İş Güvenliği
Türkiye’de İş Kazalarına Acil Önlemler Gerekiyor
Ülkemiz, iş sağlığı ve güvenliği (İSG) alanında ciddi ilerlemeler gösterse de hâlâ ihmalden ve dikkatsizlikten meydana gelen yaralanmalar, ölümler kaydedilmekte. TKU Magazin’nin 162. Sayısında bu konuya özellikle yer vermek istedik. Genel Yayın Yönetmenimiz Metin Şendil’in Mertsan firmasının düzenlediği lansmanda açık bırakılan servis kanalına düşmesini, bu kaza sonucu 3 ay boyunca yürüyemeyecek olmasını üzüntü ile karşıladık. İSG kurallarının ihlaline bu kadar yakından tanık olmak bizleri daha duyarlı hale getirdi. Değerli okurlarımızın konuya yönelik farkındalığını artırmak için yakın zamanda lojistik sektöründe yaşanan kazaları ve önlenebilmesi için takip edilecek adımları derledik. İs sağlığı ve İş Güvenliği 6331 sayılı İş güvenliği kanunu ile çalışanların hakları korumaya alınmıştır.
- Antalya Havalimanı’nda arızalanan bir araç için yardıma çağrılan forklift, geri manevra sırasında güvenlik görevlisi Selin Kurt’a çarptı. Kurt ağır yaralanarak hastaneye kaldırıldı ve ameliyata alındı. Forklift sürücüsü Hasan Burak Güner, gözaltına alındıktan sonra tutuklandı.
- Yalova Altınova’da bir tersanede “boom” insan kaldırma platformundan düşen 22 yaşındaki Doğanay Kurt ve 33 yaşındaki Mehmet Kesik hayatını kaybetti. Yaklaşık 15 metre yükseklikten düşen işçiler tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Olayla ilgili inceleme başlatıldı.
- Adana’da bir şantiyede kule vincin devrilmesi sonucu operatör Bülent Temli hayatını kaybetti. Olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından hastaneye kaldırılan Temli, tüm çabalara rağmen kurtarılamadı. Vincin devrilme sebebi araştırılıyor.
- Osmaniye’nin Düziçi ilçesinde bir şantiyede geri manevra yapan vinç, işçi Özcan Can’a çarptı. Hastaneye kaldırılan Can, tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Vinç sürücüsü gözaltına alındı, olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
- Kocaeli Gebze’de, Mertsan firmasının düzenlediği lansman sırasında servis kanalları açık bırakıldı. Açık bırakılan servis kanalına düşen gazeteci Metin Şendil, kaldırıldığı Kocaeli Şehir Hastanesi’nde ameliyat edildi.
Yıl içinde yaşanan bu iş kazaları, Türkiye’de iş güvenliği konusundaki kritik sorunları bir kez daha gözler önüne serdi. Bu kazalar, özellikle ağır ve tehlikeli işlerde güvenlik prosedürlerinin yetersizliğine, denetimlerin eksikliğine ve eğitim ihtiyacına işaret etmekte.
Alınması Gereken Önlemler Nelerdir
- Makine ve Ekipman Güvenliği: Tüm kazalarda kullanılan ağır makineler (forklift, kule vinç ve insan kaldırma platformu gibi) iş sahalarında büyük riskler taşımaktadır. Forklift ve vinç gibi ekipmanlarla çalışırken teknik arızalar, dikkatsizlik ya da eğitim eksiklikleri ölümcül sonuçlar doğurabilmektedir. İş makinelerinin düzenli olarak bakımının yapılması, arıza durumunda makineyi kullanacak kişilere net ve güvenli adımların öğretilmesi, güvenlik standartlarına uygun manevra alanlarının sağlanması son derece önemlidir.
- Eğitim ve Farkındalık Eksikliği: Özellikle iş kazalarında telefon kullanımı gibi dikkati dağıtacak davranışlardan kaçınmanın önemi büyüktür. Güvenlik görevlisi veya diğer çalışanların, tehlikeli ekipmanların yakınında çalışırken İSG kurallarına uygun davranışlar sergilemesi sağlanmalıdır. Eğitim programlarının kapsamı artırılarak işçilerin sadece temel güvenlik önlemlerini değil, aynı zamanda her bir iş koluna özgü riskleri de öğrenmesi sağlanmalıdır.
