Takip Edin

STK

Arbak: Tek eksiğimiz, ülkemizdeki yatırım ikliminde yaşanan sorunlar!

Yayınlanma tarihi

-

Arbak

Enerji Sanayicileri ve İş Adamları Derneği (ENİSA) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Tibet Arbak 2021 yılını değerlendirerek sektörün önümüzdeki süreçte izleyeceği yol haritası hakkında önemli bilgiler verdi.

Enerji Sanayicileri ve İş Adamları Derneği olarak 2021 yılının sektörel bir değerlendirmesini yapar mısınız? 2022 yılı için ENSİA’nın sektöre vereceği katma değer ne olacak?

Geride bıraktığımız 2021 yılı yenilenebilir enerji sektörü için yatırım ivmesinin hız kazandığı bir yıl oldu. Yıl içinde devreye alınan tesislerin %98’inin de yenilenebilir kaynaklı olmasını elbette vurgulamamız gerekiyor. Bu durumda hiç kuşkusuz pandemi nedeniyle başlangıcı altı ay ertelenen yeni YEKDEM mekanizmasının etkisi büyük oldu. Rüzgâr enerjisi tarafında Dolar bazlı önceki destek mekanizmasından yararlanmak isteyen yatırımların hızla başlatılması ve aşama aşama devreye alınması ile sektörümüzdeki yatırım yoğunluğu artış gösterdi. 2021 yılı, rüzgâr enerjisinde psikolojik eşik noktası olan 10 bin megavat sınırının aşıldığı bir yıl olarak da tarihe geçti. 2022 yılında rüzgâr enerjisinde ivmenin 2021’e göre biraz daha düştüğü bir döneme girdik. Ancak yenilenebilir ve temiz enerji sektörümüz, rüzgar enerjisi dışındaki disiplinlerinde yatırım dostu ve potansiyel vaat eden konumunu koruyor. 100 bin Megavat olan toplam kurulu gücümüz içinde; Rüzgâr, Güneş, Jeotermal ve Biyokütle’nin payı 21 bin 500 Megavat seviyesinde. Potansiyelimizin çok çok altında bir kurulu güçten söz ediyoruz. Çok güçlü yatırımcıların ve onları destekleyen güçlü bir yan sanayinin varlığı, ülkemizin mukayeseli üstünlükleri arasında. Tek eksiğimiz, ülkemizdeki yatırım ikliminde yaşanan sorunlardan kaynaklanıyor. Döviz kurlarının son bir yılda çok yüksek volatiliteye sahip olması, finansman maliyetlerinde karşımıza çıkan destabilite ortamı eksilerimiz…   2021 yılı içinde dolar kurunun yüzde 100’ün üzerinde devalüe olması, sadece bizim sektörümüzde değil, tüm yatırım alanlarında uzun vadeli planları olumsuz etkiliyor.

Arbak

Son dönemlerde enerji açığı konusu ülkemizde yoğun bir şekilde dillendirildi. Konuya ilişkin neler söylersiniz?

Ülkemizin enerjide ithal kaynaklara olan bağımlılığı azalmadıkça, deyim yerindeyse diken üstünde olmayı sürdüreceğiz. Bildiğiniz gibi geçen Ocak ayında, çetin kış şartlarının da etkisi ile tüm Türkiye’de sanayi tesisleri 72 saat süre ile durduruldu. Bu durumu Türkiye ilk kez yaşadı. Savaşlar, ambargolar, askeri darbeler döneminde bile böyle bir durumla karşılaşmamıştık. 2012 ve 2015 yılında da (bu ölçekte olmasa da) benzer kesintilerle karşılaşmıştık. Yaşananlardan ders almadığımız süre, korkarım yazın aşırı klima tüketimi kışın aşırı doğalgaz tüketimi gibi gerekçelerle bu kesintileri yaşayacağız. 85 milyonluk dev bir ülkenin sanayisini 72 saat durdurmak zorunda kalmak, enerjideki bağımlılığımızın bir bekâ meselesi olduğunu gösteriyor. Türkiye elektrik enerjisi kurulu gücünü son on yılda ikiye katlayarak 2021 Aralık ayı sonu itibarıyla 99 bin 820 Megavat’a (MW) taşıdı. Bu kurulu güç içinde yenilenebilir ve temiz enerji kaynaklarının payı yüzde 21.5’e karşılık geliyor. Yenilenebilir ve temiz enerji kaynaklarına son on beş yılda yapılan yatırımlar olmasaydı, sadece sanayide değil evlerde de elektrik kesintisi yaşamak zorunda kalacaktık. Temiz enerjide önemli yollar kat ettik ama almamız gereken yolun henüz başında sayılırız. Yatırım iklimini birkaç küçük adımla daha iyi bir seviyeye taşımış olsaydık, bugün 11 bin 500 MW olan rüzgâr enerjisi kurulu gücümüz en az 20 bin MW, 7 bin 800 MW seviyesindeki güneş enerjisi kurulu gücümüz de en az 20 bin MW seviyesine ulaşabilirdi.

