’nun 2024 projeleri arasında en çok önemsediklerimizden biri “Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu”. Çünkü “Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu”ndaki analizlerle lojistik sektöründeki kadın çalışanların önündeki bariyerleri azaltmak, kadınların ulusal ve uluslararası teşvik ve desteklerden yararlanmalarını sağlamak ve yönetim kademesinde kadın istihdamını artırarak karar verme süreçlerinde kadınların pozitif değerlerini ortaya koyabilecekleri şirket yapılarının sayısını artırmayı amaçlıyoruz.” dedi.
“KADIN ÇALIŞANLAR İÇİN HER KADEMEDE ÇALIŞMA ŞARTLARI İYİLEŞTİRİLMELİ”
T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü’nün Ağustos ayında yayınladığı “Çalışma Hayatı İstatistikleri Aylık E-Bülteni”ne göre ülkemizde 32.522.000 kişi istihdam ediliyor. Erkeklerde işgücüne katılım oranı yüzde 72,4 iken kadınlarda bu oran yüzde 36,7 olarak karşımıza çıkıyor. İstihdam oranlarında da erkeklerin kadınlara yaklaşık 2 katı oranla önde olduklarını görüyoruz. Erkeklerde istihdam oranı yüzde 66,9; kadınlarda istihdam oranı yüzde 32,1. Söz konusu bültendeki bir başka veride zorunlu sigortalı olanlarda erkeklerin oranı yüzde 66, kadınların oranı ise yüzde 34 olarak belirtiliyor. Bu istatistikler her ne kadar genel iş ortamını yansıtsa da lojistik sektörünün de erkek egemen bir sektör olduğunu varsaydığımızda, lojistik sektöründe de benzer bir sonuçla karşılaşacağımızı belirten UTİKAD Kadın Lojistikçiler Odak Grubu Koordinatörü Aslı Malay Tuncer, “Kadın çalışanlar lojistik sektöründe beyaz yakalı pozisyonlarda yer alma imkanı bulabiliyorlar. Ancak belli bir kademeden sonra cam tavan dediğimiz sınırlarda kalıyorlar, kadınların yönetim kademesinde ve şirketlerin C-Level pozisyonlarında, karar verici mercilerdeki sayılarını artırmak istememiz kadar, lojistik sektöründe sahada çalışmak isteyen özellikle liman sahalarında görev almak isteyen birçok kadın çalışan da var. Dolayısıyla kadın çalışanlar için her kademede çalışma şartlarının iyileştirilmesi, eşitlikçi ve gelişime açık bir sektör ortamı oluşturmak da oldukça önemli.” diye konuştu.
“KADIN ÇALIŞAN ETKİSİ HAKKINDA ANKET”
UTİKAD, Lojistik Sektörü Kadın Etki Raporu çalışmaları kapsamında İstanbul Üniversitesi Ulaştırma ve Lojistik Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Ebru Demirci’den destek alıyor. Prof. Dr. Ebru Demirci tarafından hazırlanan “Kadın Çalışan Etkisi Hakkında Anket” Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu’nda lojistik işletmelerinde görev yapan çalışanların profilleri ile görev yaptıkları işletmelerin performansları arasındaki ilişkiyi incelemek üzere tasarlandı.
UTİKAD Kadın Lojistikçiler Odak Grubu Koordinatörü Aslı Malay Tuncer, “KLOG olarak 150’nin üzerinde grup üyemizle birlikte sektördeki kadın gücünü, sektöre getirdiği farklılıkları paylaşmaya ve yeni nesil lojistisyenlere bu bilinci yerleştirmeye çalışıyoruz. 2022 yılında hayata geçirdiğimiz Mentor-Mentee Projesi ile grup üyemiz olan üst düzey mevkilerde görev yapan 15 kadın yönetici, 15 kız öğrenci ile eşleşerek staj dönemleri boyunca birebir çalışma imkanı bulmuştu. Bu dönemde de bu projemizin ikincisini gerçekleştireceğiz. KLOG olarak Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu sonrasında en heyecan duyduğumuz projelerimizden biri olan Mentor-Mentee Projesi ile de sektöre yeni adım atacak kadın çalışanları destekliyoruz.” dedi.
Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu’nun Prof. Dr. Ebru Demirci’nin katkılarıyla hazırlanmasının ardından kamuoyu ile paylaşılacağını belirten Aslı Malay Tuncer, “Raporun sağlıklı ve verimli sonuçlar ortaya koyabilmesi için lojistik sektöründe faaliyet gösteren tüm firmalarımızı anketi yanıtlamaya davet ediyorum. Ankete katılmak ve katkı vermek isteyenler UTİKAD ile iletişime geçebilirler.” diye konuştu.
Kadın Çalışan Etkisi Hakkında Anket için tıklayınız.
-
1 Konu 1 Konuk4 yıl önce
Sarılar Group’un Genç Yöneticisi Hanifi Gürbüz: Yatırım Odaklıyız, Covid-19 Sürecinde Bile Çalışmalarımız Devam Ediyor…!
-
Özel Haber2 yıl önce
ELFATEK’TEN AKİBA
-
Ağır Yük Taşıma Araçları4 yıl önce
GEMLİK AKTAŞ-1 LOJİSTİK’İN GURUR GÜNÜ
-
Özel Haber4 yıl önce
HASANKEYF’TEKİ TARİHİ TAŞIYAN ÇABA MİSNAK, DÜNYADA YAPILAMAYANI YAPARAK HEM TARİHİ TAŞIDI HEM DE TARİHE GEÇTİ
-
Son Dakika4 yıl önce
Hareket Turquality ile Globaldeki Gücüne Güç Katacak
-
Özel Haber4 yıl önce
Salih Kodaman: Müşteriye verdiğimiz güven, bizim en büyük farkımız
-
Son Dakika4 yıl önce
Düzce eşrafından Sadettin Kayışoğlu vefat etti.
-
Son Dakika3 yıl önce
Devrilen forkliftin altında kalan operatör can verdi