Takip Edin

Tedarik Zinciri

Design Türkiye Yarışmasında Anadolu Isuzu’ya ‘İyi Tasarım’ Ödülü 

Yayınlanma tarihi

-

Anadolu Isuzu, çevre dostu CNG teknolojisi ile segmentinin öncüsü olan Kendo/Interliner CNG modeli ile Design Türkiye Endüstriyel Tasarım Ödülleri yarışmasında Ulaşım Araçları kategorisinde İyi Tasarım Ödülünü kazandı. Anadolu Isuzu’ya ödülü Design Week etkinliği kapsamında düzenlenen törenle verildi.

Türkiye’nin ticari araç markası Anadolu Isuzu, ürettiği çevreci ve yenilikçi araçlarıyla yerel ve global ölçekte elde ettiği başarılara yenilerini eklemeye devam ediyor. Anadolu Isuzu’nun çevre dostu CNG motor teknolojisinin yanı sıra akılcı ve göz alıcı tasarım özellikleri ile segmentine öncülük eden Kendo / Interliner CNG modeli, Design Türkiye Endüstriyel Tasarım Ödülleri yarışmasında Ulaşım Araçları kategorisinde İyi Tasarım Ödülünü ödülünü kazandı. Bu yıl dokuzuncu kez düzenlenen organizasyonda Isuzu Kendo’nun ödülü, Ticaret Bakanı Mehmet Muş ve TİM Başkanı İsmail Gülle’nin katılımlarıyla 17 Aralık Cuma günü İstanbul’da düzenlenen Design Türkiye Endüstriyel Tasarım Ödül Töreninde verildi.

Ticaret Bakanlığı, Türkiye İhracatçılar Meclisi ve Endüstriyel Tasarımcılar Meslek Kuruluşu iş birliğiyle gerçekleştirilen Design Türkiye Endüstriyel Tasarım Ödülleri, kullanıcı ihtiyaçlarını gözeten, ürüne katma değer ve rekabetçi üstünlük kazandıran tasarımları ödüllendirmeyi, iyi tasarlanmış ürünlerin topluma ve endüstriye sağladığı faydaları görünür kılmayı amaçlıyor.

Tuğrul Arıkan: “Isuzu Kendo / Interliner CNG, sürdürülebilir değer katma hedefimizin bir parçası”

Anadolu Isuzu Genel Müdürü Tuğrul Arıkan, konuyla ilgili açıklamasında şunları söyledi:

“Anadolu Isuzu olarak faaliyetlerimizi içinde yaşadığımız topluma ve çevreye sürdürülebilir değer katma hedefiyle yürütüyoruz. Sürdürülebilirlik, bizim tüm iş süreçlerimizin odağında yer alıyor. Ar-Ge çalışmalarıyla ve geliştirdiğimiz yeni teknolojilerle ürettiğimiz doğa dostu araçlarımıza, Tasarım Ofisimiz fark yaratan, güçlü, göz alıcı ve akılcı çizgilerle eşsiz bir değer katıyor. CNG motoru ile bugünün kentleri için çevreci, güvenli ve modern bir ulaşım çözümü olarak öne çıkan, segmentine öncülük eden Kendo / Interliner aracımızın Design Türkiye Endüstriyel Tasarım Ödüllerinde ‘En İyi Tasarım’ ödülüne layık görülmesinden dolayı büyük bir kıvanç duyuyoruz. Anadolu Isuzu ailesi olarak bu anlamlı ödülü Kendo / Interliner CNG de dahil olmak üzere birçok modelimizin tasarımında çok değerli katkıları olan, kısa süre önce çok genç yaşta kaybettiğimiz sevgili ekip arkadaşımız Kasım Kunter Aytekin’e adıyoruz.”

 Çevreci Isuzu Kendo / Interliner CNG, ödüllü tasarımıyla da fark yaratıyor

Anadolu Isuzu Tasarım Ofisi tarafından tasarlanan Isuzu Kendo / Interliner CNG,  aerodinamik gövdesi, dinamik led sinyal ve gündüz sürüş lambaları, dijital gösterge paneli ve yenilikçi çizgileriyle dikkatleri üstüne çekiyor. Anadolu Isuzu’nun yurtiçi ve yurtdışı pazarlardaki güncel müşteri taleplerine en iyi yanıtı verecek şekilde geliştirdiği Kendo / Interliner CNG, Kasım ayında Avrupa’da düzenlenen “Sustainable Bus Award” organizasyonunda, Intercity segmentinde “Yılın Sürdürülebilir Otobüsü (Sustainable Bus of Year 2022)” ödülüne layık görülmüştü. Isuzu Kendo / Interliner CNG, daha önce de özgün tasarımıyla 2020 yılında İtalya’da A’ Design Award yarışmasında ‘Gold A’ Design ödülünün sahibi olmuş; Avrupa’da yaratıcılığı teşvik etmek amacıyla düzenlenen BIG SEE Awards 2021’de ise Ürün Tasarımı kategorisinde ödüle layık görülmüştü.