 

Bu noktada önerimiz ve beklentimiz; yenilenebilir enerji kaynaklarımız içinde en yüksek kurulu güce ulaştığımız Rüzgâr ve Güneş enerjisi başta olmak üzere; bireysel ve kurumsal tüm yatırımların önünün tamamıyla açılması… Bırakalım, insanlarımız ve şirketlerimiz kendi enerjilerini kendileri üretsinler ve tüketsinler. Tüketim fazlası olan enerjiyi devlete çok uygun fiyatla satsınlar. Örnekleri dünyanın hemen tüm ülkelerinde görülen ve başarısı tescillenmiş bir sistemden söz ediyoruz. Rüzgar ve güneş enerjisinde her yıl bin 500’er Megavat kurulu gücü devreye almaya başarırsak, gerek vatandaşımızın gerekse sanayicilerimizin enerji maliyetlerinde birkaç sene içinde gözle görülür bir iyileşme sağlamamız mümkün olabilecek.   Ülkemiz güneş enerjisinde dünyanın en verimli coğrafyaları arasında yer almasına rağmen, 100 bin Megavat’lık toplam kurulu gücü içinde güneş enerjisinin payı sadece 7 bin 881 Megavat (MW) seviyesinde. Türkiye’nin yıllık 2 bin 737 saat, günlük 7,5 saat verimli güneşlenme süresi bulunurken, evsel tüketim için çatı tipi GES kullanımı ihmal edilebilir büyüklükte bulunuyor…

Oysa başarısı tescilli en somut örnek Almanya…

Güneş enerjisi kurulu gücünü 51 bin Megavat seviyesine çıkaran Almanya’nın başkenti Berlin’in yıllık güneş enerjisi üretim potansiyeli 1100 kilovat saat iken, Türkiye’nin kuzeyindeki en az güneş alan bölgesi Karadeniz Bölgesi’nin yıllık güneş enerjisi üretim potansiyeli ise tek başına 1400 kilovat saat düzeyinde…  Bu rakam Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ne gidildikçe yılda 2000 kilovat saate yükseliyor… Bu veriler, ülkemizin güneş enerjisinde henüz yolun başında olduğunu ve öz tüketime dayalı çatı tipi GES yatırımlarının bir an önce artırılması gerektiğini ortaya koyuyor…

 

Devamını oku
Yorum Yaz

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

STK

RÜZGÂR ENERJİSİ SEKTÖRÜNÜN GELİŞİMİ İÇİN TÜREB HEYETİ ÖNEMLİ ZİYARETLER GERÇEKLEŞTİRDİ

Yayınlanma tarihi

-

(TÜREB) Türkiye Rüzgâr Enerjisi Birliği 14. Olağan Genel Kurul sonrası, yeni yönetim kurulundan bir heyetle Ankara’da rüzgâr enerjisi sektörüne yönelik önemli ziyaretlerde bulundu. TÜREB, sektördeki işbirliklerini güçlendirmek ve Türkiye’nin enerji stratejik hedeflerine katkı sağlamak amacıyla çeşitli resmi kurumlarla görüşmeler gerçekleştirdi. Ziyaretlerin ilk durağı Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi oldu. Burada, yenilenebilir enerji yatırımlarının önemi ve Türkiye’nin enerji sektöründeki stratejik hedefleri üzerine kapsamlı görüşmeler yapıldı. T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Enerji İşleri Genel Müdürlüğü’ne ve Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (TEİAŞ) Genel Müdürlüğü’ne ziyaret gerçekleştiren heyet, son ziyaret noktası olarak Anıtkabir’i ziyaret etti. TÜREB heyeti, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün huzuruna çıkarak saygı duruşunda bulundu. TÜREB, bu ziyaretlerle rüzgâr enerjisi sektörünün Türkiye’deki gelişimine katkı sağlamayı hedefliyor…