- Denetim ve Hukuki Düzenlemeler: Türkiye’de ağır ve tehlikeli işlerde güvenlik standartlarının sağlanması için denetimlerin etkinliği önem arz etmektedir. İş sağlığı ve güvenliği mevzuatında gerekli önlemler ve cezai yaptırımlar bulunsa da, uygulamada denetim yetersiz kalabilmektedir. Daha sık ve kapsamlı denetimlerle işverenlerin ve çalışanların güvenlik standartlarına uyumu sağlanmalıdır. Ayrıca, kazaların ardından açılan soruşturmaların yanı sıra, işverenlerin sürekli bir güvenlik kültürü oluşturmasına yönelik teşvikler artırılmalıdır.
- İş Güvenliği Kültürünün Oluşturulması: İş kazalarının önlenmesinde bir diğer önemli adım, iş güvenliği kültürünü işyerinde hâkim kılmaktır. İş güvenliğinin yalnızca kurallar ve denetimler bütünü olarak değil, günlük iş pratiği ve iş ahlakının bir parçası olarak algılanması gerekmektedir. Çalışanların ve işverenlerin, iş güvenliği uygulamalarına gönüllü katılım sağlamaları, birbirlerini tehlikelere karşı uyarmaları ve güvenli çalışma bilincini geliştirmeleri sağlanmalıdır.
Yaşanan kazalar, Türkiye’de iş güvenliği uygulamalarının acilen gözden geçirilmesi gerektiğini ortaya koymaktadır. İşçilerin güvenliğini sağlamak sadece yasal bir zorunluluk değil, aynı zamanda sosyal bir sorumluluktur. Tüm tarafların güvenli bir çalışma ortamı için üzerlerine düşeni yapması ve gerekli tedbirleri alması, gelecekte yaşanabilecek kazaları önlemek için şarttır.
Kazasız güzel günler dileğiyle…
Abdullah Tozlu
İş Güvenliği
Rüştü Uçan Depremleri ve Sonraki Süreci Anlattı
Üsküdar Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği Bölüm Başkanı Rüştü Uçan TKU Magazin TV Youtube kanalında canlı yayın konuğu oldu. Yayında depremlere depremlerde yapılan hatalara ve çok çeşitli konulara değindi.
Deprem Öncesi Erken Uyarı Sistemi ile Hayat Kurtarabiliriz
Geliştirilen erken uyarı sistemi, depremlerden önce birkaç saniyelik bir bildirim sağlayarak, vatandaşlara hayati adımlar atma fırsatı sunuyor. Sistem, depremin P ve S dalgalarını algılayarak, şiddetli depremlerden önce ön uyarı veriyor. Bu sayede, depremin yeri ve büyüklüğüne bağlı olarak 15 ila 90 saniye arasında bir süre kazanılıyor.
Uzmanlar, bu kısa sürede doğal gazı kesmek, kapıları açmak, deprem çantasını almak gibi hazırlıkların hayat kurtarabileceğini belirtiyor. Deprem büyüklüğüne göre uyarı verildiğinde, halkın hızlıca harekete geçmesi gerektiği vurgulandı.
Dünya genelinde 5 ülkede uygulanan bu teknoloji, Türkiye’de de hayata geçirilmesi için çalışmalara başlandı. Bilim kurullarının olumlu rapor vermesiyle, DASK tarafından sistemin yaygınlaştırılması planlanıyor.
Antakya Deprem Bölgesinde Toz Tehlikesi: Kurtarma Ekipleri Risk Altında Kaldı
6 Şubat depreminin ardından TÜBİTAK’ın acil projesi kapsamında Antakya’ya giden uzmanlar, bölgedeki kurtarma ekiplerinin ciddi risk altında olduğunu tespit etti. İstanbul ve Medeniyet Üniversiteleri’nden araştırmacılar, bölgede tozun insan sağlığına etkilerini inceledi. Normal sınırın 10 katına çıkan toz miktarı, ilerleyen yıllarda kurtarma ekiplerinde kanser ve silikozis gibi hastalıkların oluşma ihtimalini artırıyor.