 Anadolu Isuzu Ar-Ge merkezinde geliştirilen ve akıllı güvenlik sistemleri ile donatılan Isuzu Kendo / Interliner CNG, yüzde 100 biyogaz uyumlu CNG motoru sayesinde emisyon salınımını ciddi oranlarda düşürüyor. Isuzu Kendo / Interliner CNG, konforlu sürücü alanı ve yolcu bölgesi ile sürücüye ve yolculara en yüksek seviyede ergonomik fayda sağlarken çok fonksiyonlu gösterge paneli,  arıza teşhisinin yanı sıra sürücü ve sürüş puanlama sistemi ile işletmecilere önemli avantajlar sunuyor.

Devamını oku
Yorum Yaz

Yorum Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Tedarik Zinciri

Tek Lastik Tedarikçisi Continental

Yayınlanma tarihi

-

Oto tuning uzmanı Brabus, 1.000 beygir gücündeki ilk süper otomobili için Continental güvenlik ve performansına güveniyor. Brabus ROCKET 1000 “1 of 25” ve Brabus 930 modellerine sadece yüksek performanslı SportContact 7 lastikleri kullanılıyor. 

 

Almanya Bottrop merkezli tuning şirketi Brabus, iki yeni süper otomobilinde Continental SportContact 7 lastiklerini kullanacak. Brabus 930 gibi şimdiye kadar tuning yapılan en güçlü araç olan 1.000 hp Brabus ROCKET 1000 “1 of 25” süper otomobil de performans ve güvenliği en iyi şekilde birleştiren yüksek performanslı lastiklerle fabrikadan çıkacak. Bu lastikler, spor araç sürücülerinin ihtiyaçlarını karşılamak üzere tasarlandı. Continental ve Brabus lastik uzmanları, tuning ürünleriyle güvenli ve spor bir sürüş için 25 yılı aşkın süredir işbirliği yapıyor. Brabus Supercar’ın iki modelinde kullanılacak SportContact 7, tuning ve orijinal ekipman sektörünün onayını alarak şimdiden kalitesini kanıtladı. Yüksek performans lastiği, bağımsız testlerde de dikkatleri üzerine çekti: SportContact 7, “örnek” derecesiyle 2024 Nisan ayında Alman Auto Bild sportscars dergisi tarafından spor sürüş testinin galibi seçildi.

 

Güç, performans ve güvenliğin mükemmel birleşimi

Brabus ROCKET 1000 “1 of 25”, Mercedes-AMG GT 63 S E Performance modelinden modifiye edildi. 0’dan 100 km/s hıza sadece 2,6 saniyede ulaşan süper otomobilin 1.820 Nm maksimum torka sahip V8 biturbo motoru, şanzıman sistemini korumak için elektronik olarak 1.620 Nm ile sınırlandırıldı. Bu sayede süper otomobil, elektronik olarak 316 km/s ile sınırlı bir azami hıza ulaşıyor. SportContact 7, ön aksta 275/35 ZR 21, arka aksta 335/25 ZR 22 ebadında lastiklere aktardığı muazzam güçle performans ve güvenliği mükemmel bir şekilde bir araya getiriyor. Bu lastikler, yeni Brabus Monoblock P için özel olarak geliştirilen, merkezi kilitleme özelliğine sahip jantlara monte ediliyor.

 

SportContact 7 yüksek teknolojili jantların tarzına tam uyum sağladı

Yeni Brabus 930 ise Mercedes-AMG S 63 E Performance modelinden modifiye edildi. 0’dan 100 km/s hıza 3,2 saniyede ulaşan araç, elektronik olarak 290 km/s azami hız ile sınırlandırıldı. 22 inç Brabus Monoblok ZM “Platinum Edition” jantlar ilk olarak bu yeni süper spor otomobilde kullanıldı. Ön aksta 265/35 ZR 22, arka aksta ise 295/30 ZR 22 ebadında SportContact 7 yer aldı. Bu lastikler, CNC işleme süreci ile üretilen yüksek teknolojili jantların yeni tarzına tam uyum sağlıyor.