SEKTÖRÜN GELECEĞİNE YÖNELİK STRATEJİK KONULAR DEĞERLENDİRİLDİ

TÜREB heyeti, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkan Yardımcısı Sayın Zeynel Kılınç’ı makamında ziyaret etti. Görüşmede, yenilenebilir enerji yatırımlarının önemi ve Türkiye’nin enerji sektöründeki stratejik hedefleri üzerine kapsamlı bir değerlendirme yapıldı. Ayrıca, rüzgâr enerjisi sektörünün gelişimi ve yatırımların teşvik edilmesi için yapılabilecek işbirlikleri üzerinde fikir alışverişinde bulunuldu.

TÜREB yeni dönem Yönetim Kurulu üyeleri, T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Enerji İşleri Genel Müdürü Ahmet Özkaya’yı makamında ziyaret etti.  Görüşme kapsamında, TÜREB’in yürüttüğü çalışmalar ve gelecek döneme ilişkin planları detaylı bir şekilde ele alındı. Ayrıca, yenilenebilir enerji sektörünü yakından ilgilendiren süper izin kanunu ve YEKA (Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları) düzenlemeleri üzerine değerlendirmelerde bulunuldu.

TÜREB heyeti, ayrıca T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Sayın Oruç Baba İnan’ı makamında ziyaret etti. Görüşmede, kalkınma ajansları ile ortaklaşa yürütülebilecek projeler ve Bakanlık ile işbirliği içinde gerçekleştirilebilecek çalışmalar ele alındı. Ayrıca, rüzgâr enerjisi sektörünün gelişimini destekleyecek stratejik adımlar değerlendirildi ve sektördeki güncel gelişmeler üzerine verimli bir istişare yapıldı. TÜREB heyeti, T.C Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Milli Teknoloji Genel Müdürü Sayın Sadullah Uzun’a da nezaket ziyaretinde bulundu. Görüşmede yerli ve dijital teknoloji çalışmaları, dijital dönüşüm ve Teknofest gibi önemli başlıklar üzerine verimli bir bilgi alışverişi yapıldı. Ayrıca, rüzgâr enerjisi ve sanayisinin gelişimini destekleyecek mevzuat düzenlemeleri ele alındı ve sektörün geleceğine yönelik işbirliği fırsatları değerlendirildi.

TÜREB yeni dönem Yönetim Kurulu üyeleri, Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (TEİAŞ) Genel Müdür Yardımcısı Deniz Coşkun’u makamında ziyaret etti. Görüşmede, yenilenebilir enerji kapasitesinin artırılması ve şebeke entegrasyonunun güçlendirilmesine yönelik önemli konular ele alındı. Bu kapsamda, planlanan yeni şebeke yatırımları, depolamalı rüzgar ve güneş enerji santrallerine yönelik yürütülen Havza TM çalışmaları ve yeni öztüketim düzenlemesi (zero-injection) hazırlıkları detaylı bir şekilde değerlendirildi.

TÜREB yeni dönem Yönetim Kurulu üyeleri, T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdürü Prof. Dr. İlker Murat Ar’ı makamında ziyaret etti. Gerçekleştirilen ziyaret çerçevesinde, TÜREB’in önümüzdeki döneme yönelik planları ve faaliyetleri detaylı bir şekilde ele alınırken, Yerli Malı Tebliği’nde yapılan son düzenlemelerin sektörümüze etkisi ve rüzgar enerjisi sektöründeki yerlilik oranlarının artırılmasına yönelik değerlendirmelerde bulunuldu. Sektörün gelişimi adına karşılıklı fikir alışverişinin gerçekleştirildiği toplantıda, iş birliği olanakları da masaya yatırıldı.

TÜREB yeni dönem Yönetim Kurulu üyeleri, T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Bakan Yardımcısı Muhammet Kasım Gönüllü’yü makamında ziyaret etti.  Görüşme kapsamında, TÜREB’in önümüzdeki dönemde hayata geçireceği projeler ve çalışmalar detaylı bir şekilde ele alınırken, Türkiye’nin WindEurope 2028’e İstanbul ev sahipliği adaylığı süreci hakkında da kapsamlı değerlendirmeler yapıldı. Rüzgar enerjisi sektörünün gelişimi ve uluslararası iş birlikleri açısından önemli fırsatlar sunan bu adaylık sürecine yönelik görüş alışverişinde bulunuldu. Günün son ziyaret noktası ise Anıtkabir oldu. TÜREB heyeti, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün huzuruna çıkarak, saygı duruşunda bulundu.