Özellikle asker, AFAD ve itfaiye ekiplerinin toz maskesi kullanmadığı gözlemlenirken, Rüştü Uçan bu durumun büyük bir sağlık sorunu yaratabileceğini vurguluyor. Deprem sonrası kurtarma çalışmalarına katılan personelin sağlık sigortalarının yapılması ve gerekli güvenlik önlemlerinin alınması gerektiğini belirtti.
Ayrıca, ana caddelerdeki yıkıntılar ve kamyon organizasyonunda yaşanan sıkıntılar da şehirdeki ulaşımı zorlaştırıyor. Bu tür operasyonların daha etkili yönetilmesi gerektiği ifade etti.
Depremde İş Güvenliği ve Vinç Organizasyonu Yetersiz Kaldı
6 Şubat depremi sonrası yaşanan ağır yıkım, iş makineleri ve iş güvenliği organizasyonunda ciddi eksiklikleri ortaya koydu. Cumhurbaşkanlığı ve AFAD tarafından vinç talebi yapılmasına rağmen, yeterli sayıda vinç ve operatörün bölgeye zamanında ulaşamadığı gözlemlendi. Canlı yayında Vinç dernekleri ve diğer ilgili kurumların, kurtarma çalışmalarında daha iyi organize olması gerektiği vurgulandı.
Bölgeye geç gelen vinçler ve iş makinelerinin büyük bir kısmı, operatör eksikliği nedeniyle verimli bir şekilde kullanılamadı. Bu durum, kurtarma çalışmalarını geciktirirken, aynı zamanda iş makineleri ve operatörlerin hukuki sorumlulukları da tartışma konusu oldu. Deprem bölgesinde insanların maddi değerli eşyalarının bulunması veya enkaz altındaki ölümler, operatörler açısından hukuki riskler yaratabiliyor.
Rüştü Uçan, bu tür felaketlerde iş makinelerinin daha etkin ve planlı bir şekilde koordine edilmesi gerektiğini belirtiyor. İş makineleri operatörlerinin eğitimi, kurtarma çalışmalarına hazır hale getirilmeleri ve hukuki sorumluluklarının netleştirilmesi, gelecekte bu tür gecikmelerin ve sorunların önüne geçilmesi için önem arz ediyor.
Deprem Yönetiminde Sivil Toplum ve Devlet İş Birliği Önemli
Deprem sonrası yaşanan sıkıntılar, sivil toplum kuruluşları, devlet ve bakanlıkların daha iyi bir organizasyon içinde çalışması gerektiğini gösteriyor. Yayında ağır taşıma ve kaldırma sektöründen deneyimli bir liderin, bu konuda bir çatı kuruluşu başkanlık etmesi gerektiğini vurgulandı.
AFAD ve diğer kurumların 11 ilde aynı anda meydana gelen depremlerle başa çıkmakta zorlandığı belirtilirken, İstanbul gibi büyük şehirlerde de benzer bir durumun yaşanabileceği hatırlatılıyor. Sivil toplum örgütlerinin bu konuda aktif rol alması ve online sistemlerin kurularak deprem anında hızlı müdahale imkanlarının sağlanması gerektiği ifade edildi.
Ayrıca Uçan, deprem sırasında iş güvenliği konusunun da önem taşıdığı vurguladı. Operatörlerin ve kamyoncuların deprem anında nasıl hareket etmeleri gerektiği üzerine yıllık tatbikatlar yapılmasını önerdi. Bu tür önceden yapılan hazırlıklar, deprem anında gereksiz enerji ve zaman kaybını önleyerek, etkili bir müdahale süreci sağlayabilir.
Haber
İstanbul’da Konteyner Gemisi Battı
Gece saatlerinde Beylikdüzü Ambarlı Marport Limanı’nda AMNAH isimli konteyner gemisi dengesiz yükleme nedeniyle yan yattı. Çok sayıda konteyner denize döküldü.