 

Devamını oku

Tedarik Zinciri

Türkiye’nin en çok Ar-Ge Yapan Firması;Petlas

Yayınlanma tarihi

-

AKO Grup bünyesinde faaliyet gösteren Petlas, 2023 yılında gerçekleştirdiği 331 projeyle Türkiye’nin en çok Ar-Ge projesi üreten firmaları arasında dördüncü sırada yer aldı.

Turkishtime tarafından bu yıl 11’ncisi açıklanan ve Türkiye’nin en çok araştırma geliştirme projesi geliştiren firmaların listelendiği Türkiye Ar-Ge 250 Araştırması’nda sonuçlar belli oldu. AKO Grup tarafından satın alındığı 2005 yılından bu yana 750 milyon doların üstünde yatırım gerçekleştiren Petlas, ‘Ar-Ge Proje İlk 100’ kategorisinde 4’üncü sırada yer alarak lastik sektörünün Ar-Ge şampiyonu oldu. Listede en çok Ar-Ge projesi gerçekleştiren ilk lastik şirketi olan Petlas, Ar-Ge harcamaları sıralamasında ise yıllık 108 milyon 618 bin TL’lik yatırımlarıyla 77’nci sırada yer aldı.

 

“Ar-Ge’de dışa bağımlılığı ortadan kaldırıyoruz” 

 

Sıralamaya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Petlas Genel Müdürü Hakan Yalnız, “Petlas olarak, 2010 yılında kurduğumuz Ar-Ge laboratuvarıyla alanımızda önemli çalışmalara imza atıyoruz. Geçtiğimiz son 1 yılda 331 Ar-Ge projesi gerçekleştirdik. Her geçen gün büyüyen Petlas, son dönemde geldiği noktayı büyük bir titizlikle yürüttüğü Ar-Ge faaliyetlerine borçlu. Petlas’ın yürüttüğü tasarım, test ve doğrulama süreçleri Ar-Ge faaliyetlerinin temelini oluşturuyor. Türkiye’de ilk ve tek olan uluslararası akreditasyona sahip lastik deney laboratuvarımız ve lastik test pistimiz ile Ar-Ge’de dışa bağımlılığımızı azaltıyoruz. Bu yatırımları, teknolojik imkanlar ve nitelikli insan gücü ile birleştirerek öngördüğümüz hedefler doğrultusunda büyümeye, gelişmeye ve artı değer üretmeye devam edeceğiz.” diye konuştu.

 

 

Devamını oku

Tedarik Zinciri

“Limak Çimento Türkiye’nin İnşaat Yıkıntı Atıkları içeren ilk çimentosunu üretti

Yayınlanma tarihi

-

 

Limak Çimento AR-GE Merkezi LCTO tarafından sürdürülen çalışmalar Türkiye’de bir ilkle daha sonuçlandı. “İnşaat Yıkıntı Atıkları” bir çimento hammaddesine geri dönüştürülerek daha düşük karbon emisyonlu beton ve çimento üretimi başarıyla gerçekleştirildi.

LCTO, daha önce de Türkiye’de ilk kez dip külünü çimento katkısı olarak değerlendirerek Avrupa Teknik Onay (ETA) belgesi almaya hak kazanmıştı.

Çimento sektörünün öncü firmalarından Limak Çimento, kentsel dönüşüm ve deprem sonrası ortaya çıkan “İnşaat Yıkıntı Atıkları”nın (İYA) bertarafına yönelik geliştirdiği proje ile döngüsel ekonomi için önemli bir adım attı. Limak Çimento Ar-Ge Merkezi LCTO’nun 2018 yılından bu yana sürdürdüğü ürün geliştirme çalışmalarının sonuçlanmasının ardından üretim için düğmeye basıldı. Hatay’daki ayrıştırma tesisinde ayrıştırılan atıklar üretimde kullanılmak üzere çimentoda katkıya dönüştürülmeye başlandı. İnşaat ve yıkıntı atıklarının çimento üretiminde kullanılabilirliğinin gösterimi açısından stratejik önemi çok yüksek olan bu proje, Limak Çimento’nun sürdürülebilirlik, döngüsel ekonomi, alternatif hammadde kullanım ve inovasyon konusundaki odağını bir kez daha ortaya koydu.