 

Devamını oku

STK

TÜREB GENEL KURULU’NDA DR. İBRAHİM ERDEN YENİDEN BAŞKAN SEÇİLDİ

Yayınlanma tarihi

-

Rüzgâr enerjisi alanında Türkiye’deki çatı kuruluş olan TÜREB 14. Olağan Seçimli Genel Kurul Toplantısı 16 Şubat 2025 Pazar günü T.C. Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Tek liste ile gidilen kurulda mevcut Başkan İbrahim Erden yeniden TÜREB Yönetim Kurulu Başkanlığı’na seçildi.

Detaylı proje sunumu gerçekleştiren Dr. Erden, “Geçtiğimiz üç yıl içinde gösterdiğiniz destekle her yıl daha da büyüdük ve güçlendik. Önümüzdeki üç yılda, daha genişleyen kadromuzla aynı özveriyle çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Amacımız, üyelerimize ve tüm paydaşlarımıza en iyi hizmeti sunmak, sizlerden gelen talepleri yerine getirmek için elimizden geleni yapmaktır. Bu yolda, samimiyetinizi ve desteğinizi yanımızda görmek bizim için çok değerli” ifadelerini kullandı.

Genel Kurula; Enerji İşleri Genel Müdürü Ahmet Özkaya, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Proje Müdürü Rauf Fırat Yaşar, TEİAŞ Planlama ve Yatırım Yönetimi Dairesi Başkanı Serhat Metin, TÜREB mevcut Yönetimi, TÜREB üyeleri ve basın mensupları katıldı.

14. Olağan Seçimli Genel Kurul ile birlikte seçilen üyeler şöyle;

Yeni Yönetim Kurulu Üyeleri;

İBRAHİM ERDEN – EESI ENERGREEN     ENERJİ
ZEYNEL KILINÇ – CUMHURBAŞKANLIĞI YATIRIM OFİSİ
AHMET ÖZKAYA -ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANLIĞI
ERSAN GÜLAY – TATLIPINAR ENERJİ ÜRETİM A.Ş.
MUSTAFA KEMAL GÜNGÖR – AKFEN YENİLENEBİLİR ENERJİ
EBRU ARICI – ARI-ES MÜHENDİSLİK ENERJİ
EVREN AKTAŞ- BORUSAN ENBW ENERJİ
KORAY DEMİRER – DEMİRER ENERJİ –
İSMAİL KURİŞ – EKSİM ENERJİ A.Ş.
ARİF GÜNYAR – ENERCON RÜZGAR ENERJİ SANTRALİ
ALPER SERÇE – ENERJİSA ENERJİ ÜRETİM A.Ş.
BEYHAN ÜLKER – KALYON ENERJİ YATIRIMLARI A.Ş.
ÇAĞRI GÜVEN -KFW IPEX-BANK TÜRKİYE TEMCİLCİLİK OFİSİ
AZMİ KÜÇÜKKELEŞ – METGÜN ENERJİ YATIRIMLARI ANONİM ŞİRKETİ
ÖMER FARUK NASIROĞLU -NAS ENERJİ ANONİM ŞİRKETİ
ENDER ÖZATAY – NORDEX ENERJİ A.Ş.
BATUR YENMEZ – POLAT ENERJİ SAN. TİC. A.Ş.
GÖKHAN SERDAR -TPI KOMPOZİT KANAT SAN. VE TİC. A.Ş.
UFUK YAMAN – USENS ENERJİ ANONİM ŞİRKETİ
ALİ AYDIN – ÜLKE ENERJİ SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.
LEVENT İSHAK – VESTAS RÜZGAR ENERJİ SİS.LTD.ŞTİ.
İSKENDER KÖKEY – İME ENERJİ SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
ERİNÇ KISA – AKSA ENERJİ

 

Denetim Kurulu Üyeleri;