İstanbul Valiliği açıklamasında gemide görevli 15 mürettebattan 10’unun ekipler tarafından kurtarılmış olduğunu bildirdi. Gemiden denize atlayan 5 kişinin ise kendi imkanlarıyla limana çıktığını belirtti. Olayda hafif yaralanan bir kişi hastaneye kaldırıldı.
Olay üzerine geminin etrafına liman görevlilerince yüzer bariyer serildi.
Haber
KADIN ETKİ RAPORU LOJİSTİK SEKTÖRÜNE IŞIK TUTACAK
Uluslararası Taşımacılık ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği UTİKAD, lojistik sektöründe kadın istihdamının etkilerini ortaya koyacak “Kadın Etki Raporu” çalışmalarında verimli sonuçlar elde etmek için “Kadın Çalışan Etkisi Hakkında Anket”i lojistik sektörüne sunuyor.
UTİKAD üyesi firmaların kadın çalışanlarından ve yöneticilerinden oluşan UTİKAD Kadın Lojistikçiler Odak Grubu (KLOG), kurulduğu 2021 yılından bu yana aktif olarak çalışmalarına devam ediyor. Başta Mentor – Mentee Projesi olmak üzere sektöre farklı bakış açıları kazandırmayı hedefleyen faaliyetleriyle ön plana çıkan UTİKAD Kadın Lojistikçiler Odak Grubu “Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu” ile bu sene lojistik sektöründeki kadın çalışanların etkisini ortaya koymaya hazırlanıyor.
“KARAR VERME SÜREÇLERİNDE KADINLARIN POZİTİF DEĞERLERİNİ ORTAYA KOYABİLECEKLERİ ŞİRKET YAPILARININ SAYISINI ARTIRMAYI AMAÇLIYORUZ”
UTİKAD Kadın Lojistikçiler Odak Grubu Koordinatörü Aslı Malay Tuncer, “2021 yılında Ayşem Ulusoy’un başkanlığında kurulan Kadın Lojistikçiler Odak Grubu’nun 2024 projeleri arasında en çok önemsediklerimizden biri “Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu”. Çünkü “Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu”ndaki analizlerle lojistik sektöründeki kadın çalışanların önündeki bariyerleri azaltmak, kadınların ulusal ve uluslararası teşvik ve desteklerden yararlanmalarını sağlamak ve yönetim kademesinde kadın istihdamını artırarak karar verme süreçlerinde kadınların pozitif değerlerini ortaya koyabilecekleri şirket yapılarının sayısını artırmayı amaçlıyoruz.” dedi.
“KADIN ÇALIŞANLAR İÇİN HER KADEMEDE ÇALIŞMA ŞARTLARI İYİLEŞTİRİLMELİ”
T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Çalışma Genel Müdürlüğü’nün Ağustos ayında yayınladığı “Çalışma Hayatı İstatistikleri Aylık E-Bülteni”ne göre ülkemizde 32.522.000 kişi istihdam ediliyor. Erkeklerde işgücüne katılım oranı yüzde 72,4 iken kadınlarda bu oran yüzde 36,7 olarak karşımıza çıkıyor. İstihdam oranlarında da erkeklerin kadınlara yaklaşık 2 katı oranla önde olduklarını görüyoruz. Erkeklerde istihdam oranı yüzde 66,9; kadınlarda istihdam oranı yüzde 32,1. Söz konusu bültendeki bir başka veride zorunlu sigortalı olanlarda erkeklerin oranı yüzde 66, kadınların oranı ise yüzde 34 olarak belirtiliyor. Bu istatistikler her ne kadar genel iş ortamını yansıtsa da lojistik sektörünün de erkek egemen bir sektör olduğunu varsaydığımızda, lojistik sektöründe de benzer bir sonuçla karşılaşacağımızı belirten UTİKAD Kadın Lojistikçiler Odak Grubu Koordinatörü Aslı Malay Tuncer, “Kadın çalışanlar lojistik sektöründe beyaz yakalı pozisyonlarda yer alma imkanı bulabiliyorlar. Ancak belli bir kademeden sonra cam tavan dediğimiz sınırlarda kalıyorlar, kadınların yönetim kademesinde ve şirketlerin C-Level pozisyonlarında, karar verici mercilerdeki sayılarını artırmak istememiz kadar, lojistik sektöründe sahada çalışmak isteyen özellikle liman sahalarında görev almak isteyen birçok kadın çalışan da var. Dolayısıyla kadın çalışanlar için her kademede çalışma şartlarının iyileştirilmesi, eşitlikçi ve gelişime açık bir sektör ortamı oluşturmak da oldukça önemli.” diye konuştu.