Atıkların Dönüşümü

Dönüşüm sürecinde, Hatay’da yer alan ayrıştırma tesisinde plastik, demir, ahşap gibi unsurlardan arındırılan inşaat atıklarının işlendikten sonra bir ara ürün olarak çimento üretiminde kullanımı gerçekleşti. Devamında TS EN standardının* gereklerine uygun üretim için LCTO’ da geliştirilen endüstriyel iyileştirmeler sayesinde klinker oranını azaltan ara ürün, yeşil dönüşüm stratejileriyle ile uyumlu, düşük karbonlu çimentolarda kullanılabilecektir

Türkiye’de ilk kez yapılan endüstriyel ölçekli bu üretim, deprem bölgesinde yer alması ve stratejik önemi nedeniyle Limak Çimento’nun Kilis fabrikasında gerçekleştirildi. Söz konusu proje sonuçlarının yön vereceği yeni Ar-Ge çalışmaları ile klinker ikame oranlarının daha yüksek seviyelere kalıcı olarak çıkarılması hedeflenmektedir.

Kaynakların Verimli Kullanımında Dönüm Noktası

Günümüzde servis ömrünü tamamlamış yapıların yıkıntı atıkları hafriyat atığı olarak toplanarak çoğunlukla herhangi bir seçici ayırma işlemine maruz bırakılmadan dolgu malzemesi olarak kullanılmaktadır. İYA’nın yapı malzemelerinde değerlendirilmesi ile kaynakların verimli kullanımına katkı sağlanacak, servis ömrünü tamamlamış olan ürünler iyileştirilerek yeniden kullanıma hazır hale getirilecektir.

İnşaat ve yıkıntı atıklarının sadece beton karışımlarında geri dönüşüm agregası olarak değil, aynı zamanda çimento üretiminde alternatif mineral katkı olarak da kullanılabilmesinin yolunun açıldığını belirten Limak Çimento CTO’su Ebru Sipahioğlu sözlerini şöyle sürdürdü: Ar-Ge çalışmalarımızda İYA’yı sadece hazır beton ve çimento ile ilgili projelerde değil. Türkiye’de ilk üreticisi olduğumuz 3 boyutlu yazıcı harçlarında da kullanıyoruz.”

Limak Çimento olarak Türk çimento sektöründe bir ilki daha gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirten Limak Çimento Global CEO’su Erkam Kocakerim, düşük karbonlu çimento üretiminde kullanılan geleneksel hammaddelerin sınırlı olduğunu, bu sebeple bilim temelli ve kolektif bir çalışma sonucunda üretim aşamasına taşınan bu Ar-Ge çalışmasının çok kıymetli olduğunu kaydetti.

Ülkeler bazında incelendiğinde bertaraf bedeliyle geri dönüşüm oranlarının lineer olduğunu belirten Kocakerim konuyla ilgili görüşlerini şu sözlerle sürdürdü: “Pek çok Avrupa ülkesinde olduğu gibi yüksek bertaraf oranlarına erişebilmemiz ve derin bilimle yakaladığımız bu başarıyı ekonomik çıktıya çevirmemiz ancak mevzuat ve düzenlemelerimizin de bilimsel dayanaklı çıktılarla hizalanmasıyla mümkün. Bu sebeple, ülkemizde Ulusal Yıkıntı Atıkları Eylem Planı oluşturulması, seçici yıkım kılavuzu hazırlanması ve yıkım müteahhitlerine yönelik eğitim ve sertifika programları düzenlenmesi son derece önem arz ediyor.”

Törende Hatay Valiliği adına konuşan Doğu Akdeniz Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Oğuz Alibekiroğlu ise başta Hatay olmak üzere, deprem bölgesinin yeniden ihyasında yıkıntıların ortadan kaldırılması kadar yeniden ekonomiye kazandırılıp kullanılmasının büyük önem taşıdığının altını çizdi. Alibekiroğlu, Hatay Valiliği ve Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü’nün ortak girişimleri olan DOĞAKA’nın sahadaki yoğun çabasıyla Hatay’da hayata geçirilen ayrıştırma tesisinde kullanıma hazır hale getirilen yıkıntı atıklarının, Limak Çimento eliyle şehirlerin yeniden inşasında kullanılacak ürüne dönüşmesini de memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.

Devamını oku

Trend olan