SERHAT METİN -TÜRKİYE ELEKTRİK İLETİM A.Ş. (TEİAŞ)
MUHAMMET ALİ OFLAZ – ELTEMTEK ELEK. TESİS.
MEHMET KIVANÇ – KIVANÇ ENERJİ ÜRETİM A.Ş.
GÜRAY EROL – ARTI BİR ENERJİ
LEVENT KUŞGÖZ – KUŞGÖZ İZMİR VİNÇ
MECİT SANCAK – SANCAK ENERJİ
FERİDUN İZGİ

Yönetim Kurulu Yedek Üyeler;

HABİB BABACAN – MATURE CAPITAL
KEREM ÖZEL – KARESİ ENERJİ A.Ş.
HAYRETTİN KILIÇ
AHMET  PAKSU – SELENKA ELEKTRİK ENERJİSİ
SAMET GÜLDOĞAN – ATEŞ ÇELİK İNŞ.
OSMAN ÇOTUKER – KONTROLMATİK TEKNOLOJİ ENERJİ
BARIŞ ESEN – YEO TEKNOLOJİ ENERJİ
UĞUR IŞIK – RES ANATOLİA HOLDİNG

Denetim Kurulu Yedek Üyeler;

TUNA GÜVEN – GET ON PORT
KEREM PAKSOY – DURATEK KORUYUCU
ALPER TERCİYANLI – WATTOX BATARYA VE ENERJİ
VOLKAN YİĞİT – APLUS ENERJİ
HÜSEYİN GÜNEŞ – KONELSİS

BAKANLIĞIMIZ VE TÜREB ARASINDAKİ İŞBİRLİĞİ DAHA DA GÜÇLENECEK

Enerji İşleri Genel Müdürü Ahmet Özkaya: “ Bakanlık olarak bizim amacımız, sektörün geneline hitap eden çözümler geliştirmek. Bu noktada derneklerimizin katkısı çok büyük. Derneklerimiz, paydaşların taleplerini doğru bir şekilde ilgili makamlara iletmek için büyük bir işlev görüyor. Bu süreci başarıyla yönettikleri için teşekkür ederiz. Bakanlık olarak, bu iletişimden memnuniyet duyuyoruz ve bu işbirliğinin daha da güçlenerek devam etmesini arzu ediyoruz. Rüzgar enerjisi konusunda, sektörde önemli bir deneyime sahibiz ve önümüzdeki dönemde daha büyük hedeflerimiz var. Sayın Bakanımızın kamuoyuna duyurduğu 2035 vizyonu çerçevesinde, mevcutta yaklaşık 13 bin megavat olan kurulu rüzgar gücümüzü, off-shore projeleriyle birlikte 40 bin megavata çıkarmayı hedefliyoruz. Bu hedeflere ulaşabilmek için her yıl yeni projelere imza atacağız ve rüzgar santrallerinin depolama sistemleriyle ilgili çalışmalarımız devam edecek. Bu projelerin hızlı bir şekilde hayata geçirilebilmesi için sizlerle yakın işbirliği yapmaya devam edeceğiz. Yeni seçilecek yönetime de şimdiden başarılar dilerim. Kongremizin, genel kurulun başarılı bir şekilde tamamlanmasını temenni ediyorum. Hepinize saygılarımla selamlıyorum ve teşekkür ediyorum” açıklamasında bulundu. 

 