“KADIN ÇALIŞAN ETKİSİ HAKKINDA ANKET”
UTİKAD, Lojistik Sektörü Kadın Etki Raporu çalışmaları kapsamında İstanbul Üniversitesi Ulaştırma ve Lojistik Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Ebru Demirci’den destek alıyor. Prof. Dr. Ebru Demirci tarafından hazırlanan “Kadın Çalışan Etkisi Hakkında Anket” Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu’nda lojistik işletmelerinde görev yapan çalışanların profilleri ile görev yaptıkları işletmelerin performansları arasındaki ilişkiyi incelemek üzere tasarlandı.
UTİKAD Kadın Lojistikçiler Odak Grubu Koordinatörü Aslı Malay Tuncer, “KLOG olarak 150’nin üzerinde grup üyemizle birlikte sektördeki kadın gücünü, sektöre getirdiği farklılıkları paylaşmaya ve yeni nesil lojistisyenlere bu bilinci yerleştirmeye çalışıyoruz. 2022 yılında hayata geçirdiğimiz Mentor-Mentee Projesi ile grup üyemiz olan üst düzey mevkilerde görev yapan 15 kadın yönetici, 15 kız öğrenci ile eşleşerek staj dönemleri boyunca birebir çalışma imkanı bulmuştu. Bu dönemde de bu projemizin ikincisini gerçekleştireceğiz. KLOG olarak Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu sonrasında en heyecan duyduğumuz projelerimizden biri olan Mentor-Mentee Projesi ile de sektöre yeni adım atacak kadın çalışanları destekliyoruz.” dedi.
Lojistik Sektöründe Kadın Etki Raporu’nun Prof. Dr. Ebru Demirci’nin katkılarıyla hazırlanmasının ardından kamuoyu ile paylaşılacağını belirten Aslı Malay Tuncer, “Raporun sağlıklı ve verimli sonuçlar ortaya koyabilmesi için lojistik sektöründe faaliyet gösteren tüm firmalarımızı anketi yanıtlamaya davet ediyorum. Ankete katılmak ve katkı vermek isteyenler UTİKAD ile iletişime geçebilirler.” diye konuştu.
Kadın Çalışan Etkisi Hakkında Anket için tıklayınız.
-
1 Konu 1 Konuk4 yıl önce
Sarılar Group’un Genç Yöneticisi Hanifi Gürbüz: Yatırım Odaklıyız, Covid-19 Sürecinde Bile Çalışmalarımız Devam Ediyor…!
-
Özel Haber2 yıl önce
ELFATEK’TEN AKİBA
-
Ağır Yük Taşıma Araçları4 yıl önce
GEMLİK AKTAŞ-1 LOJİSTİK’İN GURUR GÜNÜ
-
Özel Haber4 yıl önce
HASANKEYF’TEKİ TARİHİ TAŞIYAN ÇABA MİSNAK, DÜNYADA YAPILAMAYANI YAPARAK HEM TARİHİ TAŞIDI HEM DE TARİHE GEÇTİ
-
Son Dakika4 yıl önce
Hareket Turquality ile Globaldeki Gücüne Güç Katacak
-
Özel Haber4 yıl önce
Salih Kodaman: Müşteriye verdiğimiz güven, bizim en büyük farkımız
-
Son Dakika4 yıl önce
Düzce eşrafından Sadettin Kayışoğlu vefat etti.
-
Son Dakika3 yıl önce
Devrilen forkliftin altında kalan operatör can verdi