TÜREB Yönetim Kurulu Başkanı Dr. İbrahim Erden: “ 3 yıl önce birlikte başlarken taşıdığımız heyecanımız aynen devam ediyor. 2022’de göreve geldik ve rüzgar gibi geçti. TÜREB Yönetim Kurulu olarak rüzgar enerji sektörüne katkı sunmak ve gelişimini sağlamak, sektörün ya da üyelerimizin sorunlarını çözmek ya da çözebilecek mercilere ulaştırmak için var gücümüzle gayret ettik. 3 yıl önce 110 kurumsal üye ile başladık şu an 220 kurumsal üyemiz var. Yine üç yıl önce 300 bireysel üyemiz varken şuan 600’e yaklaştı. Bu T.C. Enerji Bakanlığı ve kamu paydaşlarımızın sektöre ve bize gösterdiği ilgi ve desteğin bir sonucu. Son üç senede Yönetim Kurulu’ndaki arkadaşlarımızın yoğun çabaları ve çalışmaları ile önemli faaliyetler yapar hale geldik. 3 yıldır düzenlediğimiz TÜREK’ler ondan önceki yıllara oranla katlanarak büyüdü. Son üç yılda TÜREK’te 11 bin kişi ağırladık. Daha önce belli aralıklarla yapılan yurtdışı seyahatlerini arttırdık, neredeyse hiçbir WindEurope etkinliğini kaçırmaz olduk. En son Hamburg’da şimdiye kadarki en büyük Türkiye pavilyonunu oluşturduk. Çin’den sonra Hamburg’a katılan en büyük delegasyon olduk. Uluslararası Enerji Ajansı ile Avrupa Parlamentosu ile faaliyet gösteren az sayıda enerji sektörü temsilcisinden biri olduk. Türkiye’nin potansiyelini yurtdışında tanıtmak için yoğun çaba sarf ettik. 2022 yılından buyana yapılan çalışmalar ile; 348 santral, 147 yatırımcı ve 4.570 rüzgar türbini takip edilerek TÜREB istatistik raporları yayınlandı. 80’in üzerinde firma temsilcisi ile Balıkesir’de Servis, Bakım ve Mühendislik Çalıştayı düzenlenmiş ve envanter çalışmalarına başlanıldı. Sanayi envanteri kapsamındaki 66 sanayici ve faaliyet alanı raporlandı. Avrupa Birliği tarafından ortak finanse edilen IPA-III: Değişim Rüzgarları: Yeşil Enerji Yoluyla Paydaşların Güçlendirilmesi Projesi Avrupa Birliği tarafından onaylandı. Geliştirilen TÜREB Taşeli RES projesi ile, 10.000+ MW yeni kapasite tahsisinin önünü açılmış, kamu kurumlarımızın IGA modeli ile tahsisinin önü açıldı” dedi. Yeni dönem projelerinden bahseden ERDEN; ”1. Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) olarak, dünyanın en prestijli rüzgar enerjisi etkinliklerinden biri olan WindEurope 2028’e ev sahipliği yapmak için adaylığımızı gururla açıklıyoruz. Bu adaylık, Türkiye’nin rüzgar enerjisi sektöründeki güçlü konumunu uluslararası arenada sergilemek, yenilenebilir enerjiye yönelik inovasyon ve iş birliğini artırmak için önemli bir fırsattır.

2. Hedefimiz yılda5 GW, 2035’te toplam 50.000 MW RüzgarGücü! Türkiye’nin yenilenebilir enerji geleceğini şekillendirmek için büyük bir hedef belirledik: yılda 5 GW, 2035’te 120.000 MW’ta 50.000 MW rüzgar gücü kapasitesine ulaşmak! Bu vizyon doğrultusunda, sürdürülebilir enerji yatırımlarını artıracak, yenilikçi teknolojileri destekleyecek ve sektörümüzü daha da ileriye taşıyacağız.

3. Komitelerin Hayata Geçirilmesi. 2025 yılı itibarıyla, sürdürülebilir başarı ve etkin yönetim anlayışımız doğrultusunda, belirli alanlarda uzmanlaşmayı ve hedef odaklı çalışmayı destekleyecek komiteler oluşturmayı planlıyoruz. Bu komiteler, iş birliğini artırmayı, süreçleri optimize etmeyi ve daha verimli kararlar almayı amaçlamaktadır. -Enerji Ticareti -2028 WindEurope Adaylık ve Yurtdışı İlişkiler Komitesi -Enerjik TÜREB ve TÜREB Eğitim Komitesi

4. TÜREB Kamu Yararına Birlik/Dernek 2025 yılı hedeflerimiz doğrultusunda, sürdürülebilir bir gelecek için değer yaratmayı amaçlayan Kamu Yararına Birlik/Dernek olmayı planlıyoruz.

5. TÜREB Mesleki Eğitim Merkezi. 2025 yılı itibarıyla, genç yetenekleri desteklemek ve sektörümüze değer katacak uzmanlar yetiştirmek amacıyla Eğitim ve Akademi Programları hayata geçiriyoruz. Bu kapsamda, her biri özel olarak tasarlanmış üç temel programla hem bireysel hem de kurumsal gelişime katkıda bulunmayı hedefliyoruz: Staj Programı, Enerjik TÜREB, TÜREB Akademi.

6. TÜREB Türbin Yatırımı. TÜREB çalışmalarına katkı sağlamak, teknik ve ticari gelir kaynağı oluşturmak amacıyla planlanmaktadır.

7. WindEurope’sTechnology Workshop. Rüzgar enerjisi teknolojilerinin geleceği İstanbul’da buluşuyor! WindEurope’sTechnology Workshop, ilk kez Türkiye’de, İstanbul’da düzenleniyor. Bu özel etkinlik, yenilikçi teknolojilerin, sektörel gelişmelerin ve en iyi uygulamaların ele alınacağı, uluslararası bir buluşma noktası olacak.

8. Proje Faaliyetleri Hızlandırılacak. Çandarlı Limanı ve Temiz Enerji Endüstri Bölgesi, Denizüstü Rüzgar Enerjisi Faaliyetleri, Taşeli TÜREB Enerji Adası Projesi

9. Avrupa Birliği Projeleri Hayata Geçecek! 2025 yılı itibarıyla Avrupa Birliği projelerimizi hayata geçiriyoruz! Bu projelerle uluslararası iş birliğini güçlendirmeyi, yenilikçi fikirleri desteklemeyi ve sürdürülebilir kalkınma hedeflerine katkı sağlamayı amaçlıyoruz. Avrupa standartlarında gerçekleşecek bu çalışmalar, hem kurumumuza hem de sektörümüze değer katacak.

10. Dijital Dönüşümü Sağlayacağız! 2025 yılında, süreçlerimizi daha akıllı, hızlı ve verimli hale getirmek için dijital dönüşüm çalışmalarımızı hayata geçiriyoruz. Teknoloji odaklı bu adımlarla, iş süreçlerimizi optimize ederken yenilikçi çözümleri ön plana çıkaracağız. TÜREB App TÜREB Yeni Web Sitesi TÜREB interaktif Türkiye Rüzgar Haritası’nın Devreye Alınması” şeklinde projeleri özetledi.

Rüzgâr enerji kaynağının kullanımını yaygınlaştırmak için faaliyetlerde bulunmak ve ülkemizdeki rüzgâr potansiyelini ekonomiye kazandırmak amacıyla kurulan Türkiye Rüzgâr Enerjisi Birliği (TÜREB)’nin toplamda 600’e yakın üyesi bulunuyor. TÜREB’e  son dönemde üye sayısında ciddi artış ve talep olması sektörün birlik faaliyetlerinden duyduğu memnuniyetin de göstergesi.

Avrupa Rüzgar Enerjisi Birliği (Wind Europe)’nin ve Küresel Rüzgar Enerjisi Konseyi (GWEC)’in üyesi olan TÜREB, Rüzgâr Enerjisi konusunda Türkiye’ deki en güçlü sivil toplum kuruluşu.

Devamını oku

Haber

SAHİM-SEN BAŞKANI ÖZLEM AKARKEN: SAĞLIKÇILAR ENFLASYONA EZDİRİLMİŞTİR, BUNU KABUL ETMİYORUZ!

Yayınlanma tarihi

-

SABİM’2023 üyeleri, memur ve memur emeklilerinin sosyal ve mali haklarının belirlendiği 7’nci Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinden çıkan sonuca tepki gösterdi. SABİM’2023 üyesi STK’lardan 13’ünün temsilcileri, Ankara’da 10 Eylül’de ortak basın toplantısı düzenledi. Katılan 13 STK  adına açıklamada bulunan Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu Başkanı Dr. Kemal Noyan, “Bu sefalet dayatmasını kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz” dedi.  Memur ve memur emeklisinin sadaka istemediğini vurgulayan SAHİM-SEN Başkanı Özlem Akarken, “Sosyal devlet anlayışı yok sayılarak Türkiye Yüzyılı’na refah payı bile olmadan geçinmesi istenen bir kamu personeli ve emeklisi yaratıldı. Türkiye yüzyılına yakışmayan hareketler bunlar. Merkez Bankası’nın tahmini enflasyon oranı ortada. Memurlar ve emekliler resmen enflasyona ezdirilmiştir.” dedi.

 Kısa adı SABİM’2023  olan SAĞLIK ve Sosyal Hizmet Birlik ve Mücadele Platformu üyeleri, memur ve memur emeklilerinin sosyal ve mali haklarının belirlendiği 7’nci Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinden çıkan sonuca tepki gösterdi. SABİM ‘2023 üyesi 13 sendikanın temsilcileri, Ankara’da 10 Eylül’de ortak basın toplantısı düzenledi. Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu Başkanı Dr. Kemal Noyan, sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarının; deprem, sel, afet ve pandemi gibi tüm olumsuz koşullarda mesleki sorumluluklarını eksiksiz bir şekilde yerine getirdiklerini belirterek, SABİM’2023 sağlıkta şiddeti önlemek ve sağlık çalışanlarının mali ve sosyal haklarını korumak amacıyla kurulduğunu söyledi.

‘BU SEFALET DAYATMASINI KABUL ETMİYORUZ, ETMEYECEĞİZ’

1, 2 ve 3’üncü basamak sağlık ve sosyal hizmet iş kolunu ilgilendiren toplu sözleşme görüşmelerinin başladığı 1 Ağustos’ta sürdürülebilir nitelikli sağlık hizmetini yerine getirebilmek için mali ve özlük hakları taleplerini ilan ettiklerini hatırlatan Noyan, “Her ne kadar sağlık bakanımız bizlere gönderdiği mektup ile bu sorunları çözeceğine dair beyanda bulunduysa da bu iradeyi ortaya koyacak bir düzenleme gerçekleşmemiştir. Maalesef memur ve emekli maaşlarına yapılacak olan ücret artışlarının Maliye Bakanlığı’nca enflasyonun sebebi olarak gösterilmesi talihsiz bir açıklamadır. Şöyle ki Merkez Bankası tarafından açıklanan yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 65 olarak revize edilmişken memur ve emekliye temmuz ayı itibarıyla yüzde 17,5 ücret artışı yapılmış, seyyanen yapılan artış ise hiçbir kamu çalışanının taban aylığına yansıtılmamış, kamu çalışanları yetkili sendika ve siyasi irade tarafından yoksulluğa bir kez daha mahkum edilmiş ve enflasyona karşı ezdirilmiştir. Bizler bu sefalet dayatmasını kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz.” dedi.

SAHİM-SEN BAŞKANI ÖZLEM AKARKEN: TÜRKİYE YÜZYILINA YAKIŞMAYAN HAREKETLER BUNLAR

Sağlık Hizmetleri Sendikası (SAHİM-SEN) Genel Başkanı Özlem Akarken, “7.Dönem Toplu İş Sözleşmesi memurları hayal kırıklığına uğrattı. Memur ve emeklisi sadaka istemiyoruz. Geçinmek istiyoruz dedi. Ama sesini yaşanan bu gürültü, bu komedi içerisinde yetkililere ulaştıramadı.  Sosyal devlet anlayışı yok sayılarak Türkiye Yüzyılı’na refah payı bile olmadan geçinmesi istenen bir kamu personeli ve emeklisi yaratıldı. Şiddet, kurumlarda artarak devam ediyor. Türkiye Yüzyılı’na yakışmayan hareketler bunlar” dedi.

MERKEZ BANKASI’NIN TAHMİNİ ENFLASYON ORANI ORTADA

Ekonomik verilere atıfta bulunan SAHİM-SEN Başkanı Akarken son olarak şöyle konuştu: “2 yıl için Merkez Bankası’nın tahmini enflasyon oranı % 48. Çalışanlara ve emeklilere verilen oran, 7. Dönem Toplu İş Sözleşmesi ile beraber % 36. Yani MB’nın tahmini enflasyonunun 12 puan altında. Bütün bu veriler ortada iken yaşananlar resmen trajikomik geliyor. Devletin memuru enflasyona resmen ezdiriliyor. Bu saydıklarımız sadece olayın maddi boyutu ve mali haklar. Özlük hakları itibari ile de birçok güvencesiz istihdam modeli, sağlıkta şiddet vakaları hepimizin çalışma hayatını ve sağlığını etkilemiştir. SAHİM-SEN olarak artık yasalarla korunan, ezdirilmeyen ve mağdur edilmeyen emeklilerimiz ve sağlık çalışanlarımız olsun istiyoruz. Kamunun kanayan yarası Yardımcı Hizmetler Sınıfının kalkmasını sağlık kurumlarında hizmet veren SHS, GİH, THS’nin VHKİ’lerinin haklarının düzenlenmesini, meslek kanunlarının çıkmasını görev tanımlarının çağın şartlarına göre güncellenmesini istiyoruz.  Ne maddi ne manevi şiddetin olmaması gerektiğini düşünüyoruz. Liyakat ve çalışma barışı olursa sağlık çalışanlarımızın, nitelikli insanlarımızın beyin göçü ile yurt dışına gitmesinin önüne geçilebilir.”

TKU MAGAZİN

Devamını oku

Trend